Gökkuşağı

25 3 0
                                    

   Leşker: Asel, lütfen.

   Asel: Saçını yaptırsan, biraz makyaj yapsan fena mı olur?

   Leşker: İstemiyorum. Üniforma giyeceğim zaten, ne saçı ne makyajı.

   Asel: Abin evleniyor hatırlatayım. Yedek elbise de var hem.

   Leşker: Giymem, dedim.

   Asel: Abin evleniyor, hem Fatih de görür. Hani çiğ tavuk bile yerdin, abin için.

   Leşker: Ben süslenmeye gelmedim. Yakın korumanız olarak geldim. Sen hazırlan, beni takma kafana.

   Hayatımın ilk altı senesinde elbise giydim, sadece. Elbiseler bana hiçbir şey katmadı, aksine çaldı. Ömrümü, hayallerimi, gülüşlerimi, güzel olan ne varsa çaldı. Oysa renk renk elbiselerim vardı, gözüm gibi baktığım rengarenk elbiselerim. Gökkuşağını andırırlardı ama artık o gökkuşağı yerini gök gürültüsüne bıraktı. Evlenen ben olsam gelinlik de giymem, kuşak da takmam. Onlar da yıllar önce benden çalındı çünkü.

   Küçük kız çocukları elbise giymeyi çok sever, anneleri de giydirmeye bayılırlar. Bir gün o rengarenk elbiselerinde kan kırmızısı görürlerse bir daha giyemezler. Tecavüze uğradığım gün, üzerimde o muazzam elbiselerimden biri vardı. Yırtılmıştı, kana bulanmıştı elbisem. Elbisem kefenim olmuştu. Kana bulanmış, rengarenk bir kefen. O an küçük bir kız çocuğu değildim artık. Çocukluğum, gençliğim, kadınlığım, anneliğim o elbisede kalmıştı. O buz kaplı zeminde.

   Asel: Sude... Özür dilerim. Bir an aklımdan çıktı, kusura bakma.

   Leşker: Dileme. Hadi gelir bizimkiler az sonra.

   Abim, izin alamadığı için düğünü Van'da yaptılar. Hem onun ekibi hem de kısmen bizim düğündeydi. Ayrıca abimin arkadaşları, Asel' in akrabaları falan vardı.

   Görkem: Asel nerede?

   Leşker: Galiba kapıyı kilitlediler.

   Görkem: Açarız, gel.

   Abimin evleniyor olması, kendi hayatını kurması çok güzel ve mutluluk verici. Ama... Aması var işte. Muhtemelen normalden daha az görüşeceğiz, aynı evde kalmayacağız. Hele bir de baba olduğunda, o zaman sadece şubede üç beş dakika görüşebiliriz. Bencillik bu, biliyorum ama hayatımın bütünüyle değişmesi beni tuhaf duygulara sokuyor. Zor olur belki ama alışırım. Nedenini bilmediğim boşluk var içimde ve zamanla o da geçer herhalde. Sanırım abimin artık babam olmayacağından korkuyorum. Yalnız uçmayı bilmeyen bir kuşumdur belki de.

   İsimsiz: Nasılsın?

   Leşker: Mutluyum ama...

   İsimsiz: Bir taraftan da üzgünsün.

   Leşker: Bencil miyim, sence?

   İsimsiz: Hayatın değişiyor, tuhaf hissetmen normal olmalı.

   Sahiden normal mi? Doğrunun yanlışa bulaştığı anlardan nefret ediyorum. Artık şubede, koğuşta kalacağım. Bu o kadar da kötü değil, eğitim alırken de koğuşta kalıyordum. İçimdeki tuhaf burukluğu ve aklımdan geçen tonlarca düşünceyi silmek istiyorum. Maalesef silebilecek bir silgi yok.

   Görkem: Sude bir gelir misin? (...)

   Leşker: Bir şey mi oldu?

   Görkem: Bir daha yüzüme bakmasan yeridir.

   Leşker: Abi! N'oldu?

   Görkem: Asel çok ısrar etti, her şey düzelir belki, dedi.

   Leşker: N'oldu!

   Görkem: Annemi çağırdım.

