Gece kulübü gibi bir yere geldik, arabadan inince Çınar elini belime atıp mekana doğru yürüdük. Kapıda iki tane adam önümüzde eğildi, ne gerek var ki bunlara.
Adam: Hoşgeldiniz Çınar Bey.
Adam: Hoşgeldiniz Mert bey.
Tam içeri girecekken adam bizi durdurup
Adam: Resul Bey içerde haberiniz olsun Çınar Bey
Çınar: Sorun değil. Sağol.
Yolumuza devam edip içeri girdik.
Çınar: Yanımdan sakın ayrılma tamam mı?
Karya. Tamam.
Boş bir yere oturduğumuzda karşı masaya batığımda tam da yerini bulduk oturacak. Etrafında bir sürü genç kız vardı.
Karya: Çınar istersen başka bir yere gidelim.
Çınar: Hayır gerek yok.
Garson içkilerimizi masaya koyup gitti. Mert bardağını ortaya getirip
Mert: Hadi.
üçümüzde bardaklarımızı tokuşturup bir yudum aldık, Çınar'a baktığımda hepsini birden içmişti. Her an saldırcakmış gibi bakıyordu Çınar.
Çınar: Sana bakıyor.!
Karya: Hayır bakmıyor.
Çınar- Bakıyor!
Karya- Eğer kendine hakim olamayacaksa çıkalım.
Öyle bir bakıyordu ki bana, baştan aşağı süzüp duruyordu. Bunu sırf Çınar'ı sinir etmek için yaptığını biliyordum ama ona istediğini vermiycem. Çınar'ı yakasından bana çekip dudaklarımızı birleştirdim.
