Günaydınn💙
~
Sanırım ben sana; kahverenginin en güzel tonuna sahip kocaman gözlerinden, o küçük dudaklarını yalnızca oynatmanla bile hatrı sayılır derecede içeri göçen gamzelerine kadar aşık oldum.
Mesajı yazan ben değilmişim gibi defalarca okumamın ardından içimde garip bir umut yeşerdi. Aptalca ve gereksiz bir umut... Zira ne kadar aptalca olduğunu Kaya'yı aramak için rehberine girdiğim ilk saniyede acı bir şekilde anlamıştım.
Rehberinde altı kişi kayıtlıydı. Bunlardan biri aradığım kişi, Kaya'ydı. İkinci numara ölümünün üzerinen yıllar geçmesine rağmen bir türlü oradan silemediğini bildiğim annesine aitti. Üçüncüsü 11/C Ahmet diye kaydettiği, sınıfta az da olsa iletişim kurabildiği tek insana aitti. Onunla bile ders harici konuşmadığını biliyordum. Dördüncü numara, Can'ın numarasıydı. Simay'ın kardeşim dediği insanın numarası. Emir'in bir zamanlarki sıkı dostu... Beşincisi, bendim. Attığı ekran fotoğrafında beni kaydettiğini görmüş olmama rağmen yine de onun rehberi içinde numaramı görmüş olmak kalbimi bir huzur kaplamasına neden olmuştu.
Rehbere ilk girdiğimde gördüğüm, kayıtlı olan son numarayı tekrar görmemle, az önce içimi kaplayan huzur da tıpkı içimde yeşeren umudun silinmesi gibi çabucak silindi.
Ayrılmalarının üzerinen bir yıl geçmiş olmasına rağmen hâlâ 'Sevgilim' diye kayıtlı olan Simay Kara'nın numarasını...
Buruk bir şekilde gülümseyerek kalbimdeki sızıyı dindirmeye çalıştım. Başaramayınca daha fazla vakit kaybetmemek için hızlı bir şekilde Kaya'yı aradım.
"Alo Emir! Niye sesli aradın, bir şey mi oldu? Bekle kardeşim hemen görüntülü arıyorum seni."
Daha ilk çalışta telaşlı bir sesle yanıtlanan arama yüzüme hafif bir tebessüm yerleştirdi. Kaya ona gerçekten değer veriyordu.
"Bekle, kapatma."
Ses duymayı beklemiyorken bir de yabancı bir ses duymuş olmasının şaşkınlığıyla sessiz kaldığında onu korkutmamak için hemen konuya girdim.
"Merhaba Kaya, Yankı ben. Emir beni anlattı sana, biliyorum."
"Siz... Sen... Ona bir şey yapmadın değil mi?"
Emir beni ona 'sapık' olarak anlattığı için bu sorusunu garipsemedim.
"Bu sorunu yadırgamadım Kaya, ama ben ona asla zarar vermem. Ben bir gariplik olduğunu düşünerek evine girdim onun. İyi ki de girmişim çünkü yerde baygın yatıyordu. Hastanedeyiz şu an."
İlk olarak telaşla "O iyi mi?" diye sordu. Sessiz kaldığımda az önce söylediklerimi sindirmeyi beklemeden yaptığı telaşın siniriyle "Hâlâ senin bir şey yaptığından şüpheleniyorum ve bu doğrulanırsa sikerim belanı!" diyerek parladı.
"Kaya, ben ona aşığım."
Çok net bir şekilde belirttiğim şeyin ardından cevap vermesini beklemeden devam ettim.
"İyi olduğunu ümit ediyorum çünkü daha yeni alındı odaya." dedikten sonra birkaç saniye durup "Girişini yapmam gerekiyor ama kimliğini almayı unuttum. Hastanede yalnız bırakmak istemedim onu ve aslında seni de bunun için aradım. Onun kimliğini getirmeni istemek için..." diyerek sadede geldim.
"Hemen çıkıyorum evden. Ne olursa olsun ayrılma oradan, lütfen. Ben gelene kadar yanında kal."
"Emir'in görmesini istemediğim gibi, senin de beni görmeni istemiyorum. O yüzden geldiğinde dürüst ol ve ara beni Kaya. Ben çıkayım sen gel yerime."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kesik İzleri || Texting [b×b]
Ficção Adolescente[Tamamlandı] Bilinmeyen: Sanırım ben sana; kahverenginin en güzel tonuna sahip kocaman gözlerinden, o küçük dudaklarını yalnızca oynatmanla bile hatrı sayılır derecede içeri göçen gamzelerine kadar aşık oldum. 🔗20.03.21-31.05.21🔗 🌈Eşcinsel konulu...