17/Yenge

5.2K 166 131
                                    


❄️
Keyifli okumalar dilerim.

Yılmaz karşısındaki kadına elindeki çiçekle bakakalmıştı. Deyim yerindeyse put kesilmişti.
Derin bir soluk aldı. Söyleyeceklerini tarttı, bilinçaltında geveledi bir süre. Bunalmıştı sırtından soğuk terler süzüldüğünü hissetti. Sonunda elindeki orkideyi koyacak bir konsol bulup çiçeği aceleyle oraya iliştirdi ve kadına doğru ilerledi:

-Hoşgeldin yenge.

Seher Hanım elini omzuna nazikçe vurdu:

-Hoşbulduk evladım. Ne iyi ettin de geldin.

Yılmaz kadının tepkisi karşısında rahatladı. Aksi takdirde bu saatte bu evde ne bok yediğini açıklayamayacaktı. Gerçi yengesi elbette bir şeylerin farkına varmış olmalıydı fakat sesini dahi çıkarmıyordu. Gösterilen yere gergin hareketlerle oturdu. Diken üzerindeydi kendini hiç ama hiç rahat hissetmiyordu ki sessizliği bölen Sühan oldu:

-Memlekette bir sıkıntı mı oldu anne?

"Neden geldin?" Sorusunun evrilmiş haliydi aslında dudaklarından dökülenler. Seher hanım ellerini ovuşturdu ve ciddi bir sesle yanıtladı ikisine hitaben:

-Medine'nin gelmesindense benim gelmem daha hayırlı olur diye düşündüm.

Yılmaz başından aşağıya buz gibi su dökülmüş gibi irkildi:

-Annem gelecek miydi yani?

-Gelecekti elbette oğlum.

Sühan aldığı cevaptan hiç hoşnut olmamıştı. Ocağa çay koymak üzere mutfağa doğru yürüdü ve misafirlerini salonunda yalnız bıraktı.

Yılmaz şakaklarını ovdu:

-Yenge ne oldu sahiden?

Seher Hanım sesini alçaltıp Yılmaz'a döndü:

-Medine Sühan'a olan ilginin farkında evladım. O zavallı kızı da peşinden sürükleyip buralara getirip senin evine yerleştirecekti.

Yılmaz sinirle ofladı:

-Ne kızı yenge Allah aşkına nişanlı bile değiliz aynı ev ne demek birde!

Seher Hanım bir süre hareketlerini izledi ve elini onun dizine koydu:

-Bak evladım bu gece buraya gelmemin sebebi kızım değil sensin.

Yılmaz yengesine baktı tekrar. Seher Hanım henüz ağzını açmıştı ki Sühan elinde çay tepsisiyle içeriye girdiğinde susmak zorunda kaldı. Kızını bu şeylerin içine alet etmek istemiyordu. Sühan elindekileri ikram edip annesinin yanına gergin bir tavırla oturdu. Allah bilir aklından neler neler geçiyordu şimdi...?

-Anne?

Seher Hanım kızına döndü:

-Efendim evladım?

Bir süre ne söyleyeceğini düşünüp karar verdikten sonra atıldı:

-Ben ne kadar kalacağını merak etmiştim aslında.

MAHREMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin