Yiren sertçe beni itip üstüme çıkmıştı.
Tz: Dur sana bir şey so-
Elini kaldırıp tam bana vuracaktı ki başaramamıştı. Chaeyoung elini tutmuştu. Yiren'in kolunu kıvırıp üstümden attırdığında hemen ayağa kalkmıştım. Chaeyoung Tam Yiren'e vuracaktı ki onu durdurmuştum. Bu sırada Yiren de kaçmıştı.
Cy: N'APIYORSUN SEN! GERİZEKALI!
Chaeyoung bana bağırdıktan sonra Yiren'in peşinden koşmaya başlamıştı. Tabii ben de onun. Chaeyoung'un kolunu tutup durdurduğumda bana tokatı geçirmişti. Neye uğradığımı şaşırıp yere düştüğümde gözlerimi açamıyordum.
Chaeyoung kollarımı tutup beni sarsmıştı. Zorla gözlerimi açıp ona bakmıştım.
Cy: Onların tarafını tutan bir ajansan, yazıklar olsun sana.
Chaeyoung kolumu sertçe bırakıp Yiren'e doğru ilerlemiştim. Bana geçirdiği sert tokat başımda büyük bir ağrıya sebep olmuştu. Ağaçlar etrafımda dönüyordu sanki. Midemin bulantısına eşilik eden üşüme hissi beni daha da zayıf kılıyordu.
Yerden destek alarak ayağa kalkmaya çalıştığımda başarısız olmuştum. Gözlerimin önü gitgide kararmaya başlarken kendimi zorlayıp ayağa kalkmıştım. Ağaçtan destek alarak belimi dikleştirdim ve etrafa baktım. Hala savaşıyorlardı.
Bir anda Eunwoo'nun sesi yükselmişti.
E: BIRAKIN VE GİDİN!
M: TEK Mİ KALACAKSIN BURDA!
E: GELECEĞİM GİDİN!
Soare takımı yavaş yavaş geri çekilirken bizimkiler de peşlerinden koşuyordu. Chaeyoung ve Yiren hala ortalıkta yoktu. Gözlerimi kapatıp ağacın dibine çöktüğümde soğuk eller yüzümü sarmalamıştı. Buz gibi havada daha da üşümemi sağlayan eller kime aitti bilmiyorum. Ama bu hoşuma gidiyor.
Jk: İyi misin?
Yüzüme dokunan elleri gibi soğuk ses içimi ısıtmıştı sanki. Gözlerimi zorla açıp karşımda duran Jungkook'a bakmıştım. Kurumuş dudaklarımı zorla kıpırdatıp evet demeye çalıştım. Ama başarısız olmuştum. Bangchan Jungkook'un ellerini itip yüzüme dokunduğunda tekrar gözlerimi kapatmıştım.
Bc: Tzuyu aç gözlerini! Kim yaptı bunu sana!
Gözlerimi açıp Bangchan'ın telaş dolu gözlerine baktım.
Tz: Chae.
Yj: Chaeyoung mu?
Yeji kaşlarını çatıp etrafa bakınmıştı.
Bc: Ne yaptığını sanıyor o!
Bangchan sesini biraz yükseltip geriye çekilmişti.
Hj:Bunu evde düşünsek iyi olur. Tzuyu üşüyor sanırım.
Bc: Siz gidin ben Chaeyoung'u arayacağım.
Hj: Biz de gelelim bari.
Bc: Siz eve gidin!
Bangchan savaş aletini daha sıkı tutup koşmaya başlamıştı. Karanlık ormanda gözden kaybolurken yerimden kalkmıştım.
Hj: Yürüyebilecek misin?
Tz: Evet. İyim merak etmeyin. Zorla gülümseyip ilerlemeye başlamıştım. 4'ümüz düzlükten çıkıp patikaya geldiğimizde yangının külleri bizi karşılamıştı. Adım attıkça ses çıkartan külleri geçtikten sonra daha hızlı ilerlemeye başlamıştık.
Dakikalar sonra evin bahçesine girmiştik. Kapının önünde durup Gardenyalarıma bakmıştım.
Tz: Siz gidin ben geliyorum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ᵍᵃʳᵈᵉᶰᶤᵃ//ʲᵘᶰᵍᵏᵒᵒᵏ⁺ᵗᶻᵘʸᵘ
FanfictionTzuyu : Hey, Gardenya sever misin? Jungkook : Hayır, nefret ederim.