18

8.5K 707 101
                                    

Yazar: Özge Meral

Birini sevdiğinizde gözlerinize sisten bir perde indiğini söylerler.

Sevdiğiniz kişi dışında kimseyi görmez, kimseyi dinlemezsiniz.
Nerede olduğunuz ya da ne yaptığınız bir önemi yoktur.
Önemli olan tek şey onunla birlikte olmanızdır.
Sıramdan başımı kaldırıp pencerenin ardından yükselen puslu sabaha çevirdim gözlerimi.
Bay Lee'nin uyarı dolu sesi uzak bir tünelin ucundan yükseliyor gibiydi. Boğazımdaki koca yumru lanet beynimi yine aynı yere sürükleyip duruyordu.

Sehun'u 2 gündür görmemiştim.
Kavgamızın ertesi sabahı bin bir umutla onu beklemiştim , tıpkı okulda, okul çıkışı ,geçen sabah ve gece beklediğim gibi.
Ne bir telefon ne de bir mesaj.
Nerede, nasıl olduğuna dair hiçbir şey bilmiyordum.
Boğazımdan tıslarcasına bir ses çıktı.
Zaten onun hakkında ne biliyordum ki ?!
Nasıl görememiştim ? İpuçları bu kadar barizken nasıl fark edememiştim ?

Okulun bittiğini işaret eden zil tiz bir çığlıkla dört bir yanda yankılanırken gürültüyle sınıftan ayrılan öğrencilerin arasından Sehun'un boş sırasına baktım.
Hayalimde kaykılarak sallandığı sandalyesinden kedi gibi bir zarafetle süzülüp tapılası gülümsemesiyle bana bakıyordu.
Başımı önüme çevirip bu kahrolası okuldan bir an önce çıkmayı umarak çantamı sırtlandım.

" Ne o, küçük Çinli seksi sarışınını mı kaybetmiş ?"

Baekhyun'un alayla şakıyan ifadesine bakmadan yürümeye devam ettim.

" Oooo, anlaşılan durum biraz kötü."

Biraz mı ?
Okulun boğucu duvarları arasından kurtulup dışarıya çıktığımızda duraksayarak Baekhyun'a döndüm.

" Onu anlamıyorum." diye patladım içimdeki öfke ve hüsranla.

" Nerede ne yaptığımı her zaman bilirken ve nereye gidip ne yapacağıma karar verirken benim hiçbir şeye hakkım yok !"

Baekhyun'un gözleri alay dolu ifadesini bir anda kaybedip şefkatli bir hale büründü. Gözlerindeki ifade öfkemi bir kenara bırakmama sebep oldu.

" 2 gündür yok." dedim dolmaya başlayan gözlerimle.

" Aynı şeyi ben yapmış olsam neler olacağını tahmin bile edemezken o her şeyi yapabiliyor. Bu haksızlık. Onu anlayamıyorum."

Baekhyun cılız kollarından birini dostane bir tavırla omzuma sarıp buruk bir ifadeyle gülümsedi.

"Aramıza hoş geldin."

Sehun'un ceketinin eşsiz kokusu eşliğinde kararmaya başlayan sokaklardan geçip evin yolu tuttum. Aklımda bin bir soru ve ihtimalle evin kapısını açtığımda içeriden yükselen gürültüyle kaskatı kesildim. Başımı kapı eşiğinden uzatıp, temkinli adımlarla sesin kaynağına ilerlediğimde, arka odanın kapısı açılıp kuduz bir köpek gibi etrafa saldıran babam karşıma çıktı. Yıllardır kullandığı uyuşturucu ve içkilerin eşliğinde iç yakıcı, çürümüş bir renge bürünen gözlerindeki öfkeyle aramızdaki mesafeyi hızla kapatıp , ben henüz kaçmaya bile yeltenemeden koluma yapıştı.

" Para !" diye kükredi beni deli gibi sarsarken. " Para nerde ?"

" Ne parası ?" diye fısıldadım korkuyla.

" Siktiğimin parasını ne yaptın ?! Sen aldın biliyorum, söyle bana para nerde ?!"

Dört nala atan kalbimde gittikçe büyüyen bir korkuyla " Kilere sakladım." diye yalan söyledim.
Babam kolumu serbest bırakıp kan kokusu alan bir köpekbalığı gibi kilere giderken bende koşarak kendimi odama attım ve kilidi art arda çevirdim. Birkaç saniye sonra babamın kükreyen sesi odamın içinde yankılandı. Merdivenleri yıkarcasına çıkan ayak seslerinin ardından ilk yumruğu kapıya indirdi.

ASİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin