~JUNGKOOK'UN AĞIZINDAN~
Sabah zor da olsa Jae'yi kaldırıp okul için hazırlanmaya zorlamıştım. Her ne kadar "Okula gitmek istemiyorum Jungkook" dese de göndermiştim onu.
Jae okuluna gittikten sonra Jae'nin evine gitmiştim. Jae'nin önceden söylediği şeye göre yarım saat sonra eve gelecekti babası. Ne olursa olsun Bay Kim ile konuşmam gerekiyordu...
...
Jae'nin babası merdivenlerden yukarı çıkmaya başladığında kapının önünde duruşumu dikleştirip önümü ve hafifçe eğilerek selam vermiştim ona.
Sakince "Defol git elimden bir kaza çıkmasın" diyerek beni kenara ittiğinde cebindeki anahtarı çıkartıp kapıyı açmıştı.
Kapıyı tam kapatacakken bir ayağımı kapının arasına koymuş ve ciddiyetle ona bakmıştım. Bu yaptığım ne kadar doğru cidden bilmiyordum ama Jae için onun babasıyla konuşmak zorundaydım.
"Ölmek mi istiyorsun?" dediğinde derin bir nefes almıştım onun karşısında.
"Efendim siz ne derseniz diyin. Ben kızınızı seviyorum ve onunla oynamak yada hayatını karartmak gibi bir düşüncem yok.
Eğer dinlerseniz sizinle konuşmak istiyorum sadece." dediğimde kaşlarını çatmıştı.
Biraz yüzüme baktıktan sonra "Geç içeri" diyerek kapıyı sonunda kadar açtığında ayakkabılarımı çıkartıp içeri girmiştim.
Önden gelip kanepeye oturduğunda ben de tam karşısına oturmuştum.
Derin bir nefes aldıktan sonra hiç uzatmadan her şeyi anlatmaya başlamıştım.
"Kızınıza isimsiz bir şekilde yazmaya başladım. Yaklaşık üç ay önce başladım buna.
Eğer onun öğretmeni olduğumu bilseydi kesinlikle redderdi beni. Ve beni tanımadan direkt öğretmeni olduğumu ve aramızda farklı bir şey olmayacağını söylerdi"
"Peki ya ne fikrini değiştirdi onun. Sen hâlâ onun öğretmenisin." dediğinde olumlu anlamda kafa sallamıştım.
"Değişen şey öğretmeni olduğumu bilmeden beni tanımasıydı.
Onunla uzun süre konuştuk. Ben her ne kadar kendimden bahsetmesem de onun güvenini kazandım.
Gülüşünü uzaktan görebilmek inanın beni çok iyi hissettiriyordu. Efendim ben kızınızı çok seviyorum cidden.
Siz Jae ile ayrıldıktan sonra o cidden çok üzgündü. O sizi cidden çok seviyor Bay Kim." dediğimde yumuşamaya başladığını hülümsemisinden anlayabiliyordum.
"Eğer bize bir şans verirseniz cidden muhteşem bir aile olacağız. Jae mesleğini eline alacak ve birlikte ömür boyu mutlu mesut yaşayacağız.
Jae babası olmadan yapamaz Bay Kim. Lütfen Jae'ye bir şans daha verin" dediğimde gözlerime bakmıştı uzunca.
"Eğer kızımı üzersen, ya da onun eğitimini aksatacak her hangi bir şey yaparsan, karşında beni bulursun ona göre." dediğinde gülümseyip olumlu anlamda kafa sallamıştım.
"Akşam Jae'yi evine geri getir... Oğlum" dediğinde ayağa kalkıp önünde eğilmiştim. "Siz nasıl isterseniz efendim" dedikten sonra da kapıya yönelmiştim.
Evden çıktıktan ve merdivenleri inmeye başladıktan sonra telefonuma gelen bildirim yüzünden onu cenimden çıkartıp elime almıştım.
Kilidi açtıktan sonra ise Jae'nin mesaj attığını görmüştüm.
Jaeeuniee: Jungkook okula gel
Gel ve beni al
Korkuyorum lütfen hızlı ol.~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
♥~Oy vermeyi unutmayın~♥
.
.
.
.
.
.
.
♡
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Euphoria ✎ Texting | JJK ✓ [Düzenlendi]
Random[Tamamlandı / Düzenlendi] Euphoria okulun sessiz ve çalışkan öğrencisinin kalbini kazanabilecek mi? Jaeeuniee: Kimsiniz peki? Fake hesaptan yazdığınız için kim olduğunuzu bilmiyorum. Euphoria: Bilmemen daha iyi güzelim. Jaeeuniee: Güzelim mi? E...