Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
KARYA- Hazırım
ÇINAR- Tamam çıkalım
Çınar'ın arabasına binip şirkete geçtik, önemli bir toplantı olduğu için benim de gelmemi istedi, arabayı parkedip bana döndü
ÇINAR- Yanımdan ayrılmayacağına söz verdin?
KARYA- Ay evet dedim ya kaç kere tekrar etmem gerekiyor
arabadan inip içeri girdik.
KARYA- Napıcaz?
ÇINAR- Yanımda alıcaksın
KARYA- Neden ben?
ÇINAR- Şirketin şirketin avukatısın sözleşm.eye uymayan birşey bana söylersin
KARYA- Tamam
Direk toplantı odasına girdik, herkesdeydi masanın sağ duran iki sandaleyey yerleştikten sonra dosyalarımı, kağıtlarımı vs çıkartıp konuşmaları dinelemeye başladım.
CEO- ... Bu süre "bütün evraklar ve makbuzlar şirketimizde muhafaza edicez-
KARYA- Ama sözleşmede böyle bir madde yok
CEO- Madde dışarı gerek yok biz size sunabileceklerimiz verdik
KARYA- Evet boyut verdiğimiz sözleşmede böyle bir madde vardı sizde onaylayıp imzanızı attınız bizde uygun görüp verdiğiniz sözleşmeyi imzaladık bize verdiğiniz sözleşmede böyle bir madde yok bilmem anlatabildim mi ?!
Çınar kulağıma yaklaşıp
ÇINAR- Sakin
KARYA- Sakinim
Karşı şirket ceosu konuşmaya devam edince dayanamayıp araya girdim
KARYA- Sizin değer ne? Sözleşmede yok diyorum
MERT- Karya haklı ve zaten bu mümkün değil
Adam sonunda kabullenip sustu, toplantı bitince odama gidip dosyaları bıraktım. Oda çok havasız olduğu için pencereyi açtım ve aşağıdaki kalabalığı farkettim
KARYA- Ne işi var bunun burda?!
Hızla odadan çıkıp merdivenlerden aşağı indim, danışmandan izin almaya çalışıyordu içeri girmek için, yanlarına gidip
KARYA- Neden burdasın ?!
BERKAN- Burası benim de şirketim olduğu için olabilir mi?
KARYA- flört senin kim olduğunu söyledi?
BERKAN- Babam!
KARYA- He şu seni terkeden baban
BERKAN- Burası-
KARYA- Güvenlik derhal dışarı alalım Berkan Bey'i ve rica ediyorum şirketin bahçesine bile almayın!
Arkamı dönüp gidiyordum ki
BERKAN- Annen intihar etmişti dimi? Yani sen öyle sanıyordun
KARYA- Ne saçmalıyorsun?
BERKAN- Beni içeri alırsan ne saçmaladığımı anlatayım
Güvenliklere gözlerimle hareket yapıp bırakmalarına izin verdim
KARYA- Ne söyliyeceksen dışarda söyle
BERKAN- İyi tamam
Şirketin bahçesine çıktık
KARYA- Evet dinliyorum
BERKAN- Ne söylememi istiyorsun?
KARYA- Ne biliyorsan onu
BERKAN- Annen intihar etmedi
KARYA- Noldu o zaman?
BERKAN- Öldürüldü!
KARYA- Kim?
BERKAN- Onu bilmiyorum işte
KARYA- Sana inanmamı bekliypr musun cidden
BERKAN- Sen bilirsin
O an aklıma İzmir'e gittiğimde odamda bulduğum mektup geldi
-22.Bölüm-
Yatağıma oturduğumda kitaplıkta gözüme birşey takıldı, en sevdiğim kitabın 2. serisi vardı ama kitap çıktığında alamamıştım. Kitabı yerinden çıkarttığımda bir kağıt düştü, kağıt okumaya başladım.
'' Dikkatini çekeceğini biliyordum, bunu sana aldım. Sakın üzülme tamam mı? Kendini sakın üzme, 2 gün önce bir torunum duydum, onu göremediğim için gerçekten üzgünüm ama senin çok iyi bakacağına eminim. Sana sadece iki şey söyleyeceğim; 1. Seni Mardin'de kendi isteğimle bırakmadığımı bilmeni istiyorum. 2. BABANIN SÖYLEDĞİ HİÇBİR ŞEYE İNANMA.! ''
----------------------
Babanın söylediği hiçbir şeye inanma mı?
BERKAN- Karya?
KARYA- Efendim?
BERKAN- Daldın gittin noldu?
Arkamı dönüp sinirle ilerdedim
BERKAN- Nerye?
KARYA- İzmire!
Kuzular kısa oldu biliyorum ama moralim bozuk biraz az önce aldatıldığımı öğrendim, bir sonraki bölüm söz daha uzun olcak
