Gökyüzümde Ki Sen |GxG|

Bölüm 6/ Defolun!

#6

"Sizin derdiniz ne?!" dedi ellerini iki yana açan müdür, neymiş bizim derdimiz?
"Yorulmadınız mı kavgalarınızdan, bütün okul bıktı sizden, siz bıkmadınız mı ha?!" sesi git gide yükseliyordu.

Baygın bakışlarımı müdüre yollarken müdür iç çekip arkasına yaslandı, "Cevapta veremiyorsunuz, neden, hatalısınız çünkü." kaşlarım çattım, dur orada kelle paça.

"Ben şahsen hatalı olduğumu düşünmüyorum, burada hatalı bir kişi varsa o da Clarke." dedim işaret parmağımla Clarke'ı göstererek, ağzı açık bana bakarken konuşmama devam ettim. "Ayrıca biz susuyorsak hatalı olduğumuzdan değil, aşk olsun yani müdür bey, o kadar gidip geliyoruz hiç mi tanımadınız bizi?" sırıtsam da müdürün çatılı kaşlarına karşın yüzüm tekrar ciddi haline büründü.

"Sattın mı, korudun mu belli değil." diye fısıldadı Clarke, benim duyabileceğim bir seste. "Biz de böyle Clarke Griffin." "Ne fısıldaşıyorsunuz ?!" amma sorguladı bu da. Ne ceza verecekse versin de gidek, sıkıldım mal gibi durmaktan.

"Clarke bugün ailenle konuşacağım." Clarke'a bakıp kıkırdadım, "Lexa seninde." kıkırdadam yüzümde dondu, anneannemle...
"Hocam.."  "Hocam yok, size okul temizliği kesmiyor anlaşılan." ananı avradını sikeyim kelle paça.

"Biz razıyız temizlemeye." demesiyle gözlerimi açtım.  "Ne?! Sen temizleyeceksen buyur temizle ben razı falan değilim!" gözlerini devirmesiyle müdür araya girdi. "Lexa sen istesende sana o cezayı vermem merak etme, okulu zarara sokmaktan başka bir şey yapmıyorsun."  Clarke'ın gülmesi müdürün çatılı kaşlarıyla son buldu.

En son temizlik cezamızda Clarke sınıfları temizlerken bana da koridoru temizlemek düşmüştü, hayatımda kaç kere temizlik yaptım ben ki siz geldiniz koydunuz önüme kovayı, viladayı.

Bulduğum üç deterjanı su dolu kovaya boşaltıp silmeye başladım, gayette güzel kokuyordu. Bir kere burun delikleri açıyor arkadaşlar, grip olanlara önerilir.
Clarke'ta kovanın suyunu değiştireceğim diye sen gel bas benim sildiğim yerlere.
Mal işte.
Silmişim o kadar niye basıyon, düştü götünün üzerine. Bana küfür ederken insanlık yapıp yardım edeyim dedim ayağım kaydı yere kapaklandım.
Kovada nasıl olduysa öteye fırlayıp merdivenlerden aşağıya yuvarlandı, ucuz etin yahnisi olur mu? Olmaz, e bizim okulun bütün malları ucuz et olduğundan  kova doğal olarak kırıldı.
İçindeki sularda ta ebesinin nikahına kadar gitti.
Buradan sadece görevli ablalara özürlerimi iletiyorum, olan onlara oldu anlayacağınız.

"Arkadaş biraz sakarda.." Clarke'a bakıp dirseğimi yüzüne doğru kaldırdım, "Bir tane koyarım görürsün sakarlığı."  müdür homurdanıp en sonunda patladı. "Defolun gözüme gözükmeyin! Siz dua edin dersleriniz yüksek yoksa atardım sizi okuldan o zaman görürdünüz didişmeyi."

O seni biraz sıkar yavrum.

"Yaln-"  "Tanrı aşkına sus, yürü." Clarke'ın belimden ittirmesiyle sözüm kesildi, cümlemi yutup beni ittirmesine izin verdim ve odadan çıktık.

"Benim cezam neydi ki sen benim hayatıma girdin, çıkmakta bilmiyorsun." gözlerimi devirip merdivenlere yürüdüm, "Altı ay sonra siktir olup gideceğim Clarke."  "Siktir git Lexa, Allah belanı versin." samimiyetsizce güldüm. "Verdi zaten, seni verdi sağolsun."