26ー Ben seninle beraber aşkın ne olduğunu öğrendim.
-charlie puth, suffer-
ー
jeongin
Resmen sabahtan beri, kafamda on kişi zıplamış gibi ağrıyordu başım.
Dün geceyi gayet net hatırlıyordum. Yanımda Ryujin olmasına rağmen Hyunjin'i kıskandırmak için "yanımda bir erkek var" dediğimi bile...
Hatırlamadığım ise tek bir yer vardı.
"Neyi netleştirdin?"
Neyi netleştirmişti? Gerisi yoktu işte. En güzel yerinde ara verilmiş film gibiydi resmen!
Bana soğuk davranmasını artık bağladığım şey, Ryujin'in Yeji'den öğrendiği, Hyunjin'in liseden olan eski sevgilisinin buraya gelmiş olmasıydı.
Yeji ve Haerim liseden beri yakın -Hyunjin'in meşhur eski sevgilisi- arkadaşlarmış. Bu yüzden Ryujin onun ağzını ararken o da, dün buraya geldiğinden falan bahsetmiş.
O, kafasını mı karıştırmıştı?
Hyunjin'in zamanında Haerim'e çok aşık olduğunu falan söylemiş Yeji. Belki de Hyunjin'le yıllar sonra karşılaşması, Hyunjin'in kafasını karıştırmıştı..
"Bak şundan da ye." dedi Hyunjin ve ağzıma bir patatesi daha tıkıştırdı. Yine klasik olarak hamburgercideydik ve hamburger yiyorduk. Vay canına, hamburgercide hamburger yemek...
Hyunjin ise ısrarla bana olanları anlatmıyordu. Devamını getirmiyordu.
"Hyunjin." dedim ve ağzımdakini yuttum. "Neyi netleştirdiğini söylemiştin, hatırlayamıyorum pek de." dediğimde o da ağzındakileri çiğnemeyi yavaşlatmış ve en sonunda yutkunmuştu.
Ağzını peçeteyle sildikten sonra bana baktı. "Üç hafta sonra turnuvamız bitiyor, şampiyon olduğumuzda söyleyeceğim. Hani sen her şampiyon olduğumda beni ödüllendiriyordun ya, bunu da öyle düşün." dediğinde göz devirdim.
"Ayrıca o zaman mezuniyetimize çok çok az kalmış olacak. Bir hafta kadar." diye devam etmişti.
Cidden de mezuniyetimize dört hafta kadar az bir süre kalmıştı...
"Üç hafta bekleyemem ben, meraktan çatlarım." dediğimde sırıttı. "Ama yapacak bir şeyim yok, üzgünüm." diyerek omuz silktiğinde yumruğumu yüzüne geçirmek istemiştim.
Telefonumu elime aldığımda saatin dörde yaklaşıyor olduğunu fark etmiştim ve hemen ayağa kalkmıştım. "Bugün temizlik günü, ve maalesef ki sıra benim. Ben kaçtım!" dedim ve ceketimi elime alarak yakında olan kampüsümüze yürümeye, daha doğrusu koşmaya başladım.
Çamaşırhaneler belli bir saatten sonra kilitleniyordu. Haliyle benim de geç kalmamam ve çabucak çamaşır işini halletmem lazımdı.
.
"Mark Lee parti yapacakmış mezuniyet öncesi. Biliyorsunuz ki o partiler fena geçiyor. Gideriz değil mi?" dedi üst ranzada uzanan Lucas.
"Basketbol antrenmanlarımızla çakışabilir, gerçi bu sene koç bizi saldı artık. Anladı o da bizden bir bok olmayacağını sanırım." diyerek bıkkınlıkla iç geçirmişti bir yandan da dolabından kirli kıyafetlerini ayıran Jungwoo.
Ben ise elimdeki kirli sepetiyle Jungwoo'nun kıyafetlerini ayırmasını ve bana vermesini bekliyordum.
"Adam bizi saldı çünkü tıptakiler çıktı üst turnuvaya, biz değil. Aman ya katılmayız son idmanlara olur biter. Yıl bitmiş adam boşu boşuna idman yaptıracak bize." diye ekledi Lucas.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
acquainted 'hyunin ✓
Hayran Kurgubirbirine dişediş rakip olan iki fakültenin basketbol takımlarındaki hyunjin ve jeongin, arzularına ve tutkularına pek de göz yumamazlar.