Yeni bölüme hoş geldiniz, sefalar getirdiniz! Olayların hızlı geliştiği değişik bir bölüm oldu. Sizi daha fazla tutmuyor ve bölüme beğenmenizi umarak uğurluyorum. Beğenirseniz oy vermeyi, düşüncelerinizi yorumlarda ifade etmeyi unutmayın. Keyifli okumalar! 🥰❤
~~~
Cüneyt’in gözlerine ifadesizce bakmaya çalışırken merakla konuştu.
“Telefonumla ne yapıyorsun?”
Gülümsedim. Ona doğru birkaç adım attım. Aramızda az bir mesafe kaldığında komik bir şey varmış gibi kıkırdadım. Elimde sıkıca tuttuğum telefonu ona doğru uzattım. O ise dikkatle bana bakıyor, gözlerini bir saniye bile üzerimden çekmiyordu. Başımı sağa yasladım.
“Telefonunu öyle ortada bıraktığını görünce aklıma dün olanlar geldi. Hani telefonumu getirmiştin ya. Benim de iyiliğim tuttu. Sana getireyim dedim. Ama...”
“Ama ne?”
“Baya endişeli gördüm seni.” diyerek omzuna vurdum yavaşça. Tekrar gülerken devam ettim.
“Yoksa artık evlenmeye mi karar verdin? Bu kadar endişelendiğine göre birileri var.”
Kaşlarını çatarak elimden telefonunu aldı. Kolumu tuttuğunda “Yok öyle bir şey.” dedi. “İyi deneme dostum! Ama seni küçüklüğümden beri tanıyorum. Yakmışsın abayı çoktan!” dememle daha da sinirlendi. Güzel... Dikkatini başka bir yöne çekmiştim. O tekrar sinirle ağzını aralayacakken ondan önce davrandım.
“Biraz kırıldım yenge hanımı benden sakladın diye.” diyerek kolumu çektim. Omzuna sertçe vururken sinir bozucu şekilde güldüm.
“En kısa sürede getir de tanışalım. Yenge hanımla mutluluklar!”
Arkamı dönüp giderken sinirli soluklarını rahatça duyuyordum. Güzel yırtmıştım.
2 Gün Sonra
Sabah annemlerin hepsi bir yerlere giderken ben de hazırlanıp evden çıkmıştım. Hızlı adımlarımla ev sınırlarından çıkarken takip edildiğimin de bilincinde hareket ediyordum. Görüş açıma Rabia’nın olduğu araba girdiğinde arabaya yönelip bindim.
“Günaydın canım arkadaşım!” diyen Rabia’ya aynı gülümsemeyle karşılık verirken biraz da gergindim. Rabia elime bir çanta tutuşturdu.
“Malzemeler bunun içinde.” demesiyle başımı salladım. Bir süre yol gittikten sonra bir kafenin önünde durduk. Beraber kol kola arabadan inip kafenin içine geçtiğimizde masaya sakince oturduk. Bir şeyler sipariş etmemizin ardından lavaboya gittim. Elimdeki çantayla gergince dururken bir kız yanıma geldi.
“Ayla?”
Seslenen kişiye döndüğümde sarı saçları ve kahverengi gözleriyle az da olsa bana benziyordu. Elimi uzattığımda el sıkıştık. İkinci telefonum çaldığında hemen açtım.
“Yenge, kızla buluştun mu?”
“Evet, yanımda şu an.”
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Venüs'ün Afrazesi (Tamamlandı)
Fiksi UmumAklını fütursuzca istila eden düşünceler onu çıldırmanın eşiğine getirmişti. Kalbi, her geçen gün bastırmaya çalıştığı özlemin daha da artarak karşısına çıkması sonucu acıyla kasılıyordu. Dile kolay beş yıldır sevdiği adam yoktu. Yurt dışına bir iş...