Savage But Pretty || Taennie

10

Dersin başlamasına az bir süre kaldığı için kantine gelmiştik. Chaeyoung güzel bir yere oturup onu beklememi söylemişti.

Bende pencere kenarındaki masaya oturmaya karar vermiştim.

Beş dakika sonra elinde tostlarla ve gazozlarla gelen Chaeyoung'u görünce daha da acıktığımı hissettim. Elindekileri masaya koyunca hızlıca teşekkür edip yemeye başladım.

"Son zamanlarda çok kilo verdin Jennie. Bir sıkıntın mı var? Yoksa daha da fit olmak için diyet mi yapıyorsun?"

"Aslında yeni ve hiç alışık olmadığım bir temponun içine girdiğimden bünyem kaldırmıyor olabilir."

"Alışsan iyi edersin seneye üniversite sınavı var."

Zil çaldığında masanın üstündeki çöpleri alıp çöp kutusuna attım. Chaeyoung'un koluna girip beraber sınıfa gittik.

İlk ders benim sabah çalıştığım biyolojiydi ve şansımdan hoca bugün sürpriz bir sözlü yapacağını söyledi. İlk defa sözlü olacak olmak beni bu kadar sevindirmişti.

Taehyung'a baktığımda gözlerinin altı mosmor olmuştu. Kesin yine sabahlara kadar ders çalışmıştı.

"Yerlerinizi karıştırdım. Teneffüste masaya bıraktığım kağıda bakarsınız." dedi ve dersine başladı hoca.

Lise hayatım boyunca ilk defa not tutuyordum belki de. Taehyung bana baktı. O da şaşırmıştı. Gülümsedim. Ama ondan karşılık alamadım. Bana o kare gülüşünden yapmamıştı.

Kapı çalındı ve içeri nöbetçi öğrenci girdi. Hocayı selamladı. "Hocam izninizle Kim Taehyung'u Bayan Jung çağırıyor."

Taehyung ve nöbetçi öğrenci sınıftan çıktığında bütün sınıf şaşırmıştık. Çünkü Bayan Jung çağırıyorsa kesin kötü bir şey olmuş olmalıydı.

"Umarım kötü bir şey olmamıştır."

"Merak etme Taehyung iyi bir çocuk. Bir şey yapmamıştır yani." Chaeyoung beni rahatlatmaya çalıyordu.

Bir an aklıma gelen şeyle kendimi tuhaf hissettim. Aklımda sürekli o vardı. Sanırım son zamanlarda çok fazla zaman geçirdiğimizdendi.

"Arkadaşlar ders kaynadığı için serbestsiniz. Hatta diğer ders olan sözlünüz için biraz notlarınıza göz gezdirebilirsiniz."

Sınıftaki herkes aşırı ders çalıştığı için tekrardan notlarına bakmaya ihtiyaç duymadılar ve sohbet etmeye başladılar. Bense sabah iyiki çalışmıştım. Çok uykum olduğundan başımı sıraya koydum.

Chaeyoung'la göz göze geldiğimizde saçımı okşadı. "Biraz uyu ben seni kaldırırım." dedi saçlarımla oynarken. Ona cevaben gözlerimi kapadım. On dakika uyusam bile kârımaydı.

~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~

Chaeyoung beni baldan tatlı uykumdan uyandırdı ve beraber elimi yüzümü yıkayıp sınıfa geri döndük.

Chaeyoung sınavda oturacağımız sıralara bakıp gelmişti. "Ben Jimin'le öğretmen masasının önündeyim. Sende Taehyung'la duvar kenarı en arkadasının."

Bir şey demeden kalemliğimle beraber sıraya geçtim. Taehyung çoktan köşeye oturmuştu. Yanına oturdum.

Ağlamıştı. Gözleri kıpkırmızıydı ve elleri titriyordu. Umarım Jungkook yüzünden değildir.

"Sınava hazır mısın?" dedim ortamın kasvetli havasını dağıtmak için.

"Hiç çalışmadım." dedi o da düz bir surat ifadesiyle.

Hoca geldiğinden sohbeti devam ettiremedim. Kağıtlar dağıtıldığındaysa soruların hepsini tıkırı tıkır çözdüm. Hepsi sabah ezberlediğim şeylerdi. Aşırı mutluydum.

Taehyung'un kağıdına baktığımda bomboştu. Yüzüne baktığımda göz göze geldik. Çaresizliğini iliklerime kadar hissetmiştim.

Normalde böyle bir insan değildim. Kimseyi umursamazdım ama dayanamadım. Taehyung'u dürtüp kağıdımı iyi görebilmesi için ona yaklaştırdım.

Bir an şaşırsa da yapacak bir şeyi olmadığı için cevapları kendi kağıdına geçirdi.

Çalışkanlar sınıfının tek sevdiğim yanı sınavlarda yada sözlülerde hocaların öğrencilerin başında dikilmemesiydi.

"Süreniz doldu. Namjoon kağıtları toplayıp bana getirir misin?"

~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~