30.BÖLÜM / Part I

12.8K 499 116
                                    

İyi okumalar...



■ ■ ■

Gözümü açtığımda saat henüz erkendi. Doğum iyice yaklaştığı için artık uyku tutmuyordu. Daha 3-6 haftam vardı ama yine de erken doğumdan endişeliydim. Kasıklarıma giren ağrılar beklediğim vaktin tahmin ettiğimizden yakın olduğunu söylemeye çalışıyordu.

Yerimde doğrulup sırtımı yatak başlığına dayadım. Elimi karnıma koyup okşarken yediğim tekmeyle gülümsedim.

Aras'a baktığımda tebessümle beni izliyordu.

"Uyandırdım mı?"

Masum sorum üzerine Aras yerinde doğrulup başımın üstünü öptü.

"Sen neden uyandın, daha erken değil mi?"

Omuz silkip "Uykum kaçtı." dedim.

Aras inanmamış bir yüz ifadesiyle bana baktı.

"Ben de yedim."

Hiçbir şey demedim. Sanırım dikkatli kocam her şeyi farkındaydı. Elini karnıma koyup konuşmaya başladı.

"Hayır anlamıyorum, neden benden gizliyorsun ki?"

Hızla kendimi savunmaya geçtim.

"Çünkü abartacaksın. Ciddi bir şey değil ama sen beni dinlemeyeceksin."

"Derin, her şeyi bilmem gerekiyor. Canın yanıyorsa, endişeliysen, her ne hissediyorsan bilmem ve sana destek olmam gerekiyor."

Gözlerim anında doldu. Beni böyle düşünmesi o kadar anlamlıydı ki...

"Özür dilerim."

Elini yanağıma koydu.

"Dileme, sadece benden gizleme."

Kafamı olumlu anlamda salladım. Aras konuşmaya devam etti.

"Son üç gündür ara ara yoklayan sancılar bebekler ikiz olduğu için normal. Kendini yorma ve sık sık otur."

Aras'ın konuşmasıyla gözlerim şokla açıldı.

"Sen... nasıl... yani son 3 gündür olduğunu- ahh dur bir dakika. Nasıl bu kadar dikkatlisin?"

Aras kısık sesle şaşkın halime güldü.

Göz kırpıp "Karımı izlemeyi seviyorum." dedi. Sırıtmayı ihmal etmiyordu. İstemsizce utanıp gülümsedim.

Gülümsememle Aras bana yaklaştı.

"Sen hep gül kadın..."

Gözlerimi aşkla Aras'a kaldırdım. Ben bu adamı seviyordum...

"Sen yanımda olduğun sürece gülmemem imkansız."

Nihayet beklenen son oldu. Birbirine her daim hasret olan dudaklarımız tutkuyla kavuştu. Nefes nefese kalınca Aras geri çekildi.

Kafamı göğsüne koyup kollarımı beline sardım.

"Bana olan sevgin hiç bitmesin..."

Aras'ın kaşlarını çattığını hissedebiliyordum. Ne zaman bu tarz konuşsam veya ölümden bahsetsem kaşlarını çatıyordu.

Elleriyle çenemden tutup kaldırdı. Yüzüne bakmamı sağlayınca gerçekten de kaşlarını çattığını gördüm. Bana bakıp konuşmaya başladı.

"Sevgim eğer görülebile somut bir şey olsaydı, büyüklüğü karşısında tüm dünya önümde diz çökerdi. Kimse inanamazdı sevgimin büyüklüğüne. Sence böylesine büyük bir sevginin bitmesi mümkün mü?"

Daha fazla dayanamayıp yükseldim ve Aras'ı öpmeden önce dudaklarına fısıldadım.

"Seni seviyorum..."

Karşılık geçikmedi.

"Sana aşığım."

Nihayet ayrıldığımızda büyülenmiş gibi birbirimize bakıyorduk. Bu bakışmayı bölen karnımdan Aras'ın eline atılan tekmeydi. Gülüp bakışlarımı karnıma çevirdim.

"Sanırım birileri kıskandı."

Aras karnımı okşayıp eğildi ve bir öpücük kondurdu.

Tüm günümüzü tembel tembel geçirip birbirimizle bol bol vakit geçirmiştik. Huzurlu günümüzün hiç bitmemesini diledim.

Hiç silahlar patlamasın, insanlar ölmesin istedim. Bebeklerim mutlu bir ortamda büyüsün istedim.

İstediğim şey çok değildi. Sadece artık yarını düşünmeden huzurla yaşamak istiyordum. Acaba ne zaman öleceğim, kim tarafından öleceğim düşünmek istemiyordum. Derin bir nefes alıp arkama yaslandım. Aras bana baktı.

"Bir sorun mu var?"

Dalgınca balkondan dışarıyı izlerken konuştum.

"Endişeliyim..."

Aras dikkatini iyice bana verdi.

"Ne hakkında?"

"Geleceğimiz."

Aras yerinden kalkıp yanıma oturdu ve bir kolunu omzumdan attı. Dudaklarını şakağıma yasladı.

"Korkma, her şey düzelecek. Sana söz veriyorum."

Kafamı Aras'a çevirdim.

"Bana her şey düzelecek diye söz verme Aras. Bana her beraber mutlu olacağız diye söz ver. Beni hiç bırakmayacağına söz ver."

"İyi olacaksınız, merak et-"

Sesimi yükseltip Aras'ın sözünü kestim.

"İyi olmak istemiyorum! Seninle olmak istiyorum! Aras neler yapıyorsun, ne planların var hiçbir fikrim yok. Ama beni bırakırsan sana yemin ederim seni affetmem."

Aras yüzümü avuçları içine aldı.

"Derin, ben ne yapıyorsam sen ve bebeklerimiz için yapıyorum."

Kafamı iki yana sallarken gözümden bir damla yaş düştü.

"Hisettim... kötü bir şeyler yaptığını hissettim. Kendini riske attığını hissettim!"

Geri çekilip yüzümü elleri arasından kurtardım.

"Bana söz ver, kendini riske atmayacaksın! Canını önemseyeceksin!"

"Derin..."

"Söz ver!"

Aras derin bir nefes alıp bana yaklaştı. Şakağıma bir öpücük koyup fısıldadı.

"Söz Meleğim, söz. Günün sonunda hep yanınızda olacağım..."

■ ■ ■

Acaba gıcık yazarınız bu kısa bölümde size spoi mi veriyor?

Arkadaşlar, açık konuşmak gerekirse ben bu hikayeyi 30. bölümde final yapmayı düşünüyordum. Ama sizden gelen güzel istekleri doğrultusunda biraz daha uzatma kararı aldım.

Ama yine de finale çok uzak olmadığımızı belirtmek isterim.

Burada bahsettiğim şey 5-6 bölüm sonra final olacak değil, elbette bir süre daha bu maceraya beraber devam edeceğiz.

Bitince belki 2. kitaba başlayabiliriz. Belki çocuklarının hikayesini okuyabiliriz. Buna karar verecek olan sizsiniz. Neyseki henüz bunları konuşmak için erken.



Son olarak bir şey daha söylemek istiyorum.

Bebeklerin ismini sizin koymanızı istiyorum. Bu satıra beğendiğiniz, hoşunuza giden isimleri yorum olarak yazın lütfen. İçlerinden kura çekip iki ismi belirleyeceğiz.

Şu zamanda kadar yazdığım en uzun açıklama buydu sanırım 😂

Kendinize iyi bakın...


Desteğinizi esirgemeyin lütfen 🖤

Teşekkür ederim...

AVUKAT HANIMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin