Bugün Bay Kwon'dan saklanma günümdü. Onu yine hayal kırıklığına uğratmıştım ve kendimi bok gibi hissediyordum.
"Selam Jen." okuldaki sayılı arkadaşlarımdan biri olan Jungkook gelmişti. Beni bir alt sınıfımdaydı. Ve o sa benim gibi biraz(!) yaramazdı.
"Selam Kook." yüzüne bir şeyler olmuş gibi bakmıştı. "Yine ne bok yedin?"
"Sorma ya. Dün Chaeyoung'a yavşayan biri vardı ya. İşte onu muştayla dövdüm okul çıkışı. Hastanedeymiş."
"Chaeyoung ne dedi?" Kesin kötü şeyler söylemişti.
"Sence?" deyip kendi haline güldü. "Benim gibi birini asla sevmeyeceğim söyledi ve o çocuğu ziyarete gitti. Benim adıma özür dilemiş çocuktan."
"Kim bu çocuk?" dedim dayanamayarak. Umarım Chanyeol değildir yoksa Jungkook'un vay haline.
"Chanyeol." Ellerini saçına geçirerek karıştırdı. "Ben tam bir malım."
"Yok canım öyle şey mi olur? Chanyeol'un babası okula gelirse ne olur biliyorsun değil mi? Bir işe yaramayan boktan okul hayatın biter. Hani o çok istediğin mimarlık varya senin için hayal olur."
"Şimdi ne yapacağım peki?" Çok çaresizdi. Ve ben yine dayanamayarak iyilik yapacaktım.
"Git ve özür dile. Her ikisindende. Gerekirse ayaklarına kapan. O siktiğim gururunu da bir zahmet unut."
~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
Jungkook dediğimi yapmaya gitmişti ve bende o ara kimse görmeden arka bahçeye geçip bir sigara yakmıştım.
Annemi çok özlemiştim. Onu görmek istiyordum. Okuldan kaçabilirdim ama devamsızlık sınırda olduğu için elim kolum bağlıydı.
Sigaram bittiğinde uö kısmını duvara sürüp söndürdüğümde karşımda kaşları çatık bir şekilde gelen Bay Kwon'u görümce hızlıca kapüşonumu başıma geçirip kolmaya başladım. Umarım arkamdan koşmamıştır.
Hızlıca okula girip lavaboya gidip kitledim kendimi. Ders çoktan başladığı için kimse yoktu. Kapının açılma sesini duyunca gerilmiştim.
"Jennie ya dışarı kendi isteğinle çıkarsın yada kapıyı kırar ben seni çıkarırım." Bay Kwon'un sesi o kadar sertti ki başka çarem olmadığı için kilidi açıp çıktım. Kolumdan tutup kendi odasına sürükledi beni.
"Hocam canım acıyor." kolumu çok sıkıyordu ve bunu kendisi bile fark etmemişti.
Sonunda odasına geldiğimizde kolumu bırakıp kapıyı kilitledi. Masasına oturduğunda eliyle karşısına geçmemi işaret etti.
"Ben sana daha ne diyeyim Jennie? Ders konusunu söyledim, dinlemedin. Zorbalık konusunu söyledim, dinlemedin. Bunlara bir şey demedim ama sonuncusu konusunda seni kurtaramam."
"Hocam açıkl-"
"Açıklama Jennie. Bunu açıklama." sözümü kesip sert bir şekilde söylemişti bunları. Beni tekmelese canım bu kadar acımazdı. "Uzaklaştırma verecektik. Ama bunun senin için yeterli bir ceza olmadığını düşündük. Aslında ben böyle düşündüm." telefonunu eline alıp birine mesaj attıktan sonra bana geri döndü. Gözlerim dolmuştu. Biraz daha devam ederse oturup ağlayabilirdim.
Kapı tıklatıldığında kendime gelip kapıya doğru baktım. İçeriye okulumuzun inek tayfasının başkanı Kim Taehyung girmişti. Birkaç kere onunla da uğraşmayı denemiştim ama zeki olduğu için bir şekilde kaçabiliyordu benden.
Benim yanıma gelip Bay Kwon'un karşısında eğildi. "Beni istemişsiniz hocam."
"Dün sana bahsettiğim bir şey vardı ya. İşte bugünden itibaren başlıyorsunuz." dedi Bay Kwon. Kim neye başlıyor?
"Jennie bu günden itibaren dönem sonuna kadar okulda Taehyung'un sözünden çıkmayacaksın. Senin için liste yaptık. Uyman gereken kurallar için." elindeki kağıdı aldım.
Duyduklarımı idrak etmeye çalıyordum. Bir kağıda bir Taehyung'a bakıyordum. Tam bir şey söyleyecekken Bay Kwon eliyle durmamı işaret etti.
"Ya bu kurallara uyarsın. Yada kendine başka bir okul bulursun. Merak etme babanla da konuştuk. Hemfikiriz."
İşte şimdi bitmiştim.
~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Savage But Pretty || Taennie
FanfictionBay Kwon verdiği cezayla Jennie'nin hayatını baştan sona değiştirmişti. (Not: Düzyazı, Instagram ve Texting karışık bir şekilde yazılmıştır.).