Babam ile aşağı indiğimizde Jungkook arabanın önünde telefonuyla uğraşıyordu. Bizi fark ettiğinde ise telefonu kapatıp cebine koymuştu.
Jungkook "Merhabalar baba" diyerek babamın yanına gittiğinde gülmemek için zor tutmuştum kendimi.
Babam arabaya gittiğinde Jungkook göğüslerime bakıp yakamdan tutmuştu ve hafifçe yukarı çekmişti. "Böyle daha iyi" diyerek kapıyı açtığında da kıkırdamıştım.
"Güzelim beni ne hallere soktun biliyor musun?" diye sorduğunda tek kaşımı kaldırıp "Ne yaptım ki?" demiştim
"Bir dahakine senden fotoğraf istemeyeceğim" dediğinde gülümseyip arabaya binmiştim. O da hızlıca şoför koltuğuna geçmişti.
Yolda nedense hiçbir şey konuşmamıştık. Kimse de herhangi bir şey söyleme gereği duymamıştı.
Sessiz sakin yolda giderken sessizliği Jungkook bozmuş ve şu okul konusunu açmıştı.
Jungkook "Baba, ben okula geri kabul edildim" dediğinde babam tek kaşını kaldırıp Jungkook'a bakmıştı.
"Nasıl?" diye sorduğunda "Okula müfettiş teftişe gelecekmiş ve öğretmen eksiği varmış bu yüzden tekrar işe aldılar" dediğinde olumlu anlamda kafa sallamıştı babam.
"Baba, ben nakil işlemlerimi iptal edebilir miyim? Sonuçta Jungkook okulda olacak yani... Endişe etmeme gerek yok." dediğimde babam "Zaten özel hoca işi canımı sıkmıştı. Bence de iyi olur" demişti.
...
Restorana vardığımızda karşımızda Nam Ailesi vardı.
Babam ile Bay Nam sarılırken biz Jungkook'la daha çekingen duruyorduk onların yanında.
"Ne bu resmiyet Jae Eun?" diyerek Joo Hyuk bana sıkıca sarıldığında Jungkook kaşlarını çatmıştı.
"Ah görmeyeli ne kadar da büyümüşsün. Çok güzelleşmişsin" diyerek önüme gelen saçlarımı geriye attığında Jungkook sinirle sırıtmıştı. Bakışları da ben böyle olacağını biliyordum bakışıydı.
"Bir abin olduğunu bilmiyordum Jae Eun" diyerek elini Jungkook'a uzatan Jin Soo'a bakmıştım.
Gülümseyerek Jin Soo'nun elini sıkan Jungkook'a baktığımda da onun gülümsediğini görmüştüm.
Kız "Çok yakışıklı olmuşsunuz" diyerek gülümsediğinde sinirlerime dokunmuştu.
"Sanırım siz yanlış anladınız. Ben Jae Eun'ın abisi değil... Sevgilisiyim"
Son sözü söylerken Jungkook'un Joo Hyuk'a bakması sonucu aradaki mükemmel gerginliği hissetmemek elde değildi.
"Eee? Otursak mı?" diyerek masaya geçen babamı dinleyip biz de oturmuştuk masaya.
Yemekleri sipariş verdikten sonra da tüm aile sohbet etmeye başlamıştı.
Joo Hyuk "On sekiz oldun değil mi?" dediğinde olumlu anlamda kafa sallamıştım. O sırada da Jungkook masadaki suyu yudumlamaya başlamıştı.
"Ah günler ne çabuk geçiyor. Bana 'Seninle evleneceğim Joo Hyuk oppa' dediğin günler geliyor aklıma" dediğinde öksürmeye başlamıştı Jungkook.
Jungkook'a döndüğümde hafifçe sırtına vurmaya başlamıştım. Öksürüğü durduğunda da "Tamam, tamam iyiyim" demişti.
Jungkook "Evlenmek demek ha?" diye sorduğunda Joo hyuk "Evet evlilik. 'Seni seviyorum oppa' diye peşimde dolaşırdı Jae Eun." diyerek kıkırdamıştı.
"Ama daha çok küçüktüm değil mi? Evet, çok küçüktüm" dediğimde Joo Hyuk elimi tutup "Sorun değil. Hem bence çok tatlıydın" demişti. Ardından da elini yavaşça geri çekmişti.
Joo Hyuk "Bu arada siz ne zamandan beri çıkıyorsunuz?" diye sorduğunda Jungkook "Bir haftayı geçti " demişti.
"Ne? Bir hafta mı? Ve aile yemeğine katılıyorsun hah? Oo cidden ilginç" dediğinde Joo Hyuk, gülümsemişti Jungkook.
"İşte sağolsun babam beni çok sever de. Ondan davet etti hemen" dediğinde Joo Hyuk da gülümsemişti.
"Aslında... Biz bu yemeği geçen ay planlayacaktık. Yani siz sevgili olmadan önce" dediğinde Jungkook derin bir nefes almıştı. Bunun üstüne de ben masanın altından onun elini tutmuştum.
Jungkook "Yani?..." dediğinde Joo Hyuk "Yanisi şu... Jae Eun ile baş başa yürüyüşe falan çıkabilirdik" demişti.
Şey... Fazla mı hızlı gidiyoruz acaba?
Jungkook "Ama çıkamazsın." diyerek gülümsediğinde elimi daha da çok sıkmıştı. Ama o bana bakmak yarine hala Joo Hyuk'un gözlerine bakmaya devam ediyordu.
Joo Hyuk "Her neyse olan oldu değil mi? Artık ikiniz birliktesiniz. Yani... Umarım aranız bozulmaz" dediğinde sinirle gülmüştü Jungkook. Ben de telefonumu çıkartıp çaktırmadan Jungkook'a mesaj atmıştım.
Jaeeuniee: Aşkım biraz sakin olur musun?
Sinirden ellerimi sıkıyorsun ve canım yanıyor.Jungkook önündeki telefona baktıktan sonra mesajları görmüş ve hemen elimi bırakmıştı. Ardından da bana bakıp "Özür dilerim hayatım" dedikten sonra babamdan izin alarak masadan kalkmış ve dışarı çıkmıştı.
Ben de lavabo bahanesiyle hızlıca arkasından gitmiştim.
~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
♥~Oy vermeyi unutmayın~♥
.
.
.
.
.
.
.
♡
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Euphoria ✎ Texting | JJK ✓ [Düzenlendi]
Random[Tamamlandı / Düzenlendi] Euphoria okulun sessiz ve çalışkan öğrencisinin kalbini kazanabilecek mi? Jaeeuniee: Kimsiniz peki? Fake hesaptan yazdığınız için kim olduğunuzu bilmiyorum. Euphoria: Bilmemen daha iyi güzelim. Jaeeuniee: Güzelim mi? E...