41.Bölüm

1.3K 88 134
                                    

Keyifli okumalar.

"Aşk benim için de, benim gibiler için de, biraz fazla. Fazla güzel bir şey. Ne uçmak geliyor elimden, ne de ötmek."



,




Yaşayan bir ölü gibiydim şu an

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Yaşayan bir ölü gibiydim şu an. Duygularımı, hislerimi kaybetmişim gibi karşımdaki beyaz, boş duvarı izliyordum saatlerdir.

Beynimin merkezine yerleşen, hiç unutamayacağım anların üzerinden tam bir gün geçmişti. O zamandan bu yana ne aramıştı, ne de mesaj atmıştı bana.

Yazıpta ne yapacaktı? Dalga geçmek için mi?

Gözyaşlarım yağmur misali her an yağmaya hazır şekilde bekliyordu pınarlarımda. Gözlerimi doldurmamaya çalışıp, sırtımı yatak başlığına yerleştirdim.

Yutkunup, gözlerimi kapattım. Kapattığım gibi bir damla yaş firar etti harelerimden. Ona o kadar çok alışmıştım ki.. hayatıma nasıl devam edeceğimi bilmiyordum. Acını temsil eden sol gözümdeki yaşlar hiç kurumadan, diğerinin ardınca geliyordu.

Annemler evde olmadığı için rahat rahat ağlıyor, yaşadığım acı yalnızlık korkumu bile yaşatmıyordu bana.

Dün akşam baş veren anılar gözümde canlanıp, beynime üşüşürken yaşadığım hayal kırıklığına, olduğum duruma bir kez daha lanet ettim.

Dün Akşam.

Geriye dönüp bakmadan, ilerlemeye devam ettim. Onu görmek istemiyordum. Gözümdeki acılardan zevk alışını izlemek, beni daha beter bir hale salabilirdi.

Sırtıma bir çift göz odaklı olduğuna emindim. Ya da değildim, bilemiyorum. Beni sevdiğine o kadar çok inandırmıştı ki bana, yaşadığım durum beni çıkmaza sokuyor, aklımı yitirmeme sebebiyet veriyordu.

Biraz daha uzaklaştıktan sonra gözyaşlarımı tutamamış, sarsılarak ağlamaya başlamıştım. Yaşlardan önümü göremiyor, arada bir sendeleyerek yürümeye devam ediyordum.

Sonunda eve vardığımda kapıyı açacak halim bile yoktu. Yaşlardan önümü göremediğim için de anahtarlıklarımı çantamdan alamıyordum.

Olduğum durum tam acınasıydı.. İntikam uğruna bana oyun oynanmış, duygularım hiçe sayılmıştı. Beni en acıtan da; sevdiğim adam beni elinde oyuncak etmişti. İntikam gözünü kör etmiş, benim yaşadıklarımı kaale bile almamıştı.

Oysa onun sevgisi; ölü bir toprağı gül tarlasına çevirecek kadar güzel, içinde beni taşıyan şiir yazacak kadar özel, beni öldürecek kadar güçlüydü hatta.

Hepsini sırasıyla yapmıştı. Şimdi sıra ölümdeydi.. bunu da başarmıştı.

Takatim kalmamış, kapıya yaslanarak yere yığılırken; benimle beraber gökyüzü de ağlamaya başladı. Kim bilir? Belki o da acımıştır bana, bu halime..

Papatyam | TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin