5

1.2K 116 96
                                    

Tony Stark fazla uzun süre kalmayıp gitmişti. Loki düşünmekten çimenlerin üzerinde dalgın bir şekilde yuvarlanıp durmuştu. Onların konuşmalarına mantıklı bir açıklama getirmeye çalışıyordu ama bir işe yaramıyordu.

Kollarını iki yana açarak sırt üstü uzandı ve gökyüzüne baktı. Mavilik her zaman aklının boşalmasını ve sakinleşmesini sağlamıştı. Belki de bu yüzden Thor'un gözlerine baktığında kendini çok iyi hissediyordu.

Thor onun yanına gelmiş hatta yere uzanmıştı ama gökyüzüne dalıp giden yeşil gözler onu fark etmemişti. Elini yanağına koyup usulca okşadı. İşte şimdi ormanı anımsatan zümrüt gözler kendisine dönmüştü. Eğilip dudaklarına küçük bir öpücük kondurdu.

Kendisinden nasıl bir sır sakladığını bilmiyordu, öğrenmek istiyordu aslında ama şimdilik bunu dile getirmeyecekti. "Eee... Özel ne konuştunuz?"

Thor bir kez daha dudaklarından öptü. "Loki... Bizi dinlediğini biliyorum."

Şaşkınlık ve korku Loki'nin bedenini ele geçirdi. İrileşmiş gözlerle sessizce ona baktı.

"Loki... Benden korkmamalısın. Sana asla zarar vermem. Ama zarar vermek isteyenler olacak. Yine de korkma. Hayatım pahasına seni koruyacağım. Sen benim-"

"Eşinim. Duydum. Stark bunu imâ etti. Ama bende özel olan hiç birşey yok Thor."

Thor alnını onun alnına dayadı. Yanağında duran elini onun boynuna, oradan da parmaklarını hafifçe sürterek göğsüne doğru kaydırdı. "Evet... Sen benim eşimsin. Artık canımın bir parçasısın. İlk geldiğin gün birlikte olmadan önce yüzükleri taktık. Bu bir yemindi aslında. Evlilik yemini gibi."

"Benim yüzüğümü parmağıma takarken birşeyler fısıldadın. Yoksa büyücü gibi birşey misin?"

Thor gülümseyerek başını hafifçe kaldırdı. "Daha fazlasıyım. Çok daha fazlası. Stark'ta öyle. Biz özeliz. Bizden çok fazla yok. Bazılarımız eşlerinin kaybına dayanamadı. Kendileri yitip gitti ve birer yıldız oldu. Bizim gibi eskiler çok çok az sayıda. Şimdilik sana ne olduğumu söyleyemem. Ama sonra emin ol herşeyi açıklayacağım. Ayrıca sen özelsin Loki. Bana doğru gelmen için sağanak yağmuru ve yıldırımları yapan bendim. Seni uzaktan hissettim. Biz eşimiz olacak kişiyi seçmeyiz. Sezgilerimiz o kişinin kim olacağını bize söyler. O gün hislerim çıldırmış gibiydi. Vücudumun her bir noktasından bir titreşim geçti... Loki... Ben seni çok uzun yıllardır bekliyorum."

"Ne kadar bir zamandan bahsediyorsun?"

"1000 yıl. Hayatımı adayacağım kişi için bu kadar uzun bir yalnızlık çektim. Ama sonunda bana geldin."

Bu kadar anlamlı ve güzel şeyler söylerken ona hiç birşey için kızamazdı. Şaşkındı, korkuyordu ama yine de şu anda gitmeyi aklından geçirmiyordu. Kollarını onun boynuna sardı. Gülümseyerek onun dudağına bir öpücük kondurdu. "Her zaman yanımda ol lütfen. Doğduğum günden beri bende yalnızım çünkü."

"Sonsuza kadar küçüğüm. Yaşamda ve ölümde her zaman bir arada olacağız."

Bu cümleler bir anda tüm soruların zihnindeki kapalı kapılar arkasına itilmesini sağladı.

***

Kalesine varmış olan Tony hizmetlisi tarafından kapısı açılan faytondan indi. Yüzündeki sert ifadeyle kahyasına doğru yürüdü.

"Efendim... Konuşmanız pek iyi geçmedi sanırım."

Tony'nin bir anda gözleri kırmızıya döndü. Derinden gelen bir sesle bağırdı. "Hayır!!! Tehlikenin boyutunu kavramak yerine benim geçmişte yaptığım hatayı yüzüme vurdu Jarvis."

Orta yaşlarda görünen adam sakin bir tavırla bir süre ona baktı. Efendisini en iyi tanıyan kişi O'ydu. Bu yüzden verdiği sinirli tepkilerin kendisine yönelik olmadığını da biliyordu.

"Efendim... Bunu söylemek bana düşmez ama kendi çapında o da haklı. Sizin hatanız yüzünden avcılar tarafından ilk öldürülen kişi Bay Thor'un annesi oldu. Babası da hayatının tek eşini kaybettiği için kendi isteğiyle yıldızlara gitti."

Bunu yeniden hatırlayan Tony'nin göz rengi eski maviliğine döndü. Başını önüne eğdi. "Jarvis... Sence bile bile çocukluk arkadaşımın üzülmesini ister miydim? Ben Virginia'nın eşim olduğunu sanmıştım. Ama yanılmışım. Onun özelliği avcıların en güçlüsünün soyundan geliyor oluşuydu. Yaydığı enerjiyi yanlış yorumladım. Yanıldım."

Jarvis "Sizin eşiniz de elbet bir gün karşınıza çıkacak efendim. Lütfen sabırlı olun."dedi.

Tony yüzünde buruk bir gülümsemeyle ona baktı. "Öyle olmazsa sanırım yalnız öleceğim."

"Ben yanınızdayım efendim. Her zaman ve her koşulda."

"Sen sadık bir hizmetli ve dostsun Jarvis. İyi ki varsın."

Jarvis efendisinin yüreğindeki kırılgan çocuğu biliyordu. Ve bu yüzden hep ona göre davranıyordu.

***

Tony savaşı başlatan kilit noktadır.

Sonraki bölümde görüşürüz. Hepinizi öptüm.

🔥

DANCE WİTH THE DRAGON - (THORKİ)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin