Aradan 5 gün geçti, yaptığım hiçbir şey yok yemek yiyip uyuyorum, birkaç tane de ilaç içiyorum. Sinir krizleri geçirdiğim için elimde kelepçeler var. Halüsinasyon görmeye de devam ediyorum. Genellikle abimi görüyorum Ya da annem ve babamı
Verilen ilaçlardan dolayı çok yorgunum gözlerim kapanmak üzere. Pencerenin önünde dışarıyı izlerken içeri görevli girdi ve beni görmeye gelen biri olduğunu söyledi.
Karya: Kimseyi görmek istemiyorum.
Beni kolumdan sertçe tutup görüşme yapılan beyaz odaya götürdü. Sandalyeye beni resmen fırlatıp ellerimi masaya kelepçeledi, birden kriz geçirme olasılığım olduğu için bunu yapıyordu.
Çınar: Bunlara gerek var mı?
Görevli: Evet efendim.
İlaçlar yüzünden kafamı bile kaldıramıyordum. Çınar bana daha çok yaklaşıp yüzümü avuçlarının içine alıp yüzümün her yerini öptü ve tekrardan kafamı eydim.
Çınar: Karya iyi misin?
Sessizce sorusuna cevap verdim, istemsizce sırıttım ama sesimi çıkarabilecek gücüm bile yoktu.
Karya: H-hayır.
Çınar: Neden bu kadar halsizsin?
Kafamı kaldırıp Çınar'a baktım ama arkasında biri vardı, yüzünü göremiyordum, Çınar'a ve bana silah uzatınca nefes alamamaya başladım, masadan kalmaya çalıştım ama bağlı olduğum için gidemedim.
Karya- Çözün beni! Hemen çöz beni!
Çınar: Karya noluyo?
Karya: GİT BURDAN! HEMEN GİT BURDAN!
Çınar arkasına bakıp neye baktığımı çözmeye çalışıyordu.
Çınar: Karya? Noluyor?!
Boynumda hissettiğim sızıyla ne olduğunu anladım ve gözlerimi kapattım.
--------------------------------
Gözlerimi açtığımda odamdaydım ellerimi bu sefer sedyeye bağlamışlardır. Kapı açılınca içeri tanıdık bir yüzle karşılaştım.
Berkay: Nasılsın güzellik?
Karya: Hayır s-sen gerçek değilsin.
Ellerini omuzlarına değdirince gerçek olduğunu anladım.
Karya: Sen yaptın dimi? Bunu sen yaptın pislik.
Berkay: Şşşt. Birazcık canın acıyacak sonra geçicek.
Elindeki iğneyi koluma sokup çıkarttı. Engel olmaya çalışsamda hareket edemediğim için başaramadım.
Karya: Ne istiyorsun benden?
Berkay: Bana söylenen yapıyorum sadece güzelim.
Karya: Çınar bunu öğrenirse senin için çok kötü olur inan.
Konuşçak halim bile kalmamıştı, anlımdan terler akıyordu.Berkay yüzüme doğru yaklaşıp önüme gelen saçları kulağımın arkasına ittirdi.
Berkay: Aslında çok güzel kızsın.
Karya: Siktir git.
----------------------------
Bunların hepsini Çınar'a anlatmam gerekiyor, bugün beni ziyarete gelicek, kapıda sabırsızca beklemeye devam ettim, kapı açılınca direk görevliye konuşmaya başladım.
Karya: Zorluk çıkartmıyacağım yemin ederim.
Görevli şaşırsa da birlikte dışarı çıkıp direk odaya girip masaya oturdum hızlıca.Çınar: Bugün çok enerjiksin.
Karya: Beni iyi dinle, sen beni ziyarete geldiğin gün odama Berkay geldi.
Çınar: berkay mı?
Karya: Evet Çınar, bütün herşeyi o yaptı.
Çınar: Karya bak maddenin etkisi hala devam ediyor.
Karya: BANA İNANMIYOR MUSUN?
Çınar: Karya bak-
Karya: Bir daha beni görmeye gelme!
Çınar: Karya saçmalama.
Karya: Çınar git.
Kendimi sakin tutmam gerekiyordu eğer tutmazsam büyük bir kriz geçireceğimi biliyorum. Ayağa kalkıp odama gittim, kapıyı sertçe kapatıp yatağıma yattım.
---------------------------------------Gece saat 4:00
Kahve almak için koridordaki kahve makinasına olduğu yere gidip bardağımın dolmasını bekledim. Geceleri gerçekten hastane çok korkutucu oluyor.
sadece zemin katta iki tane nöbençi var. Bardağımı alıp odama gitmek için yürümeye başladım, çok yorgun olduğum için ağır ağır yürüyordum, odamın kapısını açmamla ağzımın kapatılması bir oldu, bağırsam da kimse duymayacaktı duysada takmayacaktı.
Berkay: Sakin ol güzelim, benim korkmana gerek yok.
Karya: ne istiyorsun.
Berkay: hmm canım sıkıldı biraz bende senin yanına geleyim dedim.
Üstüme doğru gelmeye başlayınca amacının ne olduğunu anladım.
Karya: Berkay bak lütfen yalvarırım.!
Beni arkamdaki koltuğa fırlatıp pantolonunu aşağı indirip üstüme çıktı ne kadar bağırsam da ne duyan oldu ne de gelen. Berkay odadan çıkarken bana birşey söyledi,
Berkay- eğer Çınar'dan ayrılırsan herşey normale döner.
------------------------------
1 Hafta SonraBugün Çınar'la görüşmem var, nasıl açıklıycam nasıl ayrılacağım ondan hala bilmiyorum. Saat gelince görüşme odasına girip sandalyeye oturdum, Çınar'ın yüzü bembeyazdı. Direk konuşmaya başladım.
Karya: Çınar sana birşey s-
Çınar: Karya ayrılalım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
TÖRE AŞKI
Novela Juvenilİzmir'de ailesi ile birlikte yaşayan bir kızın hayat serüveni gayet normal gidiyordu ki Mardin'deki abisinin karısını aldatana kadar...