27.bölüm

1.2K 79 27
                                    

Ben sana mecburum bilemezsin

Adını mıh gibi aklımda tutuyorum

Büyüdükçe büyüyor gözlerin

Ben sana mecburum bilemezsin

İçimi seninle ısıtıyorum.

Ağaçlar sonbahara hazırlanıyor

Bu şehir o eski İstanbul mudur

Karanlıkta bulutlar parçalanıyor

Sokak lambaları birden yanıyor

Kaldırımlarda yağmur kokusu

Ben sana mecburum sen yoksun.

ATİLLA İLHAN

Gecenin gölgesi sinmişti üzerine,

Gözleri ağır ağır kapanıyordu,dudaklarında anlamsız bir feryat vardı.Gözlerine izin vererek ruhunu uykuya teslim etti...

Fazlasıyla yorgun düşmüştü,beyaz bir sayfa açıldı önüne,ardından gökyüzü göründü,kuş sesleri duyuluyordu etrafta,bedenine esen rüzgar onu çoktan ele geçirmişti.Bir deniz göründü hemen yanında,uçsuz bucaksız bir deniz...

oturduğu kumsal,baktığı gökyüzü tıpkı dünyadaki insanların tarif ettiği cennet gibiydi.Karşıkonulmaz bir manzaraydı.Merakla izliyordu olanları,şimdi yapayalnızdı,savaşacak hiçbir şeyi yoktu.

böylesi daha huzurluydu...

Ormanın karanlığında onu gördü,ismini fısıldadı.Bu çağırıyla birlikte kız sudan çıktı ve o zaman kızın belden yukarısının prensesleri andıran bir güzelliğe sahip olduğunu,belden aşağısının da balık gibi pullu olduğunu gördü.

Onun olacağına onu bütün kadınlardan daha fazla mutlu edeceğine söz verdi.Usulca denizden çıktı ve yanına yaklaştı, saçları rüzgardan dalgalanıyor yüzüne değdiğinde gözlerini kısıyordu.

kulağına fısıldadı;

-güvenmelisin!

yüzündeki tebessüm her şeyi anlatıyordu sanki.

tekrar konuştu;

-Bana güvenmelisin,her şeyi bırakıp gitmeliyiz,çok geç olmadan!

Hiçbirşey söylememişti, genç adam sağ elini genç kızın saçlarına dokundurdu.

Büyük bir hengameyle beraber gökyüzü soluverdi.Herşey bir anda alt üst olmuştu.hava kararmış şimşekler çakmaya başlamıştı.Denize aceleci bir rüzgar sinmişti.Telaşe içerisinde dalgalar kayalara vuruyordu.genç kız savrulmaya başladı.

Genç adam ayağa kalktı ve kızın elini tutmaya yeltendi.

Genç kız dalgalara mağlup düşmeden önce birşeyler fısıldadı kulağına;

-artık çok geç!

Büyük bir kargaşayla deniz kızı yok oldu.Baştaki gibi yalnızdı ama bu kez mutsuz olmuştu.İnsanlar çoğu zaman gülmeyi tattığı için ağlıyordu.

ya hep gülmeliydi yada hep ağlamalı.

 EKİNİN AĞZINDAN;

        Yataktan hızla doğruldum.Bu ne saçma bir rüyaydı.Rüyamda Demeti görmüştüm ama tıpkı bir deniz kızıydı.Yorganı üzerimden fırlattım,çok terlemiştim.Çift kişilik yatakta tek yatıyordum uzun süre demetle beraber uyumaya öyle alışmıştım ki  sanırım şimdi bu fazlasıyla zor geliyordu.Bazen melekler gibi uyurken onu izliyordum.Uyandığında böyle bir fırsatım olmuyordu,ben sadece o uyuduğunda yüzüme bir tebessüm yerleştirir, garip bir ifadeyle onu izlerdim.Bir süre sonra uykuya yenik düşer,onun kokusunu içime çekerek uyanırdım sabahları.Sanırım bu bende bağımlılık yapmıştı.Bu güne dek hayatımda ilk defa kendimden çok birini düşünüyordum.

SİYAH ADAMIN BEYAZ KADINIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin