13ー Güzel, çünkü bu gece uzun olacak gibi duruyor.
-maroon 5, lips on you-
ー
Ellerim adeta titriyordu.
Yang Jeongin'in odasının tam olarak önündeydim. Ve ellerimin titreme sebebi heyecandan bir türlü siktiğimin kapısını çalamamamdı. İçeriye girdiğimde karşılaşacağım şeyi düşlemek bile beni harekete geçirmeye yetiyordu resmen.
En sonunda kendime yavaş bir tokat atarak kendime gelmiştim. Kapıya elimi götürüp kapıyı bana açması adına tıklattığım sırada kapı yavaşça kendiliğinden açılmıştı.
Kapı zaten açıktı, ya ben değil de başka biri gelseydi? Bu arsız çocuk, sürpriz yapacağım diye sınırlarını zorluyor gibiydi.
Elimi kapı koluna koyarak kapının ardına kadar açılmasını sağladım. Odalarımızın yapıları aynı olduğundan ilk karşılaştığım şey hemen sol taraftaki minik mutfak masasıydı.
İçeriye girdim ve kapıyı arkamdan kapattım. "Jeongin?" diye seslendim mutfağa doğru ama ses gelmemişti.
Odada yok muydu yani?
"Jeongin." diye bir kere daha seslenip en sonunda minik oturma odasına doğru yürümeye başladım. Ben yürümeye devam ettikçe, daha da yaklaştıkça gelen sesler artmıştı. Jeongin'in sesine karışan bir ses vardı ama tam olarak çözmemiş gibiydim.
Evet, emindim onun sesine karışan başka bir ses vardı ama anlayamıyordum bir türlü...
Oturma odasının önünde durduğumda ise karşımda gördüğüm görüntü birkaç saniye duraksamama sebep olmuştu.
Hatta abartmıyorum, bir dakika sürmüş bile olabilirdi. Karşımdaki görüntüyü izlemeye kendimi adeta kaptırmıştım. Gözlerimi alamıyordum ondan.
Gerçi yüz üstü yatarken, altındaki kısa sayılabilecek toz pembesi etek, elindeki pembe simli hafifçe etek ve iç çamaşırı üzerinden deliğine sürttüğü dildosu ve önündeki bilgisayarda açık olan hentaiye bakarak minik inlemeler bırakan görüntüsüne bakmaktan kendini alabilecek bir insan tanımıyordum henüz.
"Jeongin." dedim güçlükle, bir dakikadır izlediğim bedenden hala gözlerimi ayıramıyorken ve yutkundum.
"Mm, Hyunjin gelmişsin." diye mırıldandı ve yüz üstü yattığı yerde biraz kıpırdanarak eteğinin hafifçe açılmasına sebep oldu.
Abartmıyordum, bir etek bir insana bu kadar yakışabilirdi. Tanrı'ya yemin edebilirim ki hiçbir kızın üzerinde bile böyle durmamıştı etek.
"Geldim bebeğim de, sen.." diye mırıldandığım ve arkasından kanepenin yanına doğru yürüdüm. Göz ucuyla baygın bakışları ile bana baktı yanına geldiğimde ve önündeki videoya geri döndürdü gözlerini.
"Yeterince hazırım sanırım, bana yardımcı olmak ister misin?" diyerek elindeki pembe dildoyu bana uzattı. İçimden burada gerçeği varken neden dildoyla vakit kaybediyoruz ki diye geçirsem de Jeongin'in ön sevişmeyi uzatmaktan zevk aldığını hatırladım.
"Zevkle." dedim ve elindeki dildoyu elinden aldım.
Biraz öne kayarak ayak ucunda bana yer açtığında ayak ucuna doğru oturmuşum. Tıpkı onun yaptığı gibi iç çamaşırı üzerinden dildoyu yavaşça deliğine sürtmeye başladım.
Her harekette alt dudağını dişlerinin esiri yapıp kafasını geriye atıyordu ve bu görüntüsü beni delirtmeye yeter, artardı.
Eteğini yavaşça yukarıya sıyırdım ve iç çamaşırını sakince aşağıya çekip ayaklarından kurtardım. Ardından ise odanın bir kenarıya fırlattım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
acquainted 'hyunin ✓
Fanfictionbirbirine dişediş rakip olan iki fakültenin basketbol takımlarındaki hyunjin ve jeongin, arzularına ve tutkularına pek de göz yumamazlar.