Bölüm 33/ Yardım Edeceğim

255 25 2
                                    

#33

Yarım saatten fazla bir süredir bakışıyorduk, ben onun konuşmasını bekliyorken o süreyi daha çok uzatıyordu. "Konuşucak mısın yoksa konuşturayım mı?" başını belli belirsiz salladı, "Borcum var, iki sene daha bunlarla olmam gerekiyor." kaşlarımı çattım. Bu nasıl bir cümleydi?

"Ne?"  "Her neyse, konumuz şu an ben değiliz. Daha mühim bir konu var, o da siz." masanın üzerinde ki kağıdı alıp biraz daha bana doğru yaklaştı, "İstediği şey seni adamı yapıp, Clarke'ı bitirmek." güldüm. "Oradan bakınca salağa mı benziyorum?" diye sorduğumda gözlerini devirdi, "Bence hayır, asıl salak olan kişi bunu düşünen, patron bozuntusu."

"Sizi yıllardır izliyor, onunla anlaşamadığını, okulda sürekli disiplinlik olduğunuzu biliyor. Kendi çapında haklı, kolayca kabul edebileceğini sanıyor." saçmalığa bak.

"Clarke ile kavga etmem ona değer vermediğim anlamına gelmez Lincoln, bu sadece Clarke için geçerli değil." herhangi birinin bile kuyusunu kazmazdım, hele ki böyle bir adamın kuyusuna..

"Seni sevdiklerinle tehdit ederek başlayacak, anneannenle." ağzından çıkan cümle ile tüm dikkatimi ona topladım, "Buna cesaret etmeye kalktığında asıl bitecek kişinin kendisi olduğunu biliyor olmalı!" diye tısladım dişlerimin arasından. "Onu hafife alma Lexa, bir çocuğun gözü önünde anne ve babasını öldürdü, sırf fatura ödeyebilmek ya da eve yemek girmesi için aldığı borçları zamanında grri ödemedi diye. O küçücük çocuğun çığlıklarına acımadan, gözünü kırpmadan elinden gelen her şeyi yapacak kapasiteye sahip. "

"Ne demeye çalışıyorsun? Hadi eski çocukluk arkadaşım, bir mafya adamının kolu ol ve şu an belki de korkudan ne bok yiyeceğini bilmeyen arkadaşın olmayan arkadaşının kuyusunu kaz! Bu nu mu?" derin bir nefes alıp verdi, "Hayır, Lexa. Kaçmana yardımcı olacağım." gözlerimi devirdim.

"Ben kendimde kaçabilirim bu delikten sağol, senin arayacağın çözüm bu değil. Bu işten nasıl sıyrılabiliriz diye öneri vermen gerekirdi." kaşlarını çattı, "Bu işten anca kan ile sıyrılabilirsin, yani sıyrılamazsın." tek kaşımı kaldırıp sırıttım. "Hayır bir adi orospu çocuğu yüzünden katil olmayacağım. Ama oturup birimizden birini bitirmesini de izlemeyeceğim."

Kağıdı masaya bıraktı ve ayağa kalktı, "Bağlanma vaktin geldi." dişlerimi sıkıp ayağa kalktım ve bileklerimi uzattım. "Kaderde böyle karşılaşmakta varmış desene.." kalın ipleri eline alıp bileğime dolamaya başladı ve fısıltıyla konuştu, "Kaçmana yardım edeceğim. Bu gece nöbet başkasında, ben ve o başka bir yere geçeceğiz." başımla onayladım.

İpleri bileğime bağladıktan sonra tavandaki kancaya tutturdu, "Biraz zorlarsan açabilirsin, gevşek bağladım." belinden çıkardığı şeyi belimin arkasında sıkıştırdı. "Bu silahı zorda kalmadıkça kullanmayacaksın." gözlerimi açıp ona baktım. "Vere vere silah mı verdin cidden?"  "Evet gerizekalı, silahlı bir adama bıçakla saldırmaya kalkışacak kadar dalak olmadığını düşünüyordum." gözlerimi devirdim.

"Derdi diğerleriyle değil, sadece Clarke'ı korkutuyor, vicdan yapmasını sağlıyor. Buradan kaçtığında ilk işin Clarke'ı alıp uzaklaşmak olsun."  "Ya anneannem?"  "O işi hallettim ben, gözün arkada kalmasın."

Tam gidecekken durdurdum, "Kaçarak nereye kadar varacağız?"  "O kadar büyük değil, peşinde daha köklü birileri var. Umarım er geç bulurlar, bulduklarında ise fişi çekilecek."    "Ya sen?" sırıttı, "Ben herkesin adamıyım Lexa.." kaşlarımı çattım, "O da ne demek?"  "Bir gün anlatacağım, biraz bekleyeceksin."

"Seni bir daha görebilecek miyim?" gülümsedi ve sıcak bakışlarını bana yolladı, "O gün, taşınacağımız zaman sana bir şey demiştim hatırlıyor musun?" başımı sallayarak onayladım. "Benden o kadar kolay kurtulamazsın Woods, şimdi sil o sümüklerini, hey gerçekten çirkin gözüküyorsun!" seneler önceki mimikleri ile söylediği cümleyi tekrsrladığımda gülümsemedi kıkırdamaya dönüştü.

"Diklat edin."  "Sen de, sağol.." son kez bana baktıktan sonra yanımdan ayrıldı.

Gökyüzümde Ki Sen |GxG|Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin