Avustralya'lı ünlü pop-rock grubu 5 Seconds of Summer'ın Bass Gitarcısı Calum Hood sahnede yere yığıldı! Onu bu halde gören grup arkadaşları sahne arkasına taşırken hayranlar merak içerisinde ondan gelecek haberi bekliyorlar. Konserin ortasında tökezledikten hemen sonra dengesini kaybederek kilolarca ağırlıktaki bass gitarıyla beraber yere düşen Calum Hood, tüm dünyayı endişelendirdi.
Televizyonda duyduğum haberin sesi saatlerdir olduğu gibi hala kulaklarımda yankılanıyordu. Delirmek üzereydim.
Çocukların hepsini aramıştım, hiçbiri cevap vermemişti. Ardından Raven beni arayıp her şeyin iyi olduğunu, Calum'un şekerinin düştüğünü söylemişti. Fakat o arayana kadar Stockholm uçağı için havaalanına gelmiştim bile. Çok endişelenmiştim. Binlerce teori kafamın içinde dönüp duruyordu.
Son bir haftadır, Calum zaten hasta olduğunu söyleyip duruyordu. Ama bu kadar ciddi olduğu aklımın ucundan bile geçmemişti. Çok endişeliydim.
Ellerimi ceplerime koydum, Stockholm'ün bu kadar soğuk olacağını tahmin etmiştim. Avrupa'ydı burası, kışın elbet deli gibi soğuk olacaktı. O yüzden kalın kazaklarımın birkaçını aceleyle bavula doldurup ilk uçakla buraya gelmiştim.
Derin bir nefes aldım, önümde siyah bir araba durdu. Kaşlarımı hafifçe çattım, cam yavaşça açıldı ve Lana kafasını çıkarttı. Dudaklarıma yalandan bir gülümseme kondurdum, endişeliydim çünkü. Bir an önce gidip Calum'u görmek istiyordum.
Kapıyı açtım, ''Hey,'' dedim, Lana gülümsedi ''Merhaba Fiona.''
Kemerimi taktım, ''Nasılsın?'' dedim, hemen Calum'u sormak biraz kabalık olabilirdi. Lana omuz silkti ''Ben iyiyim merak etme. Calum da iyi, senin geleceğini söylemedik. Çok mutlu olacak.'' gülümseyip iç çektim. ''Neden böyle oldu sence?''
Kırmızı ışıkta durup kafa salladı ''Neden öyle oldu biz de anlamadık...Doktor bir şeyi olmadığını söyledi.'' dedi mırıldanarak, kafa salladım. ''Beni çok korkuttu. Özellikle çocuklardan hiçbiri telefonlarımı açmayınca haliyle delirdim evde. Hemen gelmek istedim.''
Lana arabayı tekrar harekete geçirdi ''Hayal edebiliyorum, Raven uzaktayken başına böyle bir şey gelse ben de delirirdim. Yani haklısın.''
Lana gülümsedi, ''Calum senden çok bahsediyor. Her saniye konumuz sensin.'' gülümsedim, ''Agh,'' dedim, biraz utanmıştım açıkcası. Benim sözümün bu kadar geçmesi beni utandırıyordu. ''Öyle mi? Ben de ondan çok bahsederim.''
''O öyle değil ama, çok ilginç...Calum'u ilk defa böyle görüyoruz, hepimiz. Yani biz üç senedir 5SOS'la çalışıyoruz ve ilk defa bu kadar bir kız hakkında konuştuğunu gördüm. Evlenmesinden belliydi gerçi.''
Güldüm, beni bu kadar seviyor ve bana bu kadar aşık olmuş olması beni her zaman çok şaşırtıyor ve duygulandırıyordu. Bana çok bağlıydı, ona tıpkı bir bebek gibi davranıyordum çünkü o da bir bebekmiş gibi hareket ediyordu. ''İnanır mısın? Ben de ilk kez birisine karşı bu kadar derin duygular besliyorum. Daha önce böyle hissettiren kimse olmadı.''
Lana kıkırdadı, parmaklarını radyodan çalan müzikle birlikte direksiyona vurmaya başladı. ''Bizde Raven'la sizin gibi, çok aceleye getirdik her şeyi. Ben ekipte işe başladığımda o üç aydır falan çalışıyordu. Sonraki gece kutlama partisinde geldi beni öptü.'' kafasını iki yana salladı, gülümsedim ''Eee,'' dedim, omuz silkti ''Sonra sabah aynı yatakta uyanınca sevgili olmaya karar verdik. Tek gecelik kalamayacak kadar değerliydi benim için. Hemen o haftasonu evlilik teklifi ettim, o zamandan beri nişanlıyız.'' dedi gülerek, dudaklarımı birbirine bastırdım ''Ne zaman evleneceksiniz?''