   Kulağımda çınlama, yüreğime batan can kırıkları, akamayan yaşların acısı... Ne denir ki? Bir şey demek bana düşmez ki. Haykırmak istiyorum, bağırmak istiyorum ama yapamam. Gitmek istiyorum, uzaklaşmak, kimse ağladığımı görmesin istiyorum ama gidemem.

   Leşker: Çağır. Düğün, senin düğünün. Bana bir şey söylemek düşmez.

   Görkem: Kardeşimsin sen, benim. Canımsın. Çağırmamalıydım. Öfkem dinmedi, hiddetim geçmedi. Of! Aramamalıydım. Özür dilerim.

   Leşker: Dileme! Özür dilemesi benden artık, yeter! Senin hayatın, senin düğünün, senin annen! Anladın mı, senin! Düşünme beni artık. Düşünme, yeter!

   Görkem: Sude! Sude...

    Ne düşünmeliyim, bilmiyorum. Ne hissetmeliyim, bilmiyorum. Kim olduğumu unutmak istiyorum, ne olduğumu. Başıma gelen her şeyi unutmak istiyorum. Baba! Yanında bana da yer var mı? Burada kimsem kalmamış gibi hissediyorum. N'olur yanına al, beni de. Çok acıyor baba! Canım yanıyor! Annem bana inanmadı, abime inanmadı. O pisliğin yaptığı hafızamdan silinmiyor, baba! N'olursun beni de yanına al! Dayanmaktan usandım, gücüm tükendi. N'olur baba! Beni de yanına al!

   İsimsiz: N'olmuş?

   Leşker: Annem... Annemi çağırmış.

   İsimsiz: Nasıl?

   Sorulara cevap verebilecek mecali bulamıyorum kendimde. Yer ayaklarımın altından çekiliyor gibi. İçime haykırıyorum, içime ağlıyorum. Baba, beni yanına al! Dizlerim tutmuyor, gözlerim görmüyor. Canım çok acıyor, baba! Dağ kokunu özledim. Yanında bir parça yer ver bana!

   " Kızım! "

   Leşker: Sakın dokunma bana!

   İlyas: Hala mı yanlış anlaşılma?

   İsimsiz: Sus lan, sen! Kapa çeneni!

   "Abin yetmedi şimdi de arkadaşlarını mı doldurdun?"

    İçimde kocaman bir boşluk var, şimdi. Sensizliğe bastığım her şey suratıma çarptı. Abim artık yok gibi hissediyorum. Sanki abim yok! Yıllar sonra annemi karşımda bulmak kalbimdeki ateşi harladı. Acıyor baba! Kimsem kalmadı, gelemez misin? Ya sen gel ya da beni al, baba! Dayanamıyorum! Bir de başımda bir ağrı var, zihnim karıncalanıyor. Bir süredir var aslında, neden bilmiyorum. Sensizlik, kimsesizlik mi yapıyor, bu ağrıyı. Fırtına mı yaklaşıyor, baba?

   İlyas: Kızım...

   Leşker: Sakın! Sakın "Kızım" deme bana!

   Gitme vaktimin geldiğini anlayıp, kapıya yöneldim. Son diyaloğumuzdan sonra sahneye çıkan İlyas, hayatımın hakikatlerini bağıra bağıra ilan etti. Her kelimesi bir okyanustu ve ben bir balıkçı teknesi. Dalgalar çarpıyordu ve alabora oluyordum. Baba kurtar!

   İlyas: Sen benim kızımsın! Öz baban benim!

   Beynim idrak ederken dahi zorlandı. Başım zonkluyor, etraf kararmaya başlıyor ve ruhumu enjektörle çekiyorlar sanki. Böyle olmamalıydı, sözde annem hayatımın altını üstüne getirmişti. Babamı almıştı benden, abimden. Üstelik bana tecavüz eden adamla evli olması yetmiyormuşçasına biyolojik babam olduğunu gizlemişti, benden. Baba lütfen kurtar, beni! Yaşamak o kadar boş ki, ölmek çok tatlı geliyor baba! Yanına al beni de. Sarılmaya ihtiyacım var, dağ kokuna ihtiyacım var.

"Yazım ve noktalama yanlışlarım için kusura bakmayın."

"Umarım beğenmişsinizdir. Okuduğunuz için teşekkür ederim. İyi ki varsınız."

 

Leşker "Yorgunluğun Mutluluğu"Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin