Saatler, dakikalar, saniyeler geçmek bilmiyor gibiydi sanki. Büyük gün, gittikçe uzaklaşıyor gibiydi. Özlemden mi bilinmez, sevgilimle kavuşacağımız günle aramıza zaman geçtikçe uçurumlar giriyor gibiydi. Onu özlüyordum, sesini özlüyordum en çok. Sadece üç gün beraber kalabilmiştik. Ama ona o kadar çok alışmıştım ki, sanki senelerdir benimleydi ve biz evliydik.
Hala kulağa komik geliyordu, onunla evlenmiş olmam.
Derin nefes aldım, gözlerimi Duke'a çevirdim. Kucağımda gözlerini yummuş uyuyordu. Ben, Valerie, Heather ve Duke disney filmleri maratonu yapmaya başlamıştık. Bu gece sırada Rapunzel vardı.
Gözlerim Valerie'ye takıldı bir süre. Hala bana gerçekten bahsetmemişti. Şuan elinde telefonu, birisiyle mesajlaşıyordu. O, bunu yapacak son kişiydi. Sevgilisi olan bir adamla sevgili olacak son insandı. Burada Ashton'ın suçu büyüktü tabii.
Kumandayı aldım ani bir kararla, televizyonu kapattım. Heather kaşlarını çattı ''Hey,'' diye mırıldandı, gözlerimi Valerie'ye diktim.
''Bana neden söylemedin?'' Valerie kafasını telefonundan kaldırdı, kaşlarını çattı ''Neyi?'' Heather'ın gözleri aramızda gidip geliyordu, dudaklarımı ıslattım ''Bana neden söylemedin?'' diye yineledim, aptal yerine koymamalıydı artık ikimizi de. Bilmemiz gerekiyordu, benim de Heather'ın da. Bu yaptıkları ayıp bir şeydi.
''Fiona ne diyorsun?''
''Ne dediğimi çok iyi biliyorsun.'' Duke'u aldım, yanımızdaki tekli koltuğa bıraktım. Valerie yutkundu, bildiğimi bilsin istiyordum. Yaptığı hatayı bilsin istiyordum, yaptıkları şey normal değildi. Bir insanı aldatmak...O kadar gurur kırıcıydıki. Aynı şey tam olarak Heather'ın başına geldiğinde ikimiz de onun nasıl üzüldüğünü görmüştük. Başka bir kadına bunu yaşatmak acımasızlıktı.
Heather kafasını iki yana salladı ''Neyi söylememiş sana Fi? Lütfen açık konuşur musun ben de merak ediyorum.''
''Ashton ile gizli bir ilişki içerisinde olduğunu.''
Valerie o kadar iyi bir oyuncuydu ki...Film setlerinde çalışıyordu, oyunculuk dersleri almıştı Ohio'da. Ondan önce de, lisedeyken bize bir şeyleri belli etmemek için duygularını çok iyi gizlerdi.
Büyük bir kahkaha attı, Heather'ın kaşları çatıldı ''Ah, Fiona...Çok komiksin. Hadi filmi aç devam edelim.''
Yüz ifademi hiç bozmadım, oynuyordu. Biliyordum.
''Ben ciddiyim.''
''Ashton'la uzaktan yakından tek bir bağlantım bile yok.'' dedi, kumandayı kucağımdan aldı. Heather benden önce davrandı, elinden kumandayı çekti ''Fiona ne diyor Valerie? Doğru mu?'' kafa salladım ''Blind date aracılığıyla tanışmışlar.''
Valerie durdu, derin nefes aldı ''Siz delirmişsiniz.'' dedi mırıldanarak, ''Benim Ashton'la ne işim olacak?''
''Oynama V,'' dedim sinirle, bizi salak yerine koyuyordu. ''Sana inanamıyorum. Ne diye sevgilisi olan birisiyle ilişki yaşarsın ki?''
Heather gözlerini kocaman açtı, ''Sana kim söyledi?''
''Calum söylemiştir. Ağzını tutamıyor ne güzel.'' Valerie mırıldandı, Heather ona baktı ''Sana inanamıyorum, gerçekten böyle bir işin içinde misin?''
''Evet, tanrım. Evet, tamam mı?''
Heather kafasını iki yana salladı, aramızdan kalktı. Valerie derin bir nefes aldı. Heather'ın bu üçüncü kadın mevzusuna ne kadar hassas olduğunu ikimiz de biliyorduk. Burada tek suçlu Valerie değildi tabii ki. Ashton ile suçu bölüşüyorlardı.
