32.bölüm

373 29 63
                                    

Önceki bölümden...

" Görüyorum, peki ya sen görüyor musun?" dedi ve sevdiği adamın elini kavrayarak kendi kalbinin üzerine yerleştirdi. İkisininde kalbi birbirinin avuçları içinde atıyordu ve sevgilerini belli ediyorlardı.
Adeta yeni uçmayı öğrenmiş bir kuş gibi kanat çırpıyorlardı ve uçtukça dahada cesaretlenerek hızını artırıyorlardı.

Jareth, " Hıhı." diyerek başını salladığında dudakları üzerine bir öpücük bıraktı ve geri çekildiğinde, " Bu sevgim hiç dinmeyecek, gün geçtikçe dahada hızını artırarak yağmur misali dahada şiddetlenecek." dedi.
Sevdiği adamın bakışları bu sözler üzerine dahada parıl parıl parlamıştı.

İçinden, " Ahh canım adam. Sen böyle bakmaya devam ettikçe ben sana koşmaktan bir saniye olsun vazgeçmeyeceğim." dedi.

Dışından ise kolları arasından çıkarak," Hadi biraz dinlenelim." dedi ve sevdiği adamın elini tuttuğu gibi salona doğru sürükledi...

**********

Diana, uykudan uyanarak gözlerini araladığında karanlıkla karşı karşıya kaldı.Saatler geçmiş, güneş batarak yerini yıldızlara bırakmıştı.
Dinlenmek için oturdukları koltukta koyun koyuna uyuyakalmışlardı.
Beli uyurken iki büklüm olduğu için ağrımıştı fakat belini doğrultup bu etkiden kurtulamıyordu.
Sevdiği adamı uyandırmak istemiyor, başını göğsünden kaldırarak kolları arasından çıkamıyordu. Jareth' ın kolları uyku halinde olmasına rağmen zamp gibi kendisinin bedenine yapışmıştı ve biraz olsun gevşemiyordu. En iyisi bu şekilde durup uyanmasını beklemekti.

Dakikalar geçiyor, Jareth uyanmak yerine dahada derin bir şekilde uykusuna devam ediyordu. Yorgunluğun etkisiyle ara ara  inliyordu ve kendisini dahada kolları arasına hapsediyordu.

" Ahh biraz daha sıkarsa öleceğim ve ölüm sebebim kayıtlara; 'Jareth' ın kolları arasında sıkışarak öldü.' olarak geçecek." dedi. Bunları fısıldayarak söylemişti fakat sesindeki boğukluk bedeninde hissettiği baskıyı belli etmişti.

Bu şekilde durmaya devam edip uyanmasını bekleyemeyecekti. Yoksa nefesi kesilecek ve ani bir kalkış yaparak Jareth' ı korku dolu anlara mahkum edecekti. Uykunun sersemliği ile o korku dahada bir şiddetlenecekti ve kendisine bir şey olduğunu sanarak panikleyecekti.
Sevdiği adamın ne korkmasını nede paniğe kapılmasını istemiyordu.

O yüzden aklına gelenle kolunu zorlanarakta olsa kaldırdı ve parmağını Jareth' ın burnunun üzerinde tüy misali hafifçe gezdirdi.
İşe yaramıştı. Jareth huylanarak kolunu kendisinin bedeninden ayırmış ve burnunu kaşımıştı.
Fırsat bu fırsattı. Usulca koynundan çıktı ve ayağa kalktı.
Jareth uyanmamıştı aksine uykusuna kaldığı yerden devam ederek koltukta yan dönmüştü ve bunu oturur haldeyken yapmış, koltuğa uzanmamıştı.

" Koca bebek." diye mırıldandı. Uyurken yüzüne oturan masumluk onu gözünde kocaman bir bebek yapıyordu ve bu düşüncesi ile gülümsemeden edemiyordu.

Jareth' uyandırarak yatağa götürse iyi olacaktı ama uykusu öyle derindi ki uyandırmayı başarsa dahi kendini açamayarak geri uykusuna devam edeceği şuan ki halinden belli oluyordu. Uyku halini üzerinden atacağa hiç mi hiç benzemiyordu.
Bu kendisinin iki katı olan bedeni kucağına alıpta taşıyamazdı ki.
Denese dahi koltuktan milim dahi bedenini ayıramaz, kaldıramazdı. Anca belini ağrıtırdı.

O yüzden en iyisi koltuğa uzanmasını sağlamaktı. Yavaşça yaklaştı. Elleri ile kolunu kavradığında bedenini koltuğun diğer yanına doğru çekti.
Bu yaptığı ile Jareth kımıldanarak bedenini çektiği yöne bıraktığında, " Başardım." dedi ve gülümsedi.
Geriye üzerini örtmek kalmıştı.

Felekten Bir Gece ( TAMAMLANDI.)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin