Yağmur damlaları sakince odamın camına vururken, gözlerimle onları takip ediyordum. Önce gökten düşüyorlar, pencereye konuyorlar ve daha sonra izlerini kaybettirip tamamen yok oluyorlar.İnsanları yağmur damlalarına benzetebilirdim. Doğuyorlar, varlıklarını belli bir süre devam ettiriyorlar ve daha sonra ölüyorlar.
"Lisa ne yapıyorsun?" Annemin sesini duyduğumda, arkama döndüm. Odama girdiğini farketmemiştim. "Dışarıyı izliyordum anne. Hazır mısınız siz?"
Annem ve babam Tayland'a geri dönüyordu. Bir haftadır burada benimle birliktelerdi fakat babamın aldığı izin kısa olduğu için yaklaşık üç saat sonra uçakları kalkacaktı.
Yanıma yaklaşarak elimi tuttu. "Üzülme. Yine geliriz. Hatta bu sefer izne ayrılıp sen gelirsin. Oradaki arkadaşların seni çok özledi." Gülümseyerek konuştuğunda, yaklaşarak ona sarıldım. "Hepsine sevgilerimi ilet." Annem sarılmama karşılık verirken, kapı zilinin çaldığını duydum.
"Birini mi bekliyordun?" Annemin konuşmasıyla kafamı iki yana salladım. "Bakayım bir." Odadan çıktığımda annem de arkamdan geliyordu. Dış kapıya doğru yürürken, kapıyı benden önce açan babamın yanına doğru ilerledim. Bakışlarımı babamdan çekerek gelen kişiye baktığımda gözlerim büyümüş ve olduğum yerde kalmıştım.
Taehyung?
Babam merakla Taehyung'a bakarken, Taehyung gözlerini babamdan çekerek önce bana daha sonra hemen yanımda duran anneme baktı. Ben hâlâ şaşkınlığımı atamazken onun burada ne işi olduğunu düşünüyordum. "Bu kim Lisa? Arkadaşın mı tatlım?" Annem gülümseyerek konuştuğunda, yutkundum.
Babam da bana döndüğünde konuşmam gerektiğini biliyordum. "Şey–"
"Ben Lisa'nın erkek arkadaşıyım efendim, memnun oldum." Taehyung konuştuğunda hızla ona döndüm. Çenem yere düşmek için beni zorluyordu.
Babamın sesini duydum. "Erkek arkadaşı mı?"
Annem devam etti. "Sevgili olan erkek arkadaş mı arkadaş olan erkek arkadaş mı?"
Annemin konuşmasıyla yüzüm kızarırken, bir an güleceğimi sanmıştım. Keza Taehyung'da güldü. Daha çok kendini tutuyor gibiydi. "Sevgili olan erkek arkadaş efendim."
Hadi canım bakışlarımı Taehyung'a atarken, bana bakarak alayla güldü. Annem ve babamın burada olduğunu bilmesine rağmen buraya gelmişti. Üstelik pişkin bir şekilde gülmeye devam ediyordu. Annem günlerdir olan ruh halimden bir şeylerden şüphelenmişti zaten fakat babamın şaşırdığını biliyordum. Öyle ki iki kere Taehyung'u baştan sona incelemişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
sweet little lies
FanfictionKim Taehyung yalan söylemeyi severdi. Psikoloğu Lalisa Manoban ise ona inanmazdı. Bir gün Taehyung doğruyu söyleyecekti fakat Lalisa ona inanmamayı seçecekti. Kim Taehyung | Lalisa Manoban