BEN ŞARKIMI SÖYLERKEN İSTERSEN SESİ AÇARSIN
İSTERSEN SESİ KISIP BUNU DA YOK SAYARSIN
KİM BİLİR BELKİ GÜLÜMSER BELKİ AĞLARSIN
YÜREĞİMDEKİ SESLERİ SUSTURAMAZSIN.
(ŞEBNEM FERAH BEN ŞARKIMI SÖYLERKEN)
EKİNİN AĞZINDAN;
Gökyüzündeki yıldızlara baktım,hepsi aciz bir şekilde aydınlatmaya çalışıyordu bu karanlığı.Neydi şimdi bu?olmayacak şeylerin peşinden koşmakta neyin nesiydi?Bu yüzden mi değerliydi yıldızlar?sahi neyim kaldı,ben öyle biriyim ki beni karşılıksız seven birini bile yok edebildim.öyle biriyim ki her geçen saniye yok olmaya mahkumum.Çoğu zaman derin derin düşünüp amacımın bana ne kazandıracağını düşünürdüm, belki yaşayacağım hiçbir şey onun bende kalan izlerini silemeyecekti.Bu nasıl bir öfkeydi şimdi onu benden alan herkesi yoketmek istiyordum,en başta kendimi!çünkü bu hayatta tüm cezaları çekmeye mahkumdum.Belki de bu yüzden bununla sınanıyordum.Onunla sınanmak bana verilebilecek en büyük cezayken belki de ilk defa bir başkasını dşünüyordum.Onu düşünmek onu hissetmek hepsi sanki benden bir parça olmuştu.Ona alışmıştım ve beni değiştirmesine muhtaçtım.Küçük bir çocukken annesiz kalmış,sokaklarla dost olmuş adi bir adam olarak ona muhtaçtım.Yanımda olmasını istiyordum,varlığıyla varlığımı hissetmek,her zaman olduğu gibi beni benliğimden uzak biryerlere götürmesini istiyordum.
Boş koridorda hızlı adımlar atarken,bir ileri bir geri gidip duruyordum.Onu hastaneye bile götürmemiştim.Yine kendim içindi,kendi çıkarlarım için öyle değil mi?Adi herifin tekiydim, o adamı korumak için mi yapmamıştım bunu,tabiki hayır!Bedelini ödeyecekti! Ne olursa olsun en değerlime zarar veremezdi.Bu sefer kurtulamayacaktı.Bana benzeyemezdi onu kendi ellerimle canavara dönüştürmüş olsam dahi o benim gibi değildi,can yakmaktan hoşlanmazdı.Üstelik bir kıza zarar verecek kadar alçalmamıştı.Onun olduğunu bilseydim,belki yıllardır söyleyemediğim gerçekleri yüzüne vururdum. belki canını yakmazdı o zaman! ama madem kötü olmayı seçmişti,cezasını ağır ödeyecekti.Bana zarar verseydi ona kızmazdım ama demeti bu hale getirdiği için,ona bunları yaşattığı için bedel ödeme sırası onda olacaktı.
içerideki odada Demet yatıyordu ve yanında bir doktor vardı.Onu iyileştirecekti çünkü o olmadan ben hep yarım kalacaktım.Uyanması gerekiyordu,benden nefret de etse bana kırgın da olsa uyanıp yanımda olacaktı, belki zorla belki isteyerek ama yanımda olacaktı.
Tek elimi kaldırdım ve bağırarak duvara bir yumruk geçirdim,parçalara ayrılsam dahi cezam bitmeyecekti.Hızımı alamayarak bir kez daha vurduğumda elimden kanlar akıyordu.Acı hissetmiyordum şuan da acıtan tek şey demetin zarar görmesi olmuştu.Elimdeki kanla duvara kısa çizgiler bırakırken doktor odadan çıktı ve seslendi,gördüğü manzarayla psikopat olduğum kanısına varmış olmalıydı aceleyle konuşurken çantasını topluyordu.
-hayati tehlikesi yok fakat vücudunda yaralar var.Ayak bileği incinmiş .Eklem yerlerinde hasarlar var!bir kaç gün dinlensin ama yinede hastaneye götürseniz daha iyi olur! geçmiş olsun!
Doktor çantasını alıp çıktığında Demetin yattığı odaya girdim.Yatakta öylece kıpırdanmadan uyuyordu.Kollarındaki morluklar hala onun acı çektiğinin göstergesiydi.
Sessizce ilerledim ve yatağının kenarına oturdum.Gözlerini açmış olsaydı eğer anlardı neler söyleyeceğimi çünkü ne zaman bir şey söylemek istese hep gözlerinden anlardım.Elini ellerimin arasına aldım ve yüzüne bakıp konuştum.Korkatım çünkü hep onun beni duymadığını bildiğim zamanlar konuşurdum onunla! tek istediği belki de bir kerecik ''seni seviyorum''dememdi.yalan da olsa söylememi istiyordu öyle mi?yüzümde oluşan tebessüm kısa sürdüğünde hazin halim anlaşılır olmuştu yüzümden,kılık kıyafetime bakılacak olursa perişan olmuştum.nefesimi düzene soktum ve kısık sesle konuştum;
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SİYAH ADAMIN BEYAZ KADINI
RomanceHiç bitmeyen bir çilenin yolu gözlenir mi yıllarca? siyahı beyaza karıştırmadan, gün sabaha ermeden, yıldızlar kayarken son bir dilek tutmalı insan!Kiralık bir kalpte mahsur kalmış savunmasız bir kadından daha acı bir şey var mıdır? Derin sularda k...