Akşam yemeğinin ardından tekrar koltuklara geçerken gelen yardımcılar çay ve kurabiye servisi yapmaya başlamıştı.Kurabiyelerden bir ısırık alarak geri yaslandım ve ortada dönen konuyu anlamaya çalıştım.
Eskilerden bahsediyorlardı.Anladığım kadarıyla çok uzun zamandır tanışıyordular hepsi.Aralarına yeni girdiğim için anlatılanlara biraz uzak kalmıştım.Geçmişteki anılar ortaya dökülürken emirin küçüklük halleri tebessüm etmeme yol açmıştı.Şuan halen bile yaşananları kabullenemiyordu.Tabi gerçekleri değiştirir miydi?Pek sanmıyorum."Emiri göreceksin yenge,nasıl hepimize kızıyor.Sanki kendisi yapmamış gibi"diyerek devam eden mertin attığı kahkalar benimde gülmeme neden olmuştu.Emir ters bakışlarını ilk mertte ardından benim üzerimde dolaştırdı.Onun bu hareketiyle daha çok gülme isteğiyle dolarken kıkırtılarımı saklama gereği duydum.
"Kesin şunu.Öykü kime diyorum?"
Başımı sallayarak ellerimle gülmekten gözlerimden akan yaşları sildim ve
"Tamam,gülmüyorum"diye mırıldandım.Ardından dudaklarımı birbirine bastırdım.Emirin kaşları daha da çatılırken"Yüz ifaden hiç öyle demiyor ama"dedi."Anlamadım."
Gözlerini kıstı."Hayır,bence gayet iyi anladın."
Gözlerimi kaçırarak kaşlarımı kaldırdım ve dudaklarımı büzdüm.
Kabul ediyorum anlamamak oldukça işime geliyordu."Belki..."Mert emir ile benim aramdaki diyologu sırıtarak izlerken"Ohoo yenge bende emirin daha ne anısı var."dedi elini sallayarak.Ardından gözünü kırptı."Emirin tüm foyalarını anlatırım sana"
Merte cevap vereceğim sırada emir benden önce davranırken "Konuşacak bir dilin kalırsa anlatırsın."dedi ve tehtidkar bakışlarını merte yöneltti." Şu sıralar çok kaşınıyorsun."
Mert hemen yanındaki şarkısın arkadaşın yaklaşırken" Kalkalım"
diyerek emirin bakışlarından korunmayı düşündü.Adını bir türlü ezberleyemediğim sarışın çocuk başını sallarken bakışlarını emire doğrulttu ve"Neyse biz kalkalım,geç oldu."diyerek aya kalktı.Emirde ayağa kalkarken bakışlarını ilk merte odakladı."Senle sonra konuşacağız."Ardından bakışlarını sarışın çocuğa odakladı."Biraz daha otursaydınız.Bu puşt kalkalım dedi değil mi?"
Şarısın çocuk başını saallarken"Oda var tabi ama kızları daha eve bırakacağız emir.Yol uzun.Kalkmamız en iyisi."
Emir tekrar başını salladı."Siz bilirsiniz.Arayı açmayın ama yine gelin."
"Geliriz geliriz"diyerek mert emire yaklaşmadan kapıya doğru hızlı adımlarla giderken diğer arkadaşlarda peşine takıldı.
"San hariç."
Emir ve arkadaşları kapıya doğru yürürken ufak adımlarla peşlerine takıldım ve emir ve egenin ardından teker teker hepsine sarılarak
"Hoşçakalın"diye mırıldandım.Teker teker arabalarına binerlerken onlara el sallayarak uzaklaşmalarını izledim.
Kapıyı kapatarak geri çekilirken melis bizden ayrılan ilk kişi öldü ve merdivenlerden çıkmaya başladı."İyi geceler.""İyi geceler,güzelim."diye mırıldandı emir melisin arkasından.Melisin ardından ege de yanımızdan ayrılırken emirle baş başa kaldık.Merdivenlerden çıkarak odamıza girdiğimizde emir direk üstünü değiştirdi ve kendini yatağa attı.Ardından bende üzerimi değiştirdim ve yatağa girdim.Uyku pozisyonunu aldım.
Sabahın ilk ışıklarıyla gözlerimi açarken yüzüme vuran güneşten dolayı ellerimle yüzümü kapadım.
Gözlerimi ovuşturarak yatakta yan döndüm.Ellerimi yüzümden indirerek gözlerimi açarken emirin halen uyuduğunu gördüm.Yüz üstü yatmıştı ve başı bana doğru dönüktü.Yatakta diklendim ve sırtımı yatağın başlığına yasladım.Komidinin üzerinde duran telefonumdan saate baktım.Sekize çeyrek vardı ve ben çok erken kalmıştım.Herzamanki alıştığım gibi.
Çok uzun zamandan beri hep aynı saatlerde kalkıyorum hemen hemen.
Eskiden kalmış bir alışkanlıktı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KARADAĞ
General FictionUğraşma yarim kalbime girmeye.. Ben seni zaten alırım... !!!!!!!! © Kurgu ve kitap sadece bana aittir.Çalıntı yapılamaz.Alıntı yapılması, alınması ve kopyalanması takdirde resmi işlem başlatılacaktır.© © Dediklerimi dikkate almanızı öneririm.©