22.BÖLÜM

46 13 17
                                    

- Veda Kapışması -

   Çığlıklarımız bütün evi kaplarken bir süreden sonra susup karşımdaki garip şeyi incelemeye başladım. Yüzü kanlar içerisinden gözleri pörtlemiş garip bir şeydi. Hareket etmiyordu. Birden eli çenesine gitti ve yüzünü çıkarttı. Ne? Allahım lütfen rüyada olayım lütfen.

   Hemen komodinin üzerine bıraktığım telefonu alıp ışığını garip şeye tuttum. Bu... Bu Berk di. Gerizekalı yüzüne şaka yapmak için takacağımız maskelerden takmıştı.

"Berk sen ne yapıyorsun ya? Sen bizi öldürmeye mi çalışıyorsun? Amacın ne? Ruh hastası psikopat. Zihinsel özürlü. Kafasına tükürdüğüm. Beyin hücrelerini geberttiğim. Sen beyinsiz misin?" dedim burnumdan soluyarak. Bu sırada odanın içerisine birde sırıtan Egemen eklenmişti.

"Ya siz daha birbirinizle anlaşamıyorsunuz birlikte bizim arkamızdan iş mi çeviriyorsunuz? Beyinsiz özürlüler." dedi benim gibi sinirli olan İlayda. İlk defa bir konuda bu kıza katılıyordum.

"Bizim birlikte 'iş' çevirdiğimiz yok. Biz ikimizde pislik olduğumuz için pislik yapıyoruz." bunu duymamla arkamı döndüm ve bakmadığım çekmeceyi açıp feneri görmemle direk aldım ve odadan sinirle çıktım. Allah'ın pislikleri.

   İlayda da arkamdan geliyordu. Feneri yakıp yukarı doğru çıkmaya başladım. Salona hızla girdiğimde Çiçek ve Bora'yı öpüşürken gördüm.

"Ups. Yanlış zamanlama." deyip arkamı döndüm.

"A yok otur sen. Feneri buldun mu?" dedi titrek bir sesle Çiçek. Utandırmıştım kızı. Allahım ben neden doğru bir iş yapamıyorum.

"Evet, evet buldum." deyip feneri onlara tuttum. Gözleri kamaşmıştı. Hemen feneri onlardan çektim. Bu sırada Cihan ve Bade de gelmişlerdi.

"A feneri buldun mu? Biz bulamadık." dedi Bade.

"Evet ben buldum boşver ikincisini bu yeter." deyip oturuyordum ki birden bütün ışıklar geldi. Ve televizyonda geri açıldı.

"Biraz bekleseymişiz elektirikler geliyormuş." dedi odaya gelen İlayda.

"Tabi o zamana kadar büyük bir ihtimalle senin sıktığın kolum felç olurdu elektiriklerin gelmeside kolumun sorununu çözerdi zaten." dedim iğneleyerek.

"Neyse artık gidelim. Bugünlük bu kadar 'aktivite' yeter." dedi Egemen. Ben eve gitmeycektim çünkü bugün burada kalacaktım. Sırf korku filminden sonra korkarım diye burada kalıyordum. Bade'ye saırlıp yatacaktım. Kıvırcığım benim.

"Evet, evet gidelim artık." diyerek ayaklandı Çiçek ve onun ardından herkes ayaklandı.

   Onları gönderdikten sonra yataklarımızı serip kendimizi uykunun kollarına bıraktık. Sonuçta yarın okul vardı.

<><><>

   Bravo! Okula geç kalmıştım. Şaşırılacak şey değil. Neredeyse her gün geç kalıyorum zaten. Ama dersin başlamasına 10 dakika kalmıştı. Yani tamam ders matematikti geç kalmak sorun değildi ama yok yazılmak kötüydi işte. Zaten 1 gün tam 2 gün yarım yazılmıştım.

"Şükrü Amca biraz çabuk olsan." dedim yalvarırcasına.

"Kızım daha hızlı olamam. Sende niye geç uyanıyorsun anlamıyorum."

Çınar AğacıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin