Yıldızlara Bak💫

💫38. Bölüm💫

👆🏼şarkıyı açmayı unutmayın

Selaaaaaaam

Nasılsınız kuzular?

Oylarınızı ve yorumlarınızı bekliyorum🥺

Veeee sizi kaos dolu bölüme uğurluyorum😌

Toprak'ın ağızından;
Alt katta önümdeki dosyaları incelerken bütün hastaneyi inleten çığlık sesleriyle üst katın oraya döndüm. Deniz'in ismini duyunca adımlarım koşmaya döndü. Deniz'i yerde o halde yatarken görünce birkaç kere gözümü açıp kapatmak zorunda kaldım.

-Sedye getirin!
-Çabuk!
-Deniz!
-Deniz aç gözünü?!
-Aç gözünü güzelim.

Kafasından akan kanın sıcaklığı elime değince Deniz'ı kucağıma alıp ameliyathanenin önüne götürdüm.

-Deniz aç gözünü!
-Hadi göreyim o kahvelerini.
-Bırakma beni Deniz.

Sedyenin peşinden içeriye girmek istedim.

-Toprak kendine gel!
-Selim bırak bende gireceğim.
-Kendine gel otur şurdaki işimizi yapabilelim. Merak etme iyi olacak.

Delirecektim. Delirecektim. Nasıl iyi olurdum. Nasıl. İçeriye hastanedeki birkaç doktor daha girdi. Bense kapıda öylece kaldım. Sevgilim beni bırakmazsın değil mi? Daha yeni mutlu olmuşken hemde...

-Toprak!
-Bora bir şeyler yap yalvarırım.
-Sakin ol. Sakin ol. Hiçbir şey olmayacak. İşinize bakın sizde! Oyun oynanmıyor burda!
-Yerde yatıyordu. Kanlar içinde.
-Kendine gel. Sen güçsüz olursan o nasıl dayansın.
-Daha yeni kavuşmuştum ona Bora.
-S*keyim böyle işi.

Beynimin içi cam kırıklarıyla doluydu. Her düşüncemde canım acıyordu. Çöktüğüm yerden kalkıp sakin kalmaya çalıştım. Pek mümkün gözükmüyordu ama.

-Naz geliyor. Bari sen sakin ol aga.

Sessiz kaldım. Burda hiçbir şey yapmadan durmak beni sinir ediyordu.

-Bora! İyi mi kardeşim? Hı iyi mi? İyi dimi? Hiçbir şey olmadı ona dimi?
-Sakin. Merak etme durumu iyi.
-Nasıl oldu nasıl.

Kulaklarım her şeyi duyuyor ama algılamıyordu. Umrumda da değildi. Tek isteğim ona bir şey olmasın. Orda kaç saat bekledik bilmiyorum. Ama ne giren vardı ne de çıkan.

-Geçmiş olsun.
-Selim bir şey söyle? İyi mi o?!
-Açık konuşacağım. Zor bir ameliyat geçirdi. Kafasını çok sert çarptığı için oluşan zarar fazlaydı ve  beyin kanaması geçirdiği için bizi zorladı. Ama durumu gayet iyi.
-Allahım sana şükürler olsun.
-Eğer hastanede olmasaydı çok geç kalabilirdik. Kendini dik tut. Ayrıca beyni hasar gördüğü için uyandığında öğreneceğimiz bazı şeyler var. Geçiçi yada kalıcı unutkanlık, Felç durumları olabilir.
-Görebilir miyiz onu?
-Uyanana kadar müşade altında kalması gerekiyor sende biliyorsun Toprak. Durumu zorlaştırma.

Yanımdan geçip gitti. Dokunamadım bile. Seri adımlarla hastanenin kapısına çıktım. İçimi boşaltmam lazımdı. Arkamdan bağıranları es geçip arabaya bindim. Hızlıca arabayı çalıştırdım.

————————————————

Bu sabah Deniz'in ailesi gelmişti. Annesi harap olmuştu. Babasının gözleri kan çanağı. Dünden beri uyuduğum an yoktu. Sanki ben ne zaman kapının önünden ayrılsam gözlerini açacak gibiydi. İçeriye Selim girince kalbimin hızı arttı. Acaba uyanmışmıydı. İyi miydi? Perdeler kapalı olduğu için hiç bir şey göremiyorduk. Bir süre sonra perdeler açılınca kahveleri bize merakla bakınıyordu.