"Dalgınsın."
"Değilim."
Shigaraki şüphe ile bakışlarını Dabi'ye dikti. Genç adamın ne derse desin inkar edeceğini bildiğinden bazı şeyleri zorlamıyordu.
"Bugün biriyle tanışacağım."
"Ne yapayım?" dedi Dabi aynı umursamazlıkla.
"Ekipte yabancı görürsen yakma diye diyoruz." dedi Shigaraki ve ayağa kalktı. Dabi bir süre daha dikti gözlerini boşluğa. Daha sonra o da Shigaraki'nin arkasından dışarı çıktı.
Shigaraki görüşme yapacağı yere gitti. Anlaşma bağlayıp bağlamayacağını bilmiyordu ama adamların elindeki gücü ne olursa olsun onlardan alacağını biliyordu.
"Eğer O'nu alırsam... İşte o zaman beni durdurabilecek kimse kalmaz karşımda."
-----
"Manyak mısın ölüyorum!"
"Gece gece pencereme gelirsen olacağı bu!"
"Gücünü kullansan daha az acı verirdi! Böcek ilacı sıkmak neden ya?!"
"Gece gece pencereme gelmek neden ise ondan!"
Bağırış çağırış sonucunda camı kapatmıştım ve yerdeki böcek ilacına bakmıştım. Daha sonradan böcek ilacını almış ve camı açıp gözlerini ovuşturana karşı fırlatmıştım.
"Al baktıkça beni hatırlarsın!" dedim kapatmadan önce. Tam görememesine rağmen bir çırpıda pencereden içeri girdi. Direkt olarak hapşırdım tabii ki.
"Güzelim zorluk çıkartmasan çok güzel anlaşacağız da sen zoru oynuyorsun." dedi yandan gülerek.
Bu bir sınav ise ve ben de bunlarla sınanıyorsam... 90 üzeri almam gerekir bunun sonucunda.
"Ben seninle anlaşmak istemiyorum. Direkt olarak seni görmek istemiyorum ya kafan mı basmıyor acaba düşünmeden edemiyorum?"
"Kafam basmasa bu yaşıma rağmen nasıl 2 numaralı kahraman olabilirim?"
Demek ki Endeavor resmi olarak bir numaraya yükselmişti.
"Tebrik ederim seni, ikinci plandasın yani." dediğimde bozulmasını beklerken bozulmadığını gördüğümde şaşırsam da belli etmemiştim.
"Bir numaralı kahramanın hayranıyım onun izinden gitmek çok büyük bir onur!" dedi ellerini tutarak.
"Al anlaşamamak için bir sebep daha." dediğimde kaşlarını çattı. Bu iş uzun sürecekti ve bu adam aşırı inatçıydı.
"Endeavor'u sevmiyor musun..?" dedi kısık bir ses tonuyla. Başımı iki yana salladım. Şaşkın şaşkın bakarken hırlama sesiyle bunu yapan Tost'a döndüm.
"Hadi kızım bak sana geçen bahsettiğim etli butlu kuş bu! Ye onu!" dedim Tost'a bakarak. Tost hala hırlamakla meşguldü.
"Kaslı olmasın o ya?" dedi yandan gülerek.
Help me if you can I'm feeling down...
Konuşmadım ve yatağıma gidip oturdum. Geldi ve yanıma oturdu. Yine hapşıracakken burnuma uzandı ve engel oldu.
"Senin yüzünden ömrümün yarısı bitti." dediğimde güldü.
"Biliyor musun açık konuşmaya karar verdim." dediğinde ona döndüm. Bana bakmıyordu, camdan dışarı bakıyordu. Birden ayaklandı ve beni de kucağına aldı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bird Set Free (BNHA Fanfic)
Hayran Kurgu"Bir kere beni sinirlendirmesen olmuyor değil mi?" "Ateşle oynamak hoşuma gidiyor."
