Savage But Pretty || Taennie

9

O gün Taehyung gittiğinde gece sinirden uyuyamamıştım. Ben öyle uslu kızlardan değildim belki ama suçsuz birine de böyle davranmazdım.

Saate baktığımda altıyı geçiyordu. Kalkıp elimi yüzümü yıkayıp üstümü giydim. Dün gece Taehyung'un verdiği notları ve gerekli birkaç kitabı çantama koyup evden çıktım.

Dersin başlamasına çok vardı bu yüzden yürüyerek gidecektim. Kulaklığımı takıp slow bir şarkı açtım.

Son zamanlarda kafam çok karışıktı. Ne yapsam bilmiyordum. Canım hiçbir şey yapmak istemiyordu.

Benim yaşımdakiler arkadaşlarıyla gezmek isterlerdi. Hatta bazılarında gelecek kaygısı bile olurdu. Bendeyse hiçbiri yoktu. Babasında dediği gibi serseri bir tiptim ben.

Okula yaklaştığımda bir köşede durup yanıma aldığım tek dal sigarayı yaktım. Malum okul girişinde üstüm aranıyordu bu yüzden okulda sigara içemiyordum.

"Erkencisin." Jungkook bugün görmek istediğim son kişiydi ama maalesef şu an karşımdaydı.

Cevap vermesem gider diye düşündüm ve onu takmadan sigaramı içmeye devam ettim. O da paketinden sigara çıkarıp yaktı.

"Konuşmayacak mısın? Hadi ama o İnek'i dövdüm diye böyle yapamazsın Jenjen."

Çok sinirliydim. O hatırlattıkça daha da sinirleniyordum.

"Neden böyle bir şey yaptın?" dedim sesimin düz çıkmasını umarak.

"Senin canını sıkıyordu. Bir de geçen gün bizim okul içinde görüşmemiz yasaklanınca dayanamadım. İlk gördüğüm yerde dövdüm işte."

Bu kadar rahat konuşması beni sinir ediyordu. Jungkook normalde böyle birisi değildi.

Lisenin ilk yıllarında tanışmıştık. Yeni gelmişti okula. Busan ağzıyla konuştuğu için dalga geçiyorladı kendisiyle. Sadece benimle konuşabiliyordu. Çünkü kendisini yargılamayan tek insan bendim şu koca okulda.

Benim garibime giden tarafsa Jungkook'un Taehyung'a yaptığı şeyi önceden yaşamasıydı. Nasıl hissettirdiğini bildiği halde nasıl olur da başkasına yapardı?

"Benden iyi bir şey dememi bekleme Jungkook." dediğim şeyle bana dik dik baktı.

"Onu mu savunacaksın Jendeuk?" alayla söylemişti.

"Hatta ondan özür dilemezsen benimle arkadaşlık yapma." sigaramın izmaritini yere atıp ayakkabımın ucuyla ezdim ve arkama bakmadan okula gittim.

~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~

Dersin başlamasına daha bir saat vardı. Bende kütüphaneye gidip en azından elimdeki notları okumaya karar verdim.

Kütüphaneye gittiğimde bizim sınıftan birkaç kişiyi gördüm. Bana el salladıklarında onlara gülümsedim.

Biraz bakındıktan sonra Chaeyoung'un gördüm ve onun yanına oturdum.
"Selam."

Chaeyoung önündeki matematik testini bırakıp bana baktı. Çok soğuk bakıyordu.

"Bir daha yalanlarına beni karıştırma Jennie. Senin yüzünden Bay Kwon beni azarladı."

Ben ya Bay Kwon'u öldürecektim ya da kendisi bu okuldan gidecekti. Başka kurtuluş yok bu adamdan.

"Özür dilerim Chaeyoung. O an aklıma ilk sen gelmiştin bende Taehyung'a direkt senin adını söyledim." dedim mahçupça.

Bir anda soğuk bakışları yumuşamıştı. "Önemli değil. Sadece bir açıklama bekliyordum. Neyse testi bitireyim de beraber bir şeyler yiyelim." deyip testine geri döndü.

Bende notlarımı ve testlerimi çıkarıp çalışmaya başladım. Aslında hiç böyle şeyler yapmazdım ama bir an içimden gelmişti. Toplasanız toplam hayatım boyunca beş saat ders çalışmışımdır.

Biyoloji notlarının hepsini ezberlemiş ve bir sürü soru çözmüştüm. Yetmiş sorudan sekiz yanlışım çıkmıştı. Kendime inanamıyordum. Taehyung da çok mutlu olacaktı.

"Ben testimi bitirdim. Gidelim mi?" dedi Chaeyoung eşyalarını toplarken.

"Olur." onu onaylayıp bende toparlandım.

~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~