2.5♛(M)

6.4K 500 410
                                    

Dikkat: Cinsel içerik içeren bölüm ile karşı karşıyasınız. Okumaya başladığınız an benden mesuliyet kalkar.

Bedenime sıkıca sarıldığında gözlerimi kapatıp kendimi ona bırakmıştım. Ta ki...

Nefes alamayacak kadar çok sıkı sarılana dek.

"Jeongguk... Nefes alamıyorum."

Başımı gövdesine yaslamış, tüm bedenimi sarmalamıştı. İsmini fısıldamam ile geriye çekildiğin de ellerini yanaklarıma yerleştirip gözlerime bakmıştı.

"Neredeydin? Telefonuna neden bakmadın."

Böyle gözlerime korku ve endişe ile bakarken yalan söylemek çok zordu. Ve ben... Yeniden bunu başarmalıydım.

"Nefes almak istedim, telefonumu da kaybettim."

Jeongguk başını olumlu anlamda salladığın da alnımdan öpmüştü.

"Üşüdün, gel"

Ellerimden tutarken beni havuzun başına kadar getirmiş ardından da kendisiyle beraber çıkarmıştı.

"Çalışanlar odada olduğunu söylemişlerdi. Onlara görünmeden nasıl çıktın?"

Havuzun etrafında el ele yürüyüp eve kadar ilerlemiştik. Sanırım saat geç oluyordu bu yüzden evde çalışanlar yoktu.

"Yurttan da kaçardım hep."

Bu da bir diğer yalanımdı. Lalisa Manoban olmaya o kadar alışmıştım ki! Sanki Pranpriya hiç var olmamış gibiydi. Sanki yıllarca yurtta kalan ve babası öldükten sonra milyonların tek varisi olan kişi... Benmişim gibi...

Merdivenleri tırmanmaya başladığımızda aklımda hiçbir şey yoktu fakat kafam çok doluymuş gibi hissediyordum. Yanımda adımlayan Jeongguk yandan yüzüme bakıyor fakat hiçbir şey söylemiyordu. Odaya gelene kadar bu hal devam etmiş en sonunda yastıkların bozduğunu hatta yatağın yerle bir olduğunu görmüştüm.

"B-burayı sen mi bu hâle getirdin?"

Yataktaki çarşaflar sökülmüş, yastıklar yerle bir olmuştu. Gözlerim onu bulduğunda sadece başını olumlu anlamda sallamakla yetinmişti. Birkaç adımda ilerleyip yatağın önünde durduğunda önce ıslak gömleğinin düğmelerini açmaya başlamıştı. Deli bir cesaretle tam karşında durduğumda ellerim ellerinin üstünde durmuş, gömleğinin düğmesini açmak için uzanmıştım. Daha sonra ellerime izin verdiğinde yüzümü izlemeye koyulmuştu.

"Bu gün bana bir kargo geldi biliyor musun? Senin odana gelmeden birkaç dakika önce..."

Birazdan anlatacağım şeylere nasıl bir tepki vereceğini görmek için gözlerimi gözlerine çıkarmıştım.

"Önce ne olduğunu anlamadım fakat daha sonra üzerindeki yazıyı okudum ve... İnanamadım."

Jimin dün şirketimize benim adıma bir belge yollamıştı. -Gönderin yazmadığı bir belge.-

""Kocanın gerçek yüzünü görmeye hazır mısın?" Yazıyordu."

Jeongguk'un kaşları çatıldığında buruk bir şeklide gülümsemiştim. Son düğmeye gelmiştim ve açtığımda ise derin bir nefes almıştım.

Erebus: God of Darkness | lizkook³Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin