{Bölüm 46}

3K 229 117
                                    

"Our love is six feet under

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

"Our love is six feet under. I can't help but wonder. If our grave was watered by the rain, would roses bloom again?"

* * *

Duşta geçirdiğimiz yaklaşık bir saatin ardından uyumaya karar vermiştik. Kollarımı Tony'nin etrafına sararak bu gece güzel bir uyku çektiğinden, uyanıp alt kata inmediğinden emin olmaya çalışıyordum. Daha kötü olmadan uykuya ihtiyacı vardı.

Gece yarısı, saatin tam olarak kaç olduğunu bilmediğim bir vakitte, yanımda hissettiğim kıpırtılar ile aniden uyandım. Gece aniden uyanmak beni her zaman korkuttuğundan Stark'ın kıpırdandığını gördüğümde rahatlamıştım, ta ki kıpırtıları ve nefes alış-verişleri artana kadar. Kabus görüyor olmalıydı.

"Tony?"

Elimi nazikçe omzuna yerleştirdim, fazla sarsmadan ve onu daha da korkutmadan hafifçe dürttüm.

Bay Stark daha uyanmadan bir el omzumu yakaladı, beni çevirerek sırtımın üzerine yatırdı ve metal zırhın içinden parlayan bir çift göz ile karşılaşmama neden oldu. Artık uykusundayken bile zırhları kontrol mü edebiliyordu?

İstemsizce attığım küçük çığlığım odayı doldurduğunda Tony aniden yataktan fırladı, terler içinde kalmıştı. Panikle ellerini zırha doğru uzattı.

"Gücü kes!"

Ellerini sanki bir kılıç tutuyorcasına birleştirdi, zırha doğru salladı ve zırhın parçalara ayrılmasını sağladı.

Güçlükle yerimden kalkarken baş ucumda duran gece lambasını açtım. Korkuyla dizlerimin üzerinde yatağa oturdum, nefesimi düzene sokmaya çalışıyordum.

"Uykumda çağırmış olmalıyım, özür dilerim Belle. Böyle olmamalıydı. İyi misin?"

Yüzündeki endişe büyürken bana doğru yaklaştı, ellerini önce omuzlarıma yerleştirdi sonrasında ise beni nazikçe kendine doğru çekerek göğsüne bastırdı.

"İyiyim, sorun yok."

Kollarımı sıkıca belinin etrafına dolarken başımı göğsüne yasladım, hala nefesimi düzeltmek için çabalıyordum.

"Sen iyi misin?"

Başımı hafifçe kaldırdım, çenemi göğsüne dayadım ve ona aşağıdan bir bakış attım. Yüzü hiç olmadığı kadar endişeliydi ve gördüğü rüyanın etkisiyle hafifçe terliydi.

Başını sallayarak beni onayladığında bir süre öyle durduk, ikimizde yeterince sakinleştiğimizde ise tekrar yatağın içine girdik.

Bu sefer Tony kollarını benim etrafıma sarmıştı. Ben uyuyana kadar saçlarımı okşadı, başımın üzerine sayamayacağım kadar çok, küçük öpücükler bıraktı ve her şeyin yoluna gireceğini mırıldandı.

L'Interdit || StarkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin