MAVİ

Bade hayal ettiği hayatı yaşıyordu. Onu çok seven bir sevgilisi, birlikte yaşadıkları kutu gibi bir evi, yayınlanmış ve biri de dizi olmuş beş kitabı ve artık hedef kitlesinin bildiği bir ismi vardı: Bade Değer

En iyi zamanların çocukluktan beri ayrılmadığı üç kız arkadaşı ile geçiriyor, bazen dertlerini bazen umutlarını paylaşıyorlar, en çok da aşklarını anlatıyorlardı birbirlerine. İçlerinden kim sallansa onu tutacak üç kişi vardı arkasında. Kim mutlu olsa ondan çok sevinecek üç kişi. Hala çocukken birbirlerine taktıkları prenses isimleri ile hitap ediyorlardı. O zamanlar kendilerine Şeker Prensesler dedikleri bir grupları vardı, şimdilerde Seksi Prensesler diyorlardı.
Ama her şey Bade'nin sevgilisini başka bir kızla yakalamasıyla değişti. Şimdi sadece sevgilisinden değil arkadaşlarından da ayrılmak zorunda kalmıştı. Ama hayat bu, bir taraftan alırken bir taraftan verir derler değil mi?

Yakışıklı İtalyan oyuncu Giulio (Julyo) ile tanışması da yaşadığı acının bir ödülü müydü acaba? Gerçek aşk neymiş öğrenmek için belki de önce deneme turu atması gerekiyordu!