Ya bir bak ellerime, her yeri mor,
Ya kollarıma baksana, her yeri kesik,
Ya bir yüzüme bak, sadece gözyaşı var,
Ya ruhuma bir bak, bakamazsın...
Sen Lalisa Manoban, benim karanlığımda var olamazsın.
Jeon Jeongguk & Lalisa Manoban
Başlangıç tarihi:...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
"We were so beautiful..." (Biz çok güzeldik...)
"We were so tragic..." (Biz çok trajediktik...)
"No other magic, Could ever compare…" (Başka hiçbir sihir bununla karşılaştırılamaz...)
Artık sona geldiğimi hissediyordum. Kelimeler bilinçsizce dudaklarımdan dökülürken ağlamak istiyordum. Onun kokusunun silindiğini bile bile koklayıp sarıldığım yastığa göz yaşlarımın düşmesini istiyordum.
"I lost myself... Then you came, found me. No other magic... Could ever compare." (Kendimi kaybettim... Sonra sen geldin, buldun beni. Başka hiçbir sihir bununla karşılaştırılamaz.)
Lily de terk etmişti beni. Onun gidişi de canımı yakmıştı. Zaten Lalisa gittikten sonra tek hissettiğim duygu da bu olmuştu.
"There's a room, In my heart with the memories we made..." (Bir oda var kalbimde, birlikte gerçekleştirdiğimiz anılarla dolu.)
Kaç ay oldu bilmiyordum... Zaten ne zamandır da bu odadan çıkmıyordum. Hissettiğim durgunluk ve hissizlik zoruma gidiyordu artık. Onu hissetmek istiyordum artık. Tenine yeniden dokunmak, onunla beraber olmak istiyordum...
"Took 'em down but they're still in their frames..." (Onları yıksanda hâlâ çerçevelerindeler...) "There's no way I could ever forget..." (Unutabilmenin bir yolu yok...)
Unutmak istemiyordum onu. Gözlerini, sesini, gülüşünü... Çünkü biliyordum. Bizim yaşadığımız her şey gerçekti. O gerçekti... Aşkımız gerçekti.
"For as long as I live, And as long as I love..." (Yaşadığım ve sevdiğim sürece...)
"I will never not think about you..." (Asla seni düşünmemezlik etmeyeceğim...)
Onu düşünmediğim bir gün yoktu. Meğer ben bir ayrılığın ruhuma bu kadar büyük bir hasar vereceğini bilmeden sevmiştim onu. Fakat şimdi pişman değildim. Onu tanıdığım için, sevdiğim için hiç pişman değildim.
