BÖLÜM X GÜNEŞ VE AY GİBİ

4.1K 312 181
                                    

Merhaba öncelikle. Sınırı söylüyorum. 800 okunma 100 oy ve 50 yorumu geçtiğinde yb atacağım. Sizlere en güzel dileklerimi sunar ve keyifli okumalar...

💙

"Artık sana aidim. "

💙

Sabahın ilk ışıklarının etrafı aydınlatması ile orman hayat bulmuş ve tekrar yaşamaya başlamıştı. En güzel ışıklar sadece çevreyi aydınlatmakla kalmıyor aynı zamanda en sık yapraklardan geçip bir odanın penceresinden sızıyor ve uyumakta olan iki sevgilinin üzerini aydınlatıyordu.

Taehyung dün gecenin verdiği yorgunluk ile uykusuna devam ederken bir çift iris onu izliyordu. Jungkook, mışıl mışıl uyuyan omegasını izlerken hissettiği tek şey huzurdu. Uzun zamandır yoksun kaldığı huzur...

Geçen birkaç dakikanın ardından yorgun olan omega göz kapaklarını araladı ve dinledi. Sesleri dinledi; yavaşça ve sakince olan nefes alış verişlerini duydu. Ve o an parmak uçları harekete geçti. Yavaşça hareket eden parmak uçları önce alfasının kolunu buldu; ilerledi yavaşça. Sonrasında yukarılara çıkan parmak uçları çıplak omzu buldu ve kavradı. Birkaç saniye orada öylece durduğundaysa tekrar hareket etmeye başladı. Boyna ulaştı. Oradan da çeneye ve dudaklara...

Jungkook'un, dudaklarında hissettiği hafif dokunuş ile içi titredi. Ve o da yavaşça elini hareket ettirip dudaklarının üzerindeki parmakların sahibinin elini tuttu. Tuttuğu elin avuç içi kısmını dudaklarına getirdi ve nazikçe hoş bir öpücük bıraktı. Taehyung, avuç içinde hissettiği o hafif ve hoş öpücük ile heyecanlanırken Jungkook, Taehyung'un elini kendi boynuna bıraktı ve artık boşta olan elini onun çenesine getirdi; dudaklarını onun dudaklarına yaklaştırdı. Yavaşça yaklaşan dudaklardan bihaber bekleyen ve kalbi hızlanan Taehyung öylece beklerken Jungkook ilk öpücüğünü bıraktı. Hafif bir dokunuş ile başlayan öpücük sonrasında Jungkook'un Taehyung'u yatağa itmesi ve üzerine çıkması ile hızlanırken Taehyung diğer elini de Jungkook'un boynuna ulaştırdı yavaşça. İkilinin üzerine vuran güneş ışıkları ile onlar birbirlerini hissederken birkaç dakikanın ardından durdular. Jungkook yavaşça dudaklardan ayrılmadan Taehyung'un yanağına yöneldi ve oraya da bir öpücük bıraktı. Ve ayrıldı ondan. Yerinden hafifçe doğrulup Taehyung'a baktığında ise onun esmer tenine vuran güneş ışıklarını gördü. Ve o an sadece güneş olmak istedi.

:
:
:

Sabahki güzel anlarından sonra Jungkook, Taehyung'u yıkamış; giydirmiş; etrafı da toplamıştı. Şimdiyse kucağına aldığı omegası ile mutfağa doğru gidiyordu. Birkaç adımdan sonra açık olan mutfak kapısından içeriye girdi ve onu sandalyeye bıraktı. Kendisi de tezgaha doğru ilerleyip bir şeyler yemeleri için gerekli malzemeleri çıkardı ve omegası için bir şeyler hazırlamaya başladı.

:
:
:

Jungkook hazırladığı şeyleri masaya bıraktıktan sonra tezgahı elindeki bez ile temizledi ve bezi bir köşeye bıraktıktan sonra kendisi de yerini aldı masada. İkili karınlarını doyururken Jungkook sürekli ona bakıyordu. Taehyung'a...

Taehyung ise utanıyordu. Hem dün gecenin verdiği utanç hem de şuan Jungkook'un ona bakması... Göremese bile ortamdaki seslerden bunu anlıyordu. Ama bunu ona söylemek istemedi. Bu yüzden susmayı tercih etti.

:
:
:

Kahvaltı sonrası Jungkook, Taehyung'u tekrar kucağına alıp salona bıraktıktan sonra kendisi de mutfakta temizlik yapmıştı. On beş -ya da yirmi- dakika süren temizliğin ardından kendisi de salona geçmişti. Ve o an salona girdiğinde üzüldü. Taehyung sadece öyle duruyordu. Jungkook onu gördüğü zaman sıkılmış olabileceğini düşündü. Burada yapabileceği bir şey olmadığını anladı. Onu öyle görmek Jungkook'un kalbini kırmıştı. Bu yüzden hızlıca Taehyung'un yanına gitti ve onun elini kavradı. Taehyung ise elini kavrayan ellerin sahibini bildiği için korkmamıştı ama bunun birden gerçekleşmesi içinin titremesine neden olmuştu. Jungkook, kendisinden korkan omegasını fark ettiğinde üzülmüştü. O an sadece tek bir dilek diledi.

LIL ♡ TaeKookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin