Bölüm 1/ Bir Karşılığı Olmalıydı

1.1K 40 6
                                    

#1

Lexa:

"Kartına bir miktar para gönderdim, ekstra olarak ihtiyaçların için de. Lütfen bana geri havale yapmaktan vazgeç, bu senin hakkın." gözlerimi devirip ördüğüm saç tutamını küçük bir lastikle bağladım. Altta kalan dalgalı salık saçlarımı ellerimle şekillendirip son olarak dudağıma frambuazlı dudak nemlendiricimi sürdüm.

"Pekala, kabul ediyorum." yazın çalıştığım için bankada bir miktar birikmiş param üstüne annemden kalan birikimler vardı. Ama onlara geleceğim için dokunmak istemiyordum, ondan ne kadar nefret etsem de bu benim hakkımdı.

"Oh, çok sevindim. Kabul ettiğin için teşekkür ederim kızı- Lexa.." gözlerim çalışma masamın üzerinde ki telefona ilişti. Ona kızım dememek şartıyla benimle konuşmasını kabul etmiştim, ne ben onun kızıydım, ne de o benim babamdı.
Sadece biyolojik..

"Bu aptallıkları yapmasaydın şuan çok farklı bir hayatımız olabilirdi." bir süre sessiz kaldı, iç çektiği hışırtılardan belliydi. "Bazı şeyleri geri getiremem evet ama bazı şeyleri düzeltebilirim Lexa, eğer izin verirsen." "Evet, düzeltebilirdin ama çok geç kaldın be baba." daha fazla konuşmak istemiyordum, görüşmeyi sonlandırdım ve aynaya son kez kendime baktım.

Duvarda asılı olan ders programıma bakıp bugün ki derslere ait olan kitaplarımı çantaya tıkıp fermuarını çektim. Çantanın kolunu omzuma takıp odamdan çıktım, küçük ayakkabı dolabımı açıp siyah yarım botlarımı çıkardım ve giyindim. Portmantodan kot ceketimi üzerime geçirdikten sonra evden çıktım ve kapıyı kilitleyip anahtarı çantama attım.

Asansörün düğmesine basıp beklemeye başlarken bir yandan da çantanın gözünden araba anahtarımı çıkardım. Süegülü kapı açıldığında asansörün içine girip sıfırıncı kata bastım, alt katımdaki düğmenin yanık olmasıyla gözlerimi devirdim. Her sabah mı karşılaşırdık? Her yıl, her sabah bu böyle olmak zorunda mıydı?

Homurdanıp sırtımı aynaya yasladım, asansör alt katımda durdu ve sürgülü kapı açıldı. İçeriye dün gece hiç uyumamış havası veren Clarke girdi. Sarı saçlarını dağınık bir şekilde topuz yapmış bir kaç tutamını yanlarından salmıştı. Masmavi gözleri yorgunluk içindeydi, "Uyumadın mı sen?" diye sordum. "Sana ne ?" gözlerimi devirdim. Bu kızla konuşulmuyordu.

Zemin kata geldiğimizde asansörden ilk o indi, arkasından bende ilerleyip çıkışa doğru yürüdük. Otoparka doğru ilerleyip arabanın anahtarına basacaktım ki elimden kapılmasıyla olduğum yerde kaldım. Ben daha ne olduğunu kavramaya çalışırken Clarke arabasına binmiş buradan siktir olup gitmeden önce camı açıp, "Dün gece yaptığın piçliğin bir karşılığı olmalıydı Lexa Woods!" diye bağırıp gitmişti.

Harika.

Gökyüzümde Ki Sen |GxG|Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin