༒︎ KARANLIĞIN RUHU༒︎ (𝙴𝙹𝙳𝙴𝚁'𝙸̇𝙽 𝚁𝚄𝙷𝚄 𝚂𝙴𝚁𝙸̇𝚂𝙸̇-𝙸)

GLODİA GÜNLÜĞÜ SAYFALARI BÖLÜM VII

EsMilla tahtına yaslanmış bir şekilde:

"Celeb'loki nerede?" diye sordu.

Yüzündeki gülümsemesi, birkaç gün önce olan ilk kan olayından sonra hiç silinmemişti.

Basamaklı tahtın bir metre kadar uzağında duran Rinali, efendinin sorusunu cevaplamak için bir adım öne çıktı.

"Birkaç gündür odasından çıkmadı,
Efendi EsMilla." diye açıkladı.

Bu açıklamayla rahataşan EsMilla, derin bir nefes alıp, kendini tahtına bıraktı. Rahibelere tek tek bakıp,
Sahte bir sevecenlikle:

"Evden ayrılmaması güzel." deyip, sinsice sırıtmaya başladı.

"Artık uzun zamandır planladığımız şeyi gerçekleştirebiliriz."

"Kesinlikle..." diye onayladı Vendess, bir adım öne çıkıp, diğerlerine bakarken.

"Bize zihnini göstermiyordu..." dedi Alnial, şeytanice sırıtıp.

" Aynen öyle..." diye rahibesini tasdikledi EsMilla.

Alnial, bu cevaba karşılık vahşetle sırıtıp:

"Shnaynie Ar'moo, en iyi savaşçı mı yoksa sahtekârın teki... "

"Ona böyle şeyler diyezsin!" diye cürretle bağıran Trisa, Alnial'ın lafını yarıda kesti.

Başta Efendi olmak üzere, diğer rahibelerin şaşkın bakışları altından en arkada durduğu yerden çıkıp,
Alnial ve diğer rahibelere sert bir bakış attı.

"Yaşadıkları ona fazlasıyla ağır geldi, ve sen onu sahtekârlıkla asla suçlayamazsın. "

"Kendinden üstün bir yüce rahibeyle böyle konuşamazsın." diye uyardı şaşkınlığını üzerinden atan Alnial.

Bu lafa oldukça öfkelenen Trisa, tam ağızını açıp bir şey diyecek iken kudretli bir ses ile lafı kesildi.

"Yeter!" diye gürledi Efendi.

EsMilla, karşı karşıya duran iki rahibeyi bir müddet izlemiş, daha sonra kavganın bir yere varmayacağını anlayıp onları susturmuştu.

Yumruk yaptığı elini herkes susunca serbest bırakıp, taş tahtına koydu. Derin bir nefes alıp, sesindeki güç nedeniyle karşısında duran rahibelerin istemsizce yere çöküşünü izledi.

Ardından, yaslandığı tahtından kalkan EsMilla, soğuk bir şekilde konuşmaya başladı.

"Şu an kavga etmenin vakti değil, birlik olma vakti." deyip, bakışlarını iki rahibeye çevirdi.

"Sizin kavgalarınızla uğraşarak vakit kaybedemeyiz." dedi, ellerini arkada birleştirip yavaşça yürürken.

"Bakın, bunu yapmak zorundaydık. Elini kana bulaması gerekiyordu. Silah kullanımında iyi olabilir. Ama bu yeterli değil...

Eğer böyle bir şey yapmasaydık, Baredd'ımız büyük ölçüde güç kaybederdi." dedi açıklama gereksimi hissederek.

EsMilla başında dönerken Trisa'nın gözleri öfkeyle parıldıyordu. EsMilla'nın içini okumadığını bildiğinden,

'Keşke sırtına hançeri indirebilseydim...' diye düşünmeye başladı.

O esnada Efendi sessizce yürüşünü tamamlayıp, Trisa'nın başına dikildi. Eğdiği başından dolayı kısıtlı görüş mesafesine sahip olan rahibe, EsMilla'nın pençeli örme zırhla kaplı ayaklarını ve süsle kaplanmış köşeli kuyruğunu görebiliyordu.