İnanılmaz Yaz

Büyük parti, büyük sorunlar!

Vote ve yorum yapanlara çok teşekkür ediyorum, inşallah daha fazla gelir. Bölümü oldukça heycanlı yazmaya çalıştım umarım beğenirsiniz. Keyifli okumalar...

Taksiyi bilmem kaç saat bekledikten sonra nihayet taksi bulmuştum.

Seda, İrem, Özgür ve Deniz beni unutmuş gibi görünüyordu, Seda hâlâ mesajıma cevap vermemişti.

Demir'i de görmemiştim. Bütün gücümle uygunsuz bir yere tekme atınca öyle oluyor, yazık hâlâ acıdım bir an ama bu aptal duyguyu hemen bir kenara ittim. Onu düşünecek değilim! Bana yaptıklarından sonra onun yüzüne bile bakmamam gerekiyordu ama o beni bakmak için zorluyordu!

Birinin beni zorlaması iğrenç bir duygu, güçsüz olmaktan nefret ediyorum. Hiçbir şey yapamadan tepkisizce durmak gibi oluyor. Sana vururken senin dik durman gerekirken iki büklüm olman, güçsüzlüktür. Ben her zaman güçsüzdüm, hem fiziksel olarak hemde içsel olarak ama bu andan itibaren böyle olamayacaktı. Enerji dolu, güçlü, güzel -belki de hiçbir zaman olamayacağımın doğrusuyla- yeni bir Gizem geliyordu!

Taksi aniden durdu, parayı ödeyip dışarı çıktım. Güvenliği geçerken fısıldaşmalar duydum. Büyük bir ağacın arkasından biriler konuşuyordu. Dinlemeye başladım.

" Yapacak mısın? Son kez soruyorum!"dedi sinirle bir kız. Nedense sesi çok tanıdık gelmişti. Ağaca daha çok yaklaştım.

" Bilmiyorum... Rezil etmek istemiyorum daha kötü bir şey yapmak istiyorum. Ondan kurtulmak istiyorum!"dedi bir başka kız sinirle.

Afaladım. Benimle ilgisi yoktu değil mi? Başka biriyle ilgili konuşuyorlardı, yani umarım.

" Rezil ettikten sonra duracağımızı mı sandın?"dedi alayla kız. " Merak etme, ona öyle şeyler yaşatacağız ki... Durmamız için yalvaracak!"

Nasıl bir psikopattı bunlar? Zarar verecekleri her kimse ona acımıştım. Ağaca yaklaşabildiğim kadar yaklaştım ve bakmaya denedim.

Yapraklardan çok fazla gözükmüyordu ama kahverengi saçlı iki kız vardı. Daha fazlasını göremedim.

" Öyle diyorsan... Tamam kabul ediyorum ama bir şartım olacak. " dedi aralarından bir kız.

Diğer kızın başını saladığını gördüm.

" Sonra onu kaçıracağız-"

" O işi ben çoktan hallettim, "dedi şımarıkça kız. " Ama biz yapmayacağız, bizim yerimize çok daha tecrübeli biri yapacak. "

" Kim?"diye sordu şaşkınca diğer kız.

Yapraklara rağmen diğer kızın sırıtığını görebiliyordu. Dişleri bembeyazdı. Ama şu aptal yapraktan yüzünü göremiyordu.

"Bilmene gerek yok, bana güvenmelisin. " dedi sırıtan kız ve ağacın arkasından çıkmaya başladı diğer kızda onu takip ediyordu.

Ah. Hayır. İşte şimdi. Benim için her şey bitti.

Kendimi yere attım ve beni görmesinler diye dua etmeye başladım. O kadar korkmuştum ki yüzümü kaldırmaya korkuyordum, kalbim hızlı hızlı çarpıyor âdeta sakin olamam için yalvarıyordu. Düzenli nefes almaya çalıştım ama yapamıyordum sadece daha fazla ses çıkarıyordum.

İki kız ağacın arkasından çıktılar ve hiçbir şey yokmuş yürümeye başladılar. Nefesimi tuttum, başka şansım yoktu.

Kısa etekli iki kız hızlıca arkalarına bile bakmadan otelin içine girdiler. Rahat bir nefes aldım. Beni görmemişlerdi. Şuan sevinçten anırarak dans edebilirdim ama bir sorun vardı... Kıyafetim çok kötü bir durumdaydı; beyaz tshirtüm yeşil olmuştu, yırtık kot pantalonumda toprak yüzünden bok rengini almıştı!