"Merhaba" diyerek ikilinin başında durdu.
"Asya burada ne yapıyorsun?" dedi Alparslan şaşırmış bir şekilde.
"Seni takip ettim. Bu arada kapıda taksi bekliyor ücretini öder misin?" dedi Asya boş yere oturarak.
"Tamam, geliyorum şimdi" dedi Alparslan oturduğu yerden kalkıp hızla restorandan çıkarak. Bir şeyler düşünmesi gerekiyordu ve Asya'dan uzaklaşmak düşünmesi için ona zaman kazandırıyordu.
"Merhaba, taksiden inen genç kızın borcu ne kadar?" dedi Alparslan taksinin yanına geldiğinde.
"50 lira" diyen taksiciye cüzdanından çıkarttığı parayı uzattı ve adam alınca arkasını dönüp ilerledi. Kafasında az çok bir plan oluşmuştu.
Kapıdan içeri girdi ve biraz önce oturduğu yere doğru ilerledi. Akif ve Asya bıraktığı gibi yerlerinde oturuyorlardı. Derin bir nefes aldı ve Asya'nın karşısına, Akif'in yanına oturdu.
"Neden takip ettin beni? Gelmek isteseydin senide getirirdim" dedi Alparslan tek kaşını kaldırıp.
"Akif ile daha önce de pek çok kez karşılaştık ama bizi hiç tanıştırmadın. Merhaba bu arada ben Asya, Alparslan'ın eşi" dedi Asya oturduğu yerden elini Akif'e uzatarak.
"Merhaba Asya" dedi Akif'te elini sıkarak. Asya zaten ismini bildiği için söyleme gereği duymadı Akif. Genç kızın dikkatinin üstünde olduğunu biliyordu ama rahattı. Sonuçta iki arkadaş olarak buluşabilirlerdi Alparslan ile ve bunda Asya'yı şüphelendircek bir şey yoktu.
"Memnun oldum Akif. Alparslan ile çok yakın arkadaşsınız herhalde ama daha yeni tanışıyoruz" dedi Asya genç adama gözlerini kısıp bakarak.
"İşlerim çok yoğun bu ara Alparslan'la bile zor görüşüyoruz. Seninle daha geniş bir zamanda görüşmek ve tanışmak için konuşmuştuk Alparslan ile. Kusura bakma Asya" dedi Akif, genç kızın hamlesine hem uzun hem de içi dolu bir şekilde yanıt vererek.
"Ne iş yapıyorsun?" dedi Asya tek kaşını kaldırıp, sorgulayarak.
"Polisim" dedi Akif hiç beklemeden.
"Evet, liseden arkadaşız biz Akif'le. O yüzden tanıştıramadım ben sizi bir türlü. Mağlum bizim evlilik, okul, Akif'in iş hayatı derken baya görüşemedik bizde" dedi Alparslan yanındaki adamın dizini dürterek.
"Nikahta gördüm sizi. O gün Asım Bey'in yanındaydınız" dedi Asya heyecanla genç adamı tanıyarak.
Bunu beklemeyen Alparslan'ın yüzü birden asıldı. O gün çok yoğun ve karışık geçmişti ama Asya'nın zekasını ve görsel hafızasını hafife almamak gerekiyordu.
"Aslında nikaha davet etmişti beni Alparslan ama işim olduğu için gelemedim. Daha sonrasında ise Ahmetin çıkış haberini Alparslan'dan alınca ne olur olmaz uğramak istedim. İyi ki de uğramışım o gün" dedi Akif açık nokta bırakmayarak.
Alparslan o gün sadece bir anlığına orada olduğunu biliyordu. Asım'a dosyayı vermek için gelmişti Akif. O dosyada ise Alparslan ile Asya'nın imzaladıkları anlaşma ve Asya'nın hastaneden aldığı darp raporu vardı.
"Ne içersin Asya?" dedi Alparslan konuyu değiştirmek amaçlı.
"Hangi şubede polissiniz?" diye sordu aynı anda Asya' da.
"Narkotik, evli olduğunuzu bilmesem sorguda sanacağım kendimi" dedi Akif gülümsemeye çalışarak.
"Az şekerli türk kahvesi" dedi Asya, Alparslan'a bakarak. Sonra gözleri Akif'e çevrildi, tebessüm ederek sözlerine devam etti;
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Reis'in Sevdası (Tamamlandı)
RomanceGirdiği her ortamda ağırlığı ve duruşu hayran bırakırdı herkesi. Ankara Üniversitesi'nin Reis'i Alparslan'dı. Herkesin yardımına koşar, haklıyı haksızdan üstün tutar, abilik yapıp etrafındakileri kollardı. Adalet terazisi şaşmaz, hiçbir koşulda sars...