54. Bölüm | Mükemmel Tanışma

5.4K 440 279
                                    

Aynanın karşısında kendime bakarken çok ama çok heyecanlıydım.

Ah cidden şimdi ailelerimiz mi tanışacaktı?

Odamdan çıkıp mutfağa ilerlediğimde her şeyin hazır olup olmadığını kontrol etmiştim. Okuldan sonra gelip güzel yemekler yapmıştım onlar için.

Babam yanıma geldiğinde de yüzü asıktı aslında. Ona "Ne oldu baba?" diye sorduğumda bana yaklaşıp sıkıca sarılmıştı.

"Seni çok seviyorum kızım. Ve... Senden ayrılmak istemiyorum"

Saçlarımı okşamaya başlayınca istemsizce gülümsemiştim babama. "Ben de seni çok seviyorum babacığım" dediğimde de ayrılmıştı benden.

"Misafirler parmaklarını yiyecekler!" diyerek yemeklerin yanına gittiğinde kıkırdamıştım babama.

Zil de aniden çalınca heyecanlanmıştım.

"Aha baba geldiler!" diyerek hızlı adımlarla kapıya doğru yürümeye başladığımda arkamdan babam da gülerek gelmeye başlamıştı.

Kapıyı açtığımda karşımda Jeon ailesini gördüğümde "Hoş geldiniz efendim" diyerek onlara içtenlikle gülümsediğimde kenara çekilmiş ve içeri geçmeleri için yerterli boşluk bırakmıştım.

En arkadan Jungkook girdiğinde elindeki çiçekler dikkatimi çekmişti.

Bay ve Bayan Jeon'u babamla birlikte içeriye gönderdikten sonra Jungkook elindeki çiçekleri bana uzatıp "Bunlar senin için güzelim." demişti.

Çiçekleri onun elinden alıp "Teşekkür ederim" dediğimde yaklaşıp yanağımdan uzunca öpmüştü.

"Dudaklarından öperdim ama herkes içeride. Tarih hocasına yakalandığımız gibi yakalanmayalım" dediğinde kıkırdamıştım.

Jungkook babamların yanına gittiğinde elimdeki çiçekleri vazoya koyup içeri götürmüş ve görünür bir yere koymuştum.

Babamla Jungkook'un ailesi az da olsa sohbet etmeye başladıklarında kalkıp mutfağa gitmiştim hızlıca.

Dakikalar sonra Jungkook yanıma geldiğinde yüzü oldukça endişeliydi ve arkasından da bir takım sesler geliyordu.

"Güzelim bir gelir misin?" dediğinde ise paniklemiştim doğrusu.

Ne oldu ki şimdi anlayamadım?

Hızlı adımlarla oturma odasına gittiğimde hararetli bir şekilde tartıştıklarını görmüştüm babamların.

Hayır yani konu ne ben onu da bilmiyorum ki?

Jungkook bana yaklaşıp kulağıma "Baban babama laf soktu, babam da babana geri cevap verdi" dediğinde kaşlarımı çatıp babama bakmıştım.

Biraz söylediklerini dinleyince hangi konuda olduğunu anlamıştım.

Babam Jungkook'un beni okuldan götürmesine laf sokmuştu sanırım.

Bay Jeon "Benim olum gibi birini nasıl bulacaksınız beyfendi?" dediğinde babam "Jae Eun çok talibi var merak etmeyin" demişti kaşları çatık nir şekilde.

"Baba!" diyerek onu susturmaya çalıştığımda Jungkook kendi babasını susturmaya çalışıyordu.

"İşler iyice boka sardı"

Jungkook kulağıma sessizce fısıldadığında ne yapacağımı düşünüyordum ben.

Olaylar nasıl bu noktaya kadar gelmişti ki?

Babam "Ben kızımı sokakda bulmadım. Kızımı sizin gibilerin yanına bırakmam" dediğinde ağlamak istediğimi anlamıştım.

Cidden şuan ağlamak istiyordum.

Jungkook'un babası "Tamam o zaman kalkın. Hadi gidiyoruz" diyerek ayaklandığında Jungkook babasının yanına gidip "Saçmalama baba otursana" demişti.

"Bu adam çok garip bir adam Jungkook. Hadi gidiyoruz" diyerek kapıya yöneldiğinde arkasından baka kalmıştık.

Jungkook'un ailesi çıkıp gittiklerinde babama bakmıştım şaşkınlıkla.

"Baba sana cidden inanamıyorum. Bir kere de mutlu etsen beni ne olur?" diye sorduğumda arkama dönüp Jungkook'a bakmıştım.

Ben Jungkook'a bakarken babam ona "Boşuna ümitlenme Jungkook. Öyle bir aileye kız vermem" dediğinde kaşlarını çatmıştı Jungkook.

Jungkook dudaklarını araladığında onun konuşmasına fırsat vermeden "Sen vermezsen o kendi alır" demiştim sinirle.

Babam kaşları çatık bir şekilde bana baktığında Jungkook bana yaklaşıp elimden sıkıca tutmuştu.

"Ne demek bu şimdi?" diyen babama ciddiyetle baktığımda "Sevdiğim adamla arama giriyorsun baba. Ne oldu şimdi böyle? Ne diye sorun çıkarttın. Bay ve Bay Jeon resmen evi terk etti" demiştim.

Babam "Jae Eun odana geç" dediğinde geri doğru bir adım atıp "Hayır" demiştim ona.

Jungkook'u çekiştirip evden dışarı çıktığımızda arkadan seslenen babamı hiç ama hiç umursamamıştım.

Aşağı vardığımızda Jeon ailesinin büyükleri arabalarına biniyorlardı.

"Efendim durun!" diyerek onları durdurduğumda şaşkınlıkla bakmaya başlamışlardı bana.

"Babam adına sizlerden özür dilerim efendim" dediğimde gülümsemişti Bayan Jeon ve yanıma gelmişti.

"Üzülme kızım senin bir suçun yok. Aslında babanın da suçu yok. Sadece seni kaybetmekten korkuyor" dediğinde gülümsemiştim.

Bayan Jeon Jungkook'a bakarak "Çok güzel ve kibar bir kız Jungkook. Sakın kaybetme" dediğinde Jungkook elini belime atıp hafifçe sarılmıştı bana.

"Asla bırakmam anneciğim"

"Hadi oğlum gidelim. Bu konuyu daha sonra hallederiz" dediğinde olumlu anlamda kafa sallamıştı Jungkook.

Bayan Jeon arabaya bindiğinde Jungkook bana dönüp alnımdan öpmüştü. Ardından da "Yukarıda bir şey demedim ama kaçmak falan yok güzelim" dediğinde olumlu anlamda kafa sallamıştım.

Bunun yanlış bir şey olduğunu da biliyordum zaten.

Jungkook eliyle yanağımı okşadıktan sonra arabaya bindiğinde arkalarından el sallamıştım onların.

Onlar gittiğinde de arkamı dönmüp derin bir nefes almıştım. Sonra ise yavaşça adımlarla eve doğru yürümüştüm.

Sanırım babamla büyük bir tartışma yaşayacaktım hah?

~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~

♥~Oy vermeyi unutmayın~♥

.
.
.
.
.
.
.

Euphoria ✎ Texting | JJK ✓ [Düzenlendi]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin