Bu bölümü yorumlarıyla destek veren @ipekakinn'e ithaf ediyorum :)
Medya- Rihanna/Stay
13.Bölüm
-Zeynep'ten-(Eylül'ün Yakın Arkadaşı)
Eylül bizi bırakıp gittikten sonra her şey çok farklıydı. İlk aylar herkesin yüzündeki gülümseme sahte, zorakiydi. Bütün yaşananlar olmadan önce her şey çok güzeldi. Ana sınıfından itibaren arkadaştık. Her şeyimizi beraber yapardık. Daha sonra Emre ile sevgili olmuştuk. O da Rüzgar ile. Okul hayatımız her şey çok güzeldi. Herkes bize imrenerek bakardı. Aramızdaki bağı kıskananlar vardı. Ama hiçbir şey umurumuzda değildi.
İlk Lise yılımızın yaz tatilinde, Eylülü son kez göreceğimi söyleseler, kahkahalarla gülerdim. Ama olmuştu. Bir gün bize veda edip gideceğini söylemişti. Ve gitmişti.
O gittikten sonra hepimiz değişmiştik. Hayata farklı açıdan bakmaya başlamıştık. Hiçbir şey bizim gördüğümüz gibi değildi. Hayattaki gerçekleri o zaman öğrenmiştik .O olay ve Eylül öğretmişti bize. Hepimizden öte aramızdaki en kötü durumdaki Rüzgardı. Çocukluk aşkı, biricik sevgilisi her şeye rağmen onu bırakıp gitmişti. Eylüle çok yalvarmıştı. Gitmesini istemediğini ya da onunla beraber gitmek istediğini söylemişti. Ama Eylül, hiç kimseyi dinlemeden çekip gitti. Onu hiçbir zaman suçlamamıştık. Sonuçta, yaşadığı şeyler hiç kolay değildi ama bizim ona destek vermemizi kabul etseydi belki her şey daha kolay ve güzel olurdu. O yokken Rüzgarın da bir enkazdan farkı yoktu. Günlerce kimseyle konuşmadan saatlerce boş boş oturdu. Kimsenin yardımını kabul etmedi. O da Eylül gibi kendi derdini kendi içinde yaşadı.
Bir gün Eylül'ün telefonuyla, sonunda geleceğini öğrendim. Kimseye söylememi söylemişti. Onunla konuştuğumuz zaman bizi görmek için hazır olmadığını söyledi. İlk söylediğinde kırılmıştım. Ama daha sonra kendisini suçlu hissettiğini anladım. Kendisini suçlaması çok saçmaydı. Tabi Rüzgar konusu dışında. Daha sonra Kağan'dan onunla da görüşmek istemediğini anladık. Babasının yanındaydı. Sürekli ondan haber bekledik.
Daha sonra ondan beklediğimiz haberi Mehmet Amca verdi. Eylül'ün artık korkusunu aşması gerektiğini düşünmüş ve ona sürpriz yaparak bizi davet etmişti. Hep beraber hazırlanıp yola çıktık. Rüzgar, arkamızdan gelecekti. Endişeliydi ve korkuyordu.
Oraya varınca ilk olarak arabadan ben inmiştim. Eylülle göz göze gelmiştik. Ona koşarak sıkı sıkı sarılmak istiyordum ama vereceği tepkiden korkuyordum. Belki Amerika onu değiştirmiştir, artık bize karşı sevgisi kalmamıştır diye düşünürken, aynı eskisi gibi, Zeynep diye bağırıp bana koşarken aklımdan bütün düşünceleri attım, bende ona doğru koşmaya başladım. İşte şimdi olmuştu. Şimdi Zeynep ve Eylül olmuştuk. Eskisi gibi.
Hepimiz tek tek hasret giderdikten sonra Rüzgar geldi. Eylülün heyecanı ama özellikle korkusu gözlerinden okunuyordu. Ona destek olmak için yanına gittim. Benden sonra da Kağan bir şeyler söyledi ve Eylül, Rüzgarı karşılamaya gitti. Bir müddet sonra hepimizi şaşırtarak sıkıca Rüzgara sarıldı.
Hep beraber Mehmet Amcanın ayarladığı yere gittik. Kahvaltı yaptık, konuştuk, güldük. Yüzümüzdeki bu gülümsemeler şimdi gerçekti.
Sevgilimin iğrenç esprisi sonrasında, Rüzgarın ona kızmasıyla artık gitmemiz gerektiğini söyledim. Hep birlikte askeriyeye döndük. Çantalarımızı alınca Eylül bizi odalarımıza götürdü. Rüzgarla konuşmaları için, Rüzgardan önce odama girdim. Çantamdaki eşyaları dolabın içine yerleştirdikten sonra yatağa uzandım. Düşünmeye başladım. Her şeyi. Çok kötü zamanlarımız olmuştu önceden. Ama şu anda mutluyduk ve artık mutlu olacaktık. Biliyordum.-Eylül'den-
Odamda durmuş, Rüzgarın ne demek istediğini düşünüyordum. Olumlu mu, olumsuz anlamda mı demişti? Saate baktığım zaman yemek saatine çok az kaldığını gördüm. Odamdan çıkıp, Zeynep'in kapısını çaldım. Çaldım, çaldım açmadı. Daha sonra yumruklamaya başladım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DÖNÜŞ
ChickLit"Biz büyüdük Rüzgar. Değiştik. Artık hiçbir şey eskisi gibi olamaz." "Biz senelere meydan okuduk Eylül. 3 sene değil 3 asır geçse biz hala biziz." Annem bizi bırakıp gittikten sonra bende herkesi arkamda bırakıp gittim. Annemin gözlerimin önünde öld...