Burak
"Selim"
Gözlerim bir felaket görmüş gibi açıldı. Zaten bu felaketten başka bir şey değildi.
Bir kaç saat önce düğününün hayalini kuran adam şimdi yerde kanlar içinde kıpırdamadan yatıyordu.
Hepimiz Koşarak yanına gittik.Fethi bağırarak" komutanım keskin nişancı var, Selim'i bir an önce şuradaki kayaların arkasına tanışmamız lazım."
"Bizi koruyun." diye emir verdim askerlere. Ben ve Fethi Selim'i kayalıkların arkadasına taşıdık. Kafamı hafif kaldırıp diğerlerine güvenli kayalıkların arkadasına geçmelerini söyledim.
Tüm timi gözden geçirdim yaraları varmı? Yokmu? Diye. Sadece laz uşağının kolunda sıyrık vardı. Diğer askerleri biraz uzak oldukları için net göremiyordum.Önüme dönüp Selim'in nabzına baktım. Yaşıyordu fakat kan kaybı fazlaydı. Aramızda asker olmadan önce tıp okuyan yusuf geldi aklıma. Kulaklığı kulağıma biraz daha baskı yaparak" Yusuf hemen buraya gel, diğerleri sizde Yusuf'u koruyun."
"Geliyorum Komutanım."
Yusuf dikkatli bir şekilde yanımıza geldiğinde Selim'in yarasına bakmasını söyledim.
"Tıp Fakültesini yarıda bıraktım komutanım ama yine de bir kaç bilgim var."
"Tamam hadi oyalanmadan bak yarasına, gidene kadar yaşat onu."
"Emredersiniz Komutanım."
"Şimdi ne olacak komutanım?" Diyen Fethi'ye döndüm.
Hırs dolu bir gülümseme belirdi yüzümde.
"Ne mi olacak? Pes etmeyemi geldik biz buraya?"Fethi yüzümdeki ifadeden anlamış olsa ki aklımda bir planın olduğunu anlamışçasına gülümsedi
"Ne yapıyoruz komutanım."
"Yusuf sen Selim'in yanında kalacaksın."
Kulaklığın sesini açıp diğerlerine planı sunmaya başladım.
"Herkes beni duyuyor mu?"
"Duyuyoruz komutanım."
"Belli ki keskin nişancı yüksek bir yerde. En yüksek olan sağda ki kayalıkların ardında olmalı öncelikle ona çok dikkat etmelisiniz. Dört kişi sağdan gitsin kalan dört kişi de soldan gitsin. Çoğu gitti az kişi kalmış olmalı. Ben direk içten gideceğim. Sağ, sol ve ortadan baskın yapacağız. Bir daha söylüyorum keskin nişancıya çok dikkat edin. Etraflarını sarıp köşeye kıstıracağız. Üç dediğim de herkes harekete geçsin."
Yusuf'a dönerek" Selim'e bir şey olmasın yusuf onu yaşat. Kendine de dikkat et Allah'a emanetsiniz."
"Emredersiniz Komutanım."
"Komutanım sizin tek başınıza içten girmeniz çok tehlikeli bende sizinle geleyim."
"Hayır Fethi sen diğerleriyle gidiyorsun."
Kulaklığın sesini yeniden açtım ve konuşmaya başladım. " Hazır mısınız? "
Hepsi tek ağızla" hazırız komutanım." Dediğinde vakit gelmişti.
" 1 2 3" Hepimiz yavaş ve tedbirli bir şekilde harekete geçtik. Birden bire gelen kurşunla hafif savrulma yaşadım.
"Komutanım iyi misiniz?"
"Iyiyim kolumu sıyırdı devam edin."
Kurşunun ne taraftan geldiğini kestirmeye çalışıyordum. Fakat hiç bir iz bulamıyordum. Gelen başka bir kurşunla yine savruldum. Bu sefer de diğer kolumu sıyırdı. Anlaşılan acı çektire çektire canımı almak istiyordu, fakat az sonra kendi canının alınacağından haberi yoktu zavallının.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Nişan Al
ActionBelki de sonunuzun olduğunu düşündüğünüz her şey bir başlangıçtır... Kapak Tasarımı@-mahbub