Multimedya:
Sevcan Orhan- Sen Bir Aysın
Bölüm sonundaki notumu okuyun lütfen. ❤
*
Olur muydu? Bir gün gerçekten bana mutluluk nasip olur muydu? Ardından ne kötülük geleceğini düşünmeden gülebilir miydim?
En önemlisi, Korkut bana sığınak olur muydu?
Sadece tek bir sözüyle bile beni mutlu eden Korkut için beni mutlu etmek zor değildi. Sözü olmasa bile ben onun bakışıyla mutlu oluyordum.
Korkut'un beni mutlu etmesi her şeyden daha kolaydı.
Korkut bana zarar vermeyecekti. Bunu kendisi söylemişti. Vermezdi de. Ama elinde olmadan bana öyle büyük zararlar veriyordu ki. Bana bakmıyordu, bana gülümsemiyordu.
Hatta bana nefretle bakıyordu.
Bana nefretle bakmasından normal bir şey yoktu. Ama onu çok seviyordum işte. Seven bir kalp için bu çok zordu.
Yanımdaydı. Aynı evde, aynı yataktaydık. Beni sevmediğinden bunların da bir anlamı kalmıyordu. Eğer beni sevse her şeyin anlamı olurdu.
"Yenge misafirlerimiz geldi." Eslem'in sesini duyunca oturduğum yerden kalktım. Kayınvalidemin kız kardeşi ve ailesi gelmişti. Onlardan hoşlandığım söylenemezdi.
Avluya çıktığımda birbiriyle sarılan kişileri gördüm. Yüzüme sahte bir tebessüm kondurdum. Bugün ne sözler duyacaktım kim bilir.
"Hoş geldiniz." dedim yanlarına vardığımda. Asiye teyze bana baktı. Bakışı hiç hoşuma gitmedi. Zaten güzel baksa şaşırırdım.
"Hoş bulduk." diye söylenir gibi konuştu. Asiye teyze ile kayınvalidem odaya giderken ben kızlara baktım. Küçük olan bana gülümsemişti. "Siz de hoş geldiniz." diye konuştum.
Asiye teyzenin kuması gelmemişti. Ama kızlar gelmişti. "Hoş bulduk." diyen küçük kızla birlikte biz de hareketlendik.
Korkut'un odasına giren kız önden yürümüştü. Bu kızdan o zaman nefret etmiştim. Etmeye de devam edecektim. Sevdiğim adamda gözü olandan elbette nefret ederdim. Üstelik şimdi o adam benim kocamdı.
Büyük odaya geçmiştik. İçeri girdikten sonra kapının kenarında durdum. "Belkıs bir ayran çırp da içsinler." diye konuşan Nuriye halaya bakıp başımı salladım.
Odadan çıkıp hızla mutfağa gittim. Ayranı yaparken bir yandan da bugün neler yaşanacağını merak ediyordum. Asiye teyzenin bana laf sokuşturacağına emindim.
Ayranı hazırladıktan sonra bardaklara döktüm. Sonra da tepsiyi alıp büyük odaya gittim. Odadan içeri girip ilk Asiye teyzeye tepsiyi tuttum.
Asiye teyze ayranını alırken bana bakmamıştı. Sonra kayınvalideme ve Nuriye halaya tuttum. En sonunda da kızlara tek tek tuttum. O kıza tutarken gözlerimi gözlerine dikmiştim. Bu kızın ismini bile bilmiyordum.
Elimde tepsiyle birlikte boş olan bir yere oturdum. Buralarda gelinler pek oturmazdı ama benim ailem buralardaki ailelere benzemiyordu. Kayınvalidem oturmayıp ayakta dikildiğim zamanlarda bana kızıyordu.
Asiye teyzenin bana baktığını görünce ben de ona baktım. Sanırım oturduğum için öyle bakmıştı. Bardaklar boşalana kadar ayakta beklememi bekliyor olmalıydı
Asiye teyze kardeşiyle konuşurken ben sessizce beklemeye devam ettim. Bana laf gelmedikçe ağzımı açacak değildim.
Eslem ile Melike ayağa kalktığında onlara baktım. "Biz kızlarla diğer odaya geçelim." diye konuştu Melike. Annesi kafasını salladığında bize baktılar. Ben de mi onlarla diğer odaya geçecektim?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
CAN SUYU
Roman pour AdolescentsKaderin oyunlarının içine düşmüş birden fazla can. Canı acıyacak birçok insan. Bolca hüzün, korku, az biraz da mutluluk. Ama sonucu çokça sevgi. * Dram-3 (04.09.21) Tarih-1 (07.09.22)