1.9

5K 462 819
                                    

"Bir başkasının elini tutmak için geçen zamanı sevmen gerekir."

Gerekmişti.

Onun elini tutmak, sevgisini tatmak için geçen zamanı sevmem gerekmişti. Onun bana gelişi güzeldi, gitmediği sürece.

Beni sevişleri güzeldi, sevmeyi bırakmadığı sürece.

Beni öpüşü de güzeldi.

Kapı zili çalıncaya kadar...

Büyümüş gözlerimi hızla ona döndürdüm. Sorgular şekilde bana bakıyordu. "Kim gelmiş?"

Heyecan ve gerginlikle yüzümü sıvazlarken olduğum yerde adımlar attım. "Annem ve babam."

Şaşırmıştı fakat aynı zamanda gülüyordu. "Ne?" Daha sonra bir kendine bir bana baktı. "Basıldık mı yani?"

Beni utandırmaya çalışıyordu.

Bir oraya bir buraya yürümeyi keserek, ona baktım. "Saklanmalısın çabuk."

Dilini dudaklarının üzerinde gezdirdi. "Saklasana beni."

Rahattı ama ben tam tersine yaşadığım gerginlikten bayılabilirdim. "Taehyung sırası değil. Annemler seni bu saatte burada görünce nasıl açıklayabilirim bunu?"

Cevap vereceği sırada tekrar zilin çalmasıyla hızla ona adımlayarak, oturduğu yerden kaldırdım. "Çabuk odama git ve gözükmeyecek bir yere saklan. Yanına geleceğim ben."

"Madem geleceksin, gideyim o zaman..."

Çocuk gibi mızmızlansa da tüm eşyalarını toplayarak odama doğru ilerledi. Odaya girip kapıyı kapattığında, hızla aynanın önüne geçerek kendime baktım. Dağılan saçlarımı elimle düzeltirken, hafif şişmiş dudaklarıma baktım. Uykumdan uyandığımı düşünecekleri için dikkat çekmezdi.

Kapı tekrar çaldığında etrafı son kez kontrol ederek kapıya ilerledim. Kalbim özlem ve heyecanla hızlanırken önce annemi gördüm. Arkasında uzun boyuyla dikilen babam kapıyı geç açtığımdan olmuş olmalı ki endişeli ama özlem dolu gözlerini üzerimde gezdirirken, tüm gerginliğim çoktan uçup gitmişti. "Kızım!" Annem titrek sesiyle beklemeden bana sarıldığında, tutamadığım yaşlar gözlerimden akmıştı. Ona sıkı sıkı sarılırken bir yandan da kokusunu içime çekiyordum. "Annem..."

"Ne kadar özlemişim..." Saçlarımı koklarken mırıldanmıştı. Gülerek geri çekilip gözlerimi kuruladım. Babam kollarını açmış, gülerek bana bakıyordu. Hızla içinde kaybolmama neden olan kollarının arasına girdim. "Neden haber vermediniz?" Titrek ama mutlu sesimle konuştuğumda babam saçlarımın üzerine küçük bir öpücük bırakmıştı. "Sürpriz olsun istedik. Uyuyor muydun?"

Gözlerimi kaçırırken kafamı salladım. "Yeni dalmıştım. Hadi içeri geçin kapıda kaldınız."

İçeri geçtiklerinde kapıyı kapatarak arkalarından ilerledim. Annemin oturduğu koltukta yanına oturarak kollarının arasına girdim. Babam ise karşı koltuğa oturarak, yüzündeki gülümsemeyle bizi izliyordu. "Nereden çıktı bu sürpriz işi?"

Babam konuştu. "İş yerinden izne ayrıldım biraz. Baktık sen gelmiyorsun biz gelelim dedik." İmayla konuşmasıyla güldüm. "İşim var baba biliyorsun. Elimden geldiğince sizi arıyorum zaten."

sweet little lies Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin