18.Bölüm(♥️)

2K 253 45
                                    


HANDE;

Hastanede bir oraya bir buraya gidip geliyordum. Çok sıkıcı geçen bu vakitlerimi neyle değerlendirsem diye düşünüyordum.
Burada böylece oturmak beni çok darlamıştı. Çıkmak istiyordum buradan.

Hastaneler hep mi böyle sıkıcımı olur? Malesef ki evet. Sırf bu yüzden hastalandığım zamanlar bile hastaneye gelmemek için bin tane bahane uyduruyordum.

"Kızım bir geldiğimden beri sürekli oflayıp duruyorsun bir sıkıntı yok umarım"

Evet anne bir sıkıntı var, hem çok sıkılıyorum hemde Burak yok.

"Hayır anne sadece sıkılıyorum"

Annemin gözleri anlamlı anlamlı bana bakıyordu. Bir şey mi belli etmiştim yoksa?
O kadar oflayıp poflarsan tabi kadın bir şeyler sezer. Ah Hande ah ne Burak'mış 5 dakikada düşünmeyi ver adamı.

Anneme baktım ve bana bir şeyler sormak istediği belliydi daha fazla dayanamadım sorusunu sorması için konuştum.

"Anne bir şeyler sormak istediğin belli sor artık merak ettiğin bir şey var gibi geldi bana"

Hiç geçikmeden sorusunu yöneltti sanki bu anı bekliyormuş gibi.

"Hande Burak ve senin aranda bir şey mi var?"

Evet işte beklediğimiz soru karşımızda sayın seyirciler.
Ne diyeceğim şimdi evet anne ben Burak'tan hoşlanıyorum mu diyeyim?
Haaa ney kendi söylediğim şeye inanamıyorum resmen ne diyosun Hande. Sen çık aklımdan çık çık çık
Eminim bunu sesli söyleseydim annem de benim gibi tepki verecekti.

"Hayır anne Burak ile benim aramda ne olabilir sadece arkadaşız bu kadar ötesi yok olamazda"

Ama belki olabilir kim bilir...
Kendime gelmeliyim. Evet Burak ve ben sadece arkadaşız hep de öyle kalacağız.

Annem inanmış gibi duruyordu. İnanmayıp ne yapacaktı yalan söylemiyordum sonuçta gerçekten bir şey yoktu aramızda olan neyse onu söyledim.

"Tamam kızım"

Gerçekten artık çok sıkılmıştım. Ne zaman çıkacağım ben buradan? Durumumda gayet iyiydi sadece hafif sızıntılar vardı o da normaldi. Öyle hemen iyileşemezdim. Tırnaklarımı söktüler resmen ve jiletide unutmayalım. Canımı sıkan şeyde jilet izleri hep kollarımda kalacaktı geçmeyecekti.
Jilet izlerinin görüntümü bozması çok sinirlerimi bozuyordu. Annem anlamış olmalı ki beni teselli etmeye başladı.

"Kızım sıkma canını o izlerin vücudunda kalıcı olması önemsiz, hem senin güzelliğin onları kapatıyor emin ol."

Annemin bu sözleri beni rahatlatmıştı. Ayrıca güzel olduğumu duymak her zaman beni mutlu ediyordu. Seviyordum kendimi.

Annemin yanına gidip saçlarına bi öpücük kondurdum. Onu gerçekten seviyordum. Annem bana kendimi değerli hissettiriyordu. Bu benim çok hoşuma gidiyordu.

"Teşekkür ederim anneciğim"

Yatağıma uzanacakken telefonum çaldı. Kim olduğuna bakmak için telefonu elime alıp ekrana baktım. Arayan Mert idi.
Daha fazla bekletmeden cevapladım ve telefonu kulağıma koydum. Annemde bana bakıyordu.
Annemin aklından geçen; acaba kim benim kızımı aradı.
Evet abartmıyorum annemin aklından yüzde doksan dokuz bu vardı beni kıskanıyordu. Nasıl evleneceğim çok merak ediyorum açıkçası.

"Hande"

"Efendim Mert"

Annemin gözleri hâlâ üzerimdeydi. Hiç de kaçırmaz hiç bir şeyi nasılda gözlerini dikmiş dikkatli dikkatli bakıyor. Anne işte eminim tüm anneler böyledir.

Nişan AlHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin