Bölüm 34 (Final 1)

6.6K 231 78
                                    

Lütfen küçük yıldıza basmayı unutmayın.💫

Görebildiğim her yoruma cevap vermeye çalışıyorum ve yorumlarınızı görmek çok hoş.Yorumlarınızı belirtmekten lütfen çekinmeyin.💭

Wattpad üzerinden hesabımı takip edebilirsiniz💜

Iyi okumalar!🌼

Medya Sarp ve Asya (Temsili)🤭

-----------------------------

O olaylı gece olaysız biterken Sarp geride bıraktığımız iki gün boyunca karşımda adeta kıvranmıştı. Dolunay'ın yardımıyla Selim'in Makedonya'ya gerçekten de bilet aldığını öğrenmiştik. Mete'nin derin istihbarat yetenekleriyle -daha doğrusu mutfağın önünden geçerken tesadüf eseri bir konuşmaya şahit olmasıyla- ailemin Sarp'la iş birliği içinde olduğunu ve çeyizimi hazırladığını öğrenmiştim.

Ne yapmaya çalıştıklarını anlamıyordum kaçacak halim yoktu ya bu acele niyeydi?

Karşı koltuğumda oturan Sarp'la gözlerimiz değdiğinde başını çabucak başka bir tarafa çevirdi. Bir de bu vardı. O geceden beri bir şeyler söylemeye çalışıyor ama sonrasında benden kaçıyordu. Haberi yoktu ki ben zaten biliyordum.

Ah unutmadan! Bir de Yiğit meselesi vardı. Bizleri şaşırtacak bir şekilde hiçbir sorun yaratmadan dönmüştü. Gerçi Sarp'ın onu vurması bile başlı başına bir sorundu ancak o kaynaklarını kullanıp Sarp'ı hapse attırmak yerine o kaynakları olayın üstünü kapatmak adına kullanmıştı. Sarp'la o gece aralarında bir şey geçmişti ve Sarp onu vurmuştu.
Aralarında ne geçtiği ise tam bir muammaydı. 

Elimdeki kına izlerini incelerken bakışlarım salonda toplanmış keyifli bir sohbet içinde olan sevdiklerime kaydı.

Arkamdan ne de güzel iş çeviriyorlardı.

''Sarp?''

Salon sessizliğe bürünürken Sarp'ın bakışları burnuma kaydı. Gerçekten gözüme bakmamak için burnuma baktığını anlamadığımı mı sanıyordu?

''Biraz konuşabilir miyiz?''

''Aslında bizim konuşmamız gereken çok önemli bir şey vardı Yenge.''

Selim araya girerken sinirlerimi yatıştırdım.

''Ne işiymiş o Selim?''

''İş işi Yenge.''

Sarp ayaklanırken Selim'e kısa bir bakış atıp kapıya ilerledim. Odadan ve hatta evden çıkarken adımlarımı boş araziye yönelttim. Evden ve görüş hizzasından çıktığımızda rahatlıkla Sarp'a döndüm. 

''Bana söylemek istediğin bir şey var mı Sarp?''

''Yok sevgilim.''

''Emin misin Sarp?''

''Sarp'ım sevgilim.''

Ne demek istediğini anlamak için birkaç saniye duraksasamda geçen gece dedikleri geldi aklıma. Espri yaptığında gülmediğimde kötü hissediyordu ve benim iyi kötü bazen espri olmasa bile her dediğime gülüyordu. Kendimi biraz zorlamam gereksede Yüksek sesle bir kahkaha saldım.

Şaşkın bakışları yüzümü bulurken bir süre sonra o da gülmeye başladı. Artık gülmek için kendimi zorlamıyordum. Sarp'ın gülümsemesi bile beni güldürmeye yetiyordu. Bundan yüz almış olacak ki kollarını bedenime sardı.Sarılışına aynı şekilde karşılık verdim. Onu özlemiştim. 

''Sarp, bana yalan söylemezsin değil mi?''

''Ne yalanı sevgilim?''

Omuz siktim ve tüm açık sözlülüğümü ortaya bıraktım.

Sevinç MahallesiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin