XXVIII

8.1K 707 159
                                    

# Pinhani - Beni Sen İnandır

~

Göz kapaklarım iyice ağırlaşıp beni uykunun kollarına ittiği sırada duyduğum ve halüsinasyon olmadığına emin olduğum adım sesleri vücudumu bir titreme almasına neden olurken yavaş bir şekilde, korka korka gözlerimi araladım.

Karşılaştığım, bana korkuyla bakan beden vücudumdaki titremeyi arttırdı. Ben gerçekliğinden emin olmadığım bu oldukça net ve gerçekçi olan görüntü karşısında titrememi durdurmaya çalışırken konuşmak için göğüs hizasına kaldırdı kollarını. Sonra hafifçe alnına vurarak cebindeki not defterini çıkarttı. Dizlerini kırmış bir şekilde yanımda oturur pozisyonda, bacağına yasladığı not defterine kısaca bir şey yazıp bana çevirdi.

İyi misiniz?

Birkaç kez ağzımı açıp kapattıktan sonra gerçekliğinden emin olmak için koluna uzandım.

Dizlerinin üzerine çökmüş bir şekilde şefkatle bana bakan Emir bu hareketimle telaş yapıp dengesini kaybetti. Poposunun üzerine düşüp birkaç adımlık mesafeyi sürünerek gerilediğinde anladım ki, bu Emir birkaç dakika öncesine kadar dizine başımı koyduğum Emir'den farklı olarak gerçekti. Tamamen gerçek...

Benden uzak bir şekilde bir not daha yazıp tekrar az önceki yakınlığı sağladı. Ardından aceleyle yazdığı hâlde mükemmel olan yazısını bana gösterdi.

Lütfen bana dokunmayın. Yanlış anlamayın sizinle alakalı değil. Fobim var benim. Haptofobim...

Vücudumu saran titremeyle mücadele etmeye çalışırken bir not daha yazdı.

İyi misiniz? Hasta gibi duruyorsunuz. Geldiğimde de baygın gibiydiniz. Ambulansı arayabilirim.

Benim tepkisiz kaldığımı görünce ne yapacağını bilemez bir şekilde etrafına bakındı. Burada kimsenin olmadığını bile bile, yardım ararcasına baktı çevresine. Ve o an kafama dank etti ki bu durum Emir için normal değildi. O ıssız bir yerde gördüğü bir insanla baş başa kalabilecek biri değildi. Şu an son derece tedirgin olduğunu da anlayabiliyordum. Ama onun kalbi o kadar güzeldi ki, benim baygın olduğumu düşündüğü için arkasını dönememişti bana. Burada yalnız bırakıp gidemememişti.

Tekrar bana çevirdiği o güzel gözlerinin içinde kaybolduğum birkaç saniyenin ardından not defterine eğildi.

Siz de mi konuşamıyorsunuz benim gibi?

Elimden kafa sallamaktan fazlası gelmeyince bir kez daha yazdı defterine.

İşaret dili biliyor musunuz peki?

Şu an tüm tepkilerimi gelişigüzel verdiğim için olumsuz yönde cevapladım sorusunu.

İsterseniz defterimi kullanabilirsiniz.

Defteri bana doğru uzatınca teninin tenime temas etme düşüncesinin onu korkuttuğunu kavrayacak kadar kendime gelmiştim.

Avcumu açarak defteri biraz yukarıdan avcuma bırakışını izlerken hafifçe gülümsedi ve ben yanağında derinleşen çukurların içinde kayboldum.

Elimdeki defterle bakışmaya başladığım sırada parmağını gözlerimin önünde şıklatarak kendime getirdi beni.

"Çocuğu korkutacaksın Yankı. Normal davran." diyen sesi dinleyerek not defterine eğildim. Bir süre ne yazacağımı düşündükten sonra sadece "İyiyim." yazıp ona doğrulttum defteri.

Kesik İzleri || Texting [b×b]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin