25ー

3.6K 405 306
                                    

25ー Bütün gün düşünerek kafamdakileri netleştirdim.

-selena gomez, fetish-

selamlar selamlar!!

nasılsınız, iyisinizdir umarım <33

son zamanlarda sık sık yeni bölüm atmaya başladım, nedenini maalesef ki anlamışsınızdır diye düşünüyorum :((

yorum falan yapmayı unutmayın, oy vermeyi de!!!

iyi okumaaalarrrrrr~

jeongin

Hwang Hyunjin beni delirtiyordu.

Bir gün öyle, bir gün böyleydi ve artık onu anlayamıyordum. Benden gizlediği bir şey vardı ama hiçbir şey yokmuş gibi davranmaya çalışıyordu. Yani tam anlamıyla bana tiyatro oynuyordu ama boktan bir oyuncuydu kendisi.

Maçı kaybettiklerini öğrenmiştim ve kendimi kötü şeylere yormak yerine buna yormaya çalışıyordum. Bu yüzden bana böyle davranmadığını bildiğim halde üzülmemek için buna yoracaktım kendimi. Belki de çok acınası geliyordu.

Kendimi buna yorsam da düşüncelerime bir türlü engel olamıyordum.

Ona yeterli mi gelmiyordum? Benden soğumuş muydu? İstediğini, beni, elde ettiği için benden vaz mı geçmişti?

Bütün gün kafamda dönen sorular bu ve benzerleriydi.

"Jeongin, mimarlık tarihi iki, notları sende var mı?" dedi yanımda oturan Felix. "Oh şey evet.. Bekle." dedim ve çantamı karıştırarak içinden defterimi ona uzattım.

"Teşekkürler." dedi ve gülümsedi.

"Sana bunun fotokopisini çektirdikten sonra ulaştıracağım, sorun olur mu?" dediğinde kafamı iki yana sallayıp dudaklarımı birbirine bastırdım. "Olmaz tabii ki."

Ders biter bitmez eşyalarımı toplayıp kendimi amfiden dışarıya atmıştım. Saçlarımı boyatmak istiyordum, boyası akmış sayılırdı ve uzun zamandır boyatıp durduğum için saçlarım çok yıpranmıştı.

Siyaha, kendi saçımın rengine yakın bir renge boyatacaktım haftasonu.

"Yang Jeongin!" diyen sesi duyduğumda sesin sahibini tanımış ve yutkunmuştum.

Duymamış gibi yaparak daha hızlı yürümeye başladığımda o da arkamdaki adımlarını hızlandırmış olacak ki bana hemencecik yetişerek beni kolumdan tutmuş, durdurmuştu. Koridorun ortasında durup ona döndüm.

"Ne var Ryu?" dedim sinirle.

Sinirli olmamın tek ve yeterli olan sebebi şu Beomgyu olayını ve sırrımı Yeji'ye ulaştırması olmuştu.

Ryujin, bu zamana kadar ki tek gerçek arkadaşım dediğim insan olabilirdi. Ve sadece bir kızdan hoşlandığı için beni satması, çok ağırıma gitmişti.

Evet Hyunjin ve ben o konuyu aramızda çözmüştük ama bu Ryujin'in yaptığı iğrençliği değiştirmiyordu.

"Ne zamandır konuşamadık, nasıl gidiyor?" dedi utana sıkıla. Utana sıkıla olması gayet normaldi hatta azdı bile. Bana yaptığı onca şeyden sonra nasıl hala yüzüme bakabiliyordu ki?

"Cidden... Nasıl bu kadar yüzsüz olabiliyorsun? Yaptığın onca şeyden sonra yüzün varmış gibi karşıma geçmiş halimi hatrımı soruyorsun bana." dediğimde siyah ruj sürdüğü dudağını diliyle ıslatmıştı.

acquainted 'hyunin ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin