Mahalle Klasiği| TAMAMLANDI
~~
"En kötüsü de ne biliyor musun? Ben bu sözleri hak edecek hiçbir şey yapmadım. YA BEN HAYATIM BOYUNCA BİR TEK SENİ SEVDİM. SANA OLAN SEVGİMDEN SANKİ BAŞKA BİRİ İLE KONUŞSAM SANA VE KENDİME İHANET GİBİ GÖRDÜM. AMA ŞİMD...
~~ Sabah derinden gelen sinir bozucu ses ile yüzümü buruşturup kafamı diğer tarafa çevirdim. Annem yine iş başındaydı. O yine uzaktan bağırırken ben onu tekrar duymamazlıktan gelip kafamı yastığımın altına koyup geri uykuma döndüm. Ta ki annemin odaya baskın yapar gibi girip yastığımı almasına kadar.
"Kız Maze düğüne gelmiyor musun?"
Düğün? Düğün mü?
Ha! Nazlı ablanın düğünü. Hatırladığım gerçekle aniden yataktan kalktım. Tabi kalkar kalkmaz yere yapışmam da kaçınılmaz oldu. "Ah ah! Bu kız büyüyecekte ben göreceğim." Diyen annem ile gözlerimi devirdim.
"Niye, büyüyenler düşmüyor muymuş?"
"Çok konuşma Maze Berkangil burada, hadi kahvaltıya seni bekliyoruz." Dediğin de gözlerimi sonuna kadar açıp yerden kalktığım gibi banyoya koştum. Allah'ım rezil olmuştum. Banyo da ihtiyaçlarımı karşılayıp odama geri döndüm ve üstümü değiştirip salona doğru yürüdüm. Baya bir ses geliyordu.
Salona girdiğim de tüm gözler bana döndü. Sevda annem, Ahmet babam, kızlar, Berkan ve İlker. Bu gün pazar olduğu içn hepsi buradaydı.
Herkese hoş geldiniz deyip boş yer olan abimin yanına oturup tabağına bir şeyler almaya başladım. Kahvaltımızı güzel ve komik sohbetlerle yaptıktan sonra annemler ve babamlar yardım için düğün evine gittiler. Biz de kızlarla bizim evde hazırlanmaya koyulduk.
Kızlarla gülüşerek süslenip hazırlandığımız da aynadan her zaman ki rütinimizi yaparak birbirimizi süzdük. Taş gibi kızlardık be!
Kendimi süzdüğüm de gördüğüm görüntüden memnuncasına sırıttım. Siyah renk, tam dizlerim de biten omuzları açık bir elbise giymiştim. Saçlarımı dağınık topuz yapıp en başta tek taşım ve alyansım olarak bir kaç tane de takı takmıştım.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Biz hazırlandıktan sonra annemler ve babamlar da gelip onlar da hazırlanmaya başladı. Koridorda herkesin hazırlanmasını beklerken sinirle ofladım. Eğer ben geç kalsaydım bana demediklerini bırakmazlardı. İlk babam çıktığın da beni görüp bir an duraksadı ve daha fazla bozuntuya vermeyerek gülümseyerek bana doğru yürümeye başladı. "Prensesim ne güzel olmuşsun sen böyle." Dediğin de utangaçca gülümseyip sıkıca sarıldım ona. "Teşekkür ederim babam. Sen de çok yakışıklı olmuşsun." Dediğim de gülümseyip saçlarımdan öptü. Sonun da herkes salona geldiğin de ve düğün zamanı geldiğin de annemler önden inerken ben de evin pencerelerini ve ocağı son kez kontrol edip kapıyı kapattım. Herkes bizi aşağıda bekliyorlardı. Onları fazla bekletmemek için merdivenlerden hızlıca inip dış kapıya geldim. Binbir zorlukla açtığım kapıdan çıkarken ilk karşılaştığım gözleri bana dönen ve beni hayranlıkla süzen Berkan oldu.